'Salgın koşullarında kendi yaşamlarını riske eden işçilerin Birlik Savaşım ve Dayanışma Gününü kutluyoruz'

'Salgın koşullarında kendi yaşamlarını riske eden işçilerin Birlik Savaşım ve Dayanışma Gününü kutluyoruz'

DSF, 1 Mayıs'a girilirken dünyanın her yerindeki işçileri selamlayan bir açıklama yayınladı. Açıklamada "Koronavirus Salgını gibi zor koşullarda bile üretmeye devam eden İşçi Sınıfımızın Birlik Dayanışma ve Savaşım Günü kutlu olsun" denildi.

İleri Haber

Dünya Sendikalar Federasyonu (DSF); yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını etkisi altında geçecek 1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü'ne özel, dünyanın her yerindeki işçileri selamlayan bir açıklama yayınladı. DSF'nin açıklamasında işçi sınıfının birliği vurgulanırken, hükümetlere çağrı yapıldı ve DSF Genel Sekreteri George Mavrikos'un mesajına yer verildi.

"Yaşadığımız süreçte, işsizler, sigortasız işçiler, göçmenler ve mülteciler kelimenin tam anlamıyla kaderlerine terk edilmiş durumdalar" denilen açıklamada "Dünyanın her yerinde işçiler çok uluslu şirketlerin kârlarına kar katması için, gerekli sağlık ve koruma önlemleri alınmadan fabrikalarda, atölyelerde ve sıkışık ofislerde çalışmaya devem ediyorlar. Bunun sonucunda salgın İtalya’da, ABD’de, Türkiye’de İngiltere’de ve başka ülkelerde hızla yayılmaya devam ediyor" ifadelerine yer verildi.

Açıklamada ayrıca hükümetlere, stratejik sağlık sektöründe özelleştirmeleri yasaklanması, herkese bedava koronavirüsü aşısı yapılmasının sağlanması, salgın süresince işçi çıkarılmasının yasaklanması gibi çağrılarda bulunuldu.

Dünya Sendikalar Federasyonu'nun açıklamasının tamamı şu şekilde:

Dünya Sendikalar Federasyonu (DSF) 1 Mayıs 2020 günü vesilesiyle, tüm kıtalardaki işçileri selamlıyor; Koronavirus Salgını gibi zor koşullarda bile üretmeye devam eden İşçi Sınıfımızın Birlik Dayanışma ve Savaşım Günü kutlu olsun!.

Dünyanın her yanında kahramanca çalışan sağlık emekçileri İşçi Sınıfımızın onurudur: Koronavirus salgını ortasında koruyucu ve tıbbi ekipmana bile sahip olmadan hastalarını kurtarmak için kendi sağlıklarını riske atan doktorlar, hemşireler ve tüm sağlık çalışanlarını selamlıyoruz.

Onlar bir yandan salgına maruz kalmış yüzbinlerce insanın sağlığı için bütün güçleriyle hizmet veriyor diğer yandan da kapitalist hükümetlerin uyguladıkları halk düşmanı-piyasacı sağlık politikalarına karşı hiç durmaksızın mücadele  sürdürüyorlar. Onlar onur ve cesaretin simgesidirler.

Koronavirus Salgını koşullarında insanların gıda ve temel ihtiyaç maddelerinin üretimi ve dağıtımında, süpermarketlerde, ilaç sektöründe, temizlik hizmetlerinde, enerji ve diğer tüm sektörlerde kendi yaşamlarını riske eden işçilerin Birlik Savaşım ve Dayanışma Gününü kutluyoruz.

Dünyamızın yaşadığı bu zor dönemde, Koronavirüs Salgını bahanesiyle işçilerin işten çıkartılmaları, ücretlerinden kesintiler yapılması, zorla ücretsiz izne gönderilmesi, kayıt dışı çalışma ve yeni esnek çalışma biçimleri dayatılması ve sendika özgürlüklerinin kısıtlanması gibi tüm dünyada İşçi Sınıfımıza karşı başlatılan saldırı girişimlerini kınıyoruz.

Yaşadığımız süreçte, işsizler, sigortasız işçiler, göçmenler ve mülteciler kelimenin tam anlamıyla kaderlerine terk edilmiş durumdalar.

Dünyanın her yerinde işçiler çok uluslu şirketlerin kârlarına kar katması için, gerekli sağlık ve koruma önlemleri alınmadan fabrikalarda, atölyelerde ve sıkışık ofislerde çalışmaya devem ediyorlar. Bunun sonucunda salgın İtalya’da, ABD’de, Türkiye’de İngiltere’de ve başka ülkelerde hızla yayılmaya devam ediyor.

İçinden geçtiğimiz dönemde, emperyalist ülkelerin yoksul ülkelerin yer altı yer üstü kaynaklarına el koymak için sürdürdükleri kanlı çatışmalarda her gün binlerce insan ölmeye, emperyalist savaşın kurbanı milyonlarca mülteci derme çatma kamplarda açlığın ve salgının pençesinde kıvranmaktadır.

Suriye, Filistin ve Yemen’de emperyalist müdahale ve kışkırtmalar sonucunda ortaya çıkan savaşlar salgın günlerinde de devam etmektedir. ABD’nin Küba, Venezüella ve İran halklarına karşı uyguladığı abluka nedeniyle masum insanlar en temel ihtiyaçları olan gıda ve ilaca ulaşamıyor.

Koronavirüsten korunmak için gereken hijyen kimyasalları ve temel gıda maddeleri üzerinden sürdürülen vurgunculuktan tekeller karlarına kar katıyor. Kapitalist ülkelerin ilaç tekellerinin salgına karşı aşı geliştirme çabaları tekeller arasında büyük bir çatışmaya dönüşmüş durumdadır.

Kapitalist dünyanın bütününde süregelen salgın vurgunculuğuna karşı, Koronavirüs salgınından en çok etkilenen on dört ülkeye uzman doktorlar ve sağlıkçılar gönderen Küba’ya karşı ABD’nin uyguladığı ablukayı protesto etmek için İtalyan İşçi Sınıfının genel grevi, Enternasyonalist Dayanışmanın en güzel örneği olarak İşçi Sınıfı Tarihindeki yerini aldı. Salgın döneminde olsak da işçiler ve halklar; dayanışma ve Proleter Enternasyonalizm bayrağını yükseltiyor.

1 Mayıs 1886’da 8 saatlik çalışma günü hakkı için yaşamlarını feda eden Şikago İşçileri, dünya İşçi Sınıfına 1 Mayıs Birlik, Dayanışma ve  Mücadele  Günü’nü armağan etti. Demokratik Sınıf ve Kitle Sendikacılığının temsilcisi olan Dünya Sendikalar Konfederasyonu, 1886 Şikago Grevcilerinin   tarihsel mirasçısıdır.

ACİL GÖREVLERİMİZ VE TALEPLERİMİZ

İşçi kardeşler, çalışanlar ve işsizler, emekliler, göçmenler ve mülteciler, genç bilim adamları, emekçi yerel halklar, her yaştan kadın ve erkek yoldaşlar, içinde bulunduğu durumdan çıkabilmek için sizlerin devrimci enerjisine bugün; dünden daha fazla ihtiyacımız var.

Bu gün İşçi Sınıfının Önderlerinin, kurtuluş kavgamızın militanlarının bir adım ileri çıkma günüdür!.

Hükümetlere çağrımızdır;

- İşçilerin ve emekçilerin ücretsiz ve kaliteli sağlık hizmetlerine ulaşabilmesi için gerekli yasal düzenlemeyi ve mali planlamayı acilen yerine getirin;

- Stratejik sağlık sektöründe özelleştirmeleri yasaklayınız;

- Herkese bedava Koronavirüsü aşısı yapılmasını sağlayınız

- Salgın süresince işçi çıkarılmasını yasaklayınız;

- İşverenlerin Koronavirüs Salgını bahanesiyle işçilerin maaş ve haklarından kesinti yapmalarına izin vermeyiniz;

- Grev Hakkının önüne engel çıkarılması kabul edilemez;

- İşçi sınıfının öz örgütü olan sendikaların haklarını kullanmalarını engelleyen yasa ve işveren baskılarını asla kabul etmiyoruz;

- Uluslararası Örgütler iyi dilek ve temenni açıklamalarından öte, kurucu ilkelerine dönmelidir;

- Hükümetler salgın vurgunculuklarını yasaklamalı, vurguncuları yargılamalıdır,

- İşçiler ve halklar arasındaki enternasyonalizmin ve dayanışmanın güçlendirilmesi için

hükümetler; şovenist söylemleri terk edilmelidir.

- Irkçı ve faşist her türlü akım ve eylem en ağır şekilde yargılanmalıdır.

Sevgili işçi kardeşlerimiz;

75 yıllık Dünya Sendikalar Federasyonu’nun bayrağını daha yükseltmeliyiz. İşçi Sınıfının kapitalizme karşı kavgasında “HİÇ KİMSE YALNIZ DEĞİLDİR!”

DÜNYA SENDİKALARI FEDERASYONU, 75 yıldır demokratik sınıf ve kitle sendikacılığının temsilcisidir. Ve böylede var olmaya devam edecektir.

DSF Genel Sekreteri George Mavrikos'un mesajı ise şu şekilde:

Dünya Sendikalar Federasyonu, 75 yıllık yaşamı boyunca , işçi sınıfının  taleplerinin geliştirilmesi ve taleplerin gerçekleşmesi için her zaman cephenin en önünde olmuştur.  Bugün,  bir kez daha, bunu yapmaya cesaret ediyor.  Bugünlerde kutladığımız 75. Yılımız ve kuruluş ilke ve ülkülerimizin ışığında  tüm dünyada  talebi Dünya Sendikaları Federasyonu’nun felsefesine uygun olarak, ve   75. Yılın onuruna, tüm dünyada çalışma saatlerinin azaltılması talep ediyoruz.   Savaşım sloganımız: HAFTALIK  35 SAAT ÇALIŞMA.

Günümüzde bilimsel ve teknolojik ilerleme ve  yeni bilimsel ilerlemelerin  yarattığı teknolojik gelişmenin üretim süreçlerine ve üretim banlarına yansımasıyla birlikte emek verimliliği kat ve kat artmıştır. Üretim verimliğinin artmasıyla oluşan artı değere işverenler el koyarken işlerin aldığı ücret sabit kalmıştır.  Dünya Sendikaları Federasyonu,  bilimsel ve teknolojik gelişmeden kaynaklanan artı değerin  işverenler için değil,     işçilerin çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve yaşam koşullarının iyileştirilmesi ne kullanılması gerektiğine inanmaktadır.  Kültürel, insani ve çevresel ilerlemeyi teşvik eden daha iyi ücretler ve koşullar ile daha az saat çalışmalıyız.

HAFTALIK 35 SAAT ÇALIŞMA’ nın tüm dünyada eş zamanlı olarak uygulanmasına    yönelik talep, kavga, mücadele, ve  yaşam talebi   gerçekçi bir taleptir.

2020 1 Mayıs’ında  HAFTALIK 35 SAATLİK ÇALIMA  talebimizi ve militan girişimizi dünyanın dört bir yanında eş zamanlı  yükseltelim.   Birlik dayanışma ve mücadele ile bu hedefimize ulaşırız.