Perge Dündar

Sıkı bir okur olmamın yanı sıra pedagoji eğitimi almış ve bu alanda 24 yıl psikolojik danışman ve rehber öğretmen olarak çalışmış biriyim. Bu yüzden çocuk kitapları benim için ayrı bir önem taşır. Günışığı yayınlarının Çıtır Çıtır Felsefe serisini her daim özel bir yere koyarım ve sürekli sadece çocukların değil yetişkinlerin de okuması gerektiğini söylerim. Bir kere de değil, dönüp tekrar tekrar okumamız bizi birazcık bile olsa da, daha vicdanlı, daha merhametli, daha adil ve daha mantıklı yapacaktır diye düşünürüm.

Felsefenin neredeyse bütün okurları hafiften ürküten bir alan olduğunu kabul etmemiz lazım. Sanki üzerine her zaman derin düşünmemiz, çözümlemeler yapmamız, sıradan ölümlü dünyalarımıza hitap etmeyen yüksek fikirlere sahip olduğuna inanmamız gerektiğini düşünür ve çekinceyle yaklaşırız.

İşte Çıtır Çıtır Felsefe serisi ile Brigitte Labbé biz okurları bu ürktüğümüz alana davet ediyor, felsefeyi hayatımıza yerleştirebileceğimizi gösteriyor. Felsefi bakış açısına sahip olmak için ille de öyle derin düşüncelerle uğraşmamıza gerek olmadığını, felsefenin aslında hayatın her anında, her durumunda bizimle olabileceğini kısa hikâyelerle, basit diyaloglarla o kadar güzel anlatıyor ki, işte bu yüzden sadece hitap ettiği 8-12 yaş grubunun değil, hepimizin okuması gerektiğini söylerim.

Charlie Chaplin, dikkatimizi milyonlarca işçinin sorunlarına, makine yerine konan, adeta makinelerin hükmettiği işçilere çekiyor.

Sanatçı, içinde yaşadığımız dünyayı bambaşka gözlerle görmemizi sağlayan sanat eserleri yaratır. Sanatçı bize sorar: İstediğimiz, gerçekten böyle bir dünya mı? (s.33)

Ne için yaşarız bu hayatı? Mal ve mülk için? Para ve pul için? Mevki ve güç için? Ne yaparız bütün bunlarla? Ne anlam taşır bunlar bizim için?

Sanatçılar, farklılıklarımızı aşmayı başararak, bizi birbirimize bağlarlar. (s. 39)

Peki, sanat nedir? Bir müziği dinlemek, bir tiyatro oyununu seyretmek, bir resme bakmak ya da bir kitabı okumak bizi nereye taşır? Sanatçılar ne yapar, ne işe yarar?

Günışığı Yayınları Çıtır Çıtır Felsefe serisinde Sanatçılar ve Dünya’yı 33. Kitap olarak çıkarmış. Sanatçılar neden var, sanat nedir sorularını kurcalamak için. Varoluşumuzu biraz olsun sorguladığımızda sanat, ne için varız, bizi anlamlandıran nedir’e yanıt olabilir belki de.

İster Rusça, ister İngilizce, Türkçe, Çince, Arapça, İspanyolca ya da Fransızca konuşalım… İster Hindu, ister Müslüman, Yahudi, Hıristiyan, Budist ya da ateist olalım… İster şöyle, ister böyle siyasi düşüncelere sahip olalım ya da hiçbir fikrimiz olmasın, Mozart’ın Sihirli Flüt’ünü dinleriz, Homeros’un İlyada ve Odysseia’sını (Odesa) okuruz, Van Gogh’un (Van Goh) Ayçiçekleri’ne bakarız ve bir gün Ayasofya’yı, Tac Mahal’i ya da Eyfel Kulesi’ni ziyaret edebilmeyi umarız.

Sanatçılar, bütün insanlığa ait eserler yaratırlar. Hepimizi, çağların, inançların, sınırların ötesinde birleştirmeyi başarırlar.(s.38)

Bir sanatçının ne iş yaptığını, ne sebeple yaptığını ve nasıl yaptığını çocuğunuza anlatabilmek adına bu kitap işinize yarayabilir. Brigitte Labbé bu kitabıyla sanatın bizim için ne anlam taşıyabileceğini, hayatta nelerden beslenebileceğimizi açıklamaya çalışırken bir yandan da ünlü bazı sanatçıları, dünyaya mal olmuş eserleri de ucundan kıyısından tanıtmış oluyor. Jacques Azam’ın çizimleri de okumayı daha eğlenceli ve renkli hale getiriyor.

Günışığı yayınlarının yan sitesi diyebileceğim gunisigiyou.com’da ise bu kitabı okuduktan sonra konuşulabilecek tartışma konuları ve yaratıcı etkinlikler yer alıyor. Özellikle okulda bir derste grup etkileşimiyle güzel çalışmalar yapılabilir diye düşünüyorum.

https://gunisigiyou.com/book/sanatcilar-ve-dunya/

KÜNYE: Sanatçılar Ve Dünya, Yazan; Brigitte Labbe, Resimleyen; Jacques Azam, Günışığı Yayınları, 40 sayfa.