‘Sadece Metin Çulhaoğlu’na armağan değil, aynı zamanda kolektif üretim ve dayanışmanın eseri’

‘Sadece Metin Çulhaoğlu’na armağan değil, aynı zamanda kolektif üretim ve dayanışmanın eseri’

‘Metin Çulhaoğlu’na Armağan: Sosyalizmin Yön Arayışı’ kitabının editörü Can Soyer sorularımızı yanıtladı. Kitabın sadece Metin Çulhaoğlu’na bir armağan olmanın ötesinde, aynı zamanda ortak mücadele, kolektif üretim ve dayanışma perspektifinin eseri de olduğunu belirten Soyer, tüm okurları ve dostlarını 10 Kasım’da düzenlenecek Armağan Töreni’ne davet etti.

Metin Çulhaoğlu’nun 70. yaşını ve sosyalizm mücadelesindeki 50. yılını kutlamak amacıyla hazırlanan “Sosyalizmin Yön Arayışı” kitabı yayınlandı. Kitabın yayınlanmasının ardından 10 Kasım’da İstanbul Şişli’deki Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Evi’nde bir Armağan Töreni de düzenleneceği duyuruldu.

Hem kitabın hazırlanma sürecini ve içeriğini, hem de 10 Kasım’daki Armağan Töreni’ni kitabın editörü Can Soyer’le konuştuk.

İleri: Öncelikle Metin Çulhaoğlu’na armağan fikrinden başlayalım. Nasıl çıktı bu fikir?

Can Soyer: Esasında uzun zaman olmadı. Metin Çulhaoğlu’nun doğum günü 16 Ekim, bizler de yoldaşları ve dostları olarak 16 Ekim’lerde Metin abiyle birlikte olmaya çaba harcarız. Bu yıl ise, aynı zamanda sosyalizm mücadelesindeki 50. yılını kutlayacağımızı fark ettik. O zaman bunu özel bir kutlamaya dönüştürelim diye düşündük ve aklımıza bu kitap geldi. Zaten Metin abiye de başka bir hediye kabul ettirebilmemiz mümkün olmazdı.

İleri: Kitabın içeriği nasıl belirlendi?

Can Soyer: Kitabın içeriği hakkında birkaç farklı fikir üzerinde çalıştık, her birinin artıları ve eksileri olduğuna kanaat getirince de bir “sentez” yapmış olduk diyelim. Sentezden kastım şu: Kitabın alt başlığı ve ana teması “günümüzde sosyalizmin iktidara doğru yön arayışı”. Kitaptaki yazıların büyük kısmı da bu tema etrafındaki tartışma ve katkılardan oluşuyor. Ancak, yine de bir sosyalist devrimci, marksist kuramcı ve siyasetçi olarak Metin Çulhaoğlu’nun kendisini ele alan yazılara da yer vermeden olmayacaktı. Diğer bir deyişle, özgün bir düşünür olarak Metin Çulhaoğlu’nu da biraz daha yakından anlatabilmeliydi kitap. Bu yüzden farklı ağırlıklarda olsa da iki bölümden oluşuyor kitabımız. İlk bölümde, yazarları tarafından Metin Çulhaoğlu’na armağan edilmiş sosyalizmin yön arayışı temalı bağımsız makalelere, ikinci bölümde ise doğrudan Metin Çulhaoğlu’nun bir devrimci ve aydın olarak kendisine odaklanan yazılar var.

İleri: Kitabın teması olarak sosyalizmin yön arayışını belirlediniz. Bu bir ihtiyacı da tespit etmek anlamına mı geliyor?

Can Soyer: Elbette. Bugün bir bütün olarak sosyalist hareketin yaşadığı sorunu da böyle formüle edebiliriz. Yani sosyalizme nasıl ve hangi araçlarla ulaşabileceğimizi gerçekçi ve somut olarak ortaya koyabilmek. Kim ne derse desin, bu soruya verilen yanıtlar belirli bir genel yaklaşımın ötesinde özgülleştirilmiş ve somutlanmış değil. Buraya kadarı anlaşılır, zaman zaman böyle durumlarla karşılaşmak doğaldır. Ancak bu durumu inkar etmenin ve böyle bir şey yokmuş gibi davranmanın politik terimlerle değil, psikolojik kavramlarla açıklanabileceğini düşünüyorum. O yüzden, Metin Çulhaoğlu’nun da ısrarla ve yaratıcı bir çalışma tarzıyla üzerine eğildiği, sık sık değindiği bu konuyu masaya yatırmaya karar verdik. Kitapta yazıları yer alan yazarlarımız da hem bu sorunun saptanması konusunda bir ortaklığı ifade etmiş oldular hem de sorunun çözümüne yönelik kendi fikirlerini kolektif bir düşünme ve tartışma sürecine dönüştürdüler. İçinde bulunduğumuz dönemde ve saptamaya çalıştığımız sorunsal karşısında tekil çabalardan çok, ortak mücadeleye, kolektif üretime ve dayanışmaya ihtiyacımız olduğuna inanıyorum. Bu kitap, sadece Metin Çulhaoğlu’na armağan olarak değil, aynı zamanda bu ortaklık, kolektivizm ve dayanışmanın eseri olarak de görülmeli.

İleri: Biraz da kitabın içeriğinden bahsetmenizi istesek…

Can Soyer: Bu konuda çok söz söylememe gerek yok, kitap bugün itibariyle yayımlanmış durumda ve yarınki etkinlik ile okurlarına kavuşacak. Kitapta 22 yazarın çalışması yer alıyor; Ali Mert, Can Soyer, Cenk Saraçoğlu, Doğan Ergün, Ebru Pektaş, Erkan Baş, Erkin Özalp, Haluk Yurtsever, Hayri Kozanoğlu, İzzettin Önder, Korkut Boratav, Mustafa Sönmez, Onur Emre ve Onur Hamzaoğlu’nun yazılarından oluşan ilk bölümde sosyalizmin yön arayışına farklı açılardan verilen yanıtları okuyacağız. İkinci bölümde ise, Ali Önder Öndeş, Güray Öz, Haluk Savaş, İbrahim Eke, Metin Uçak, Özgür Dirim Özkan, Savaş Al ve Tuncay Çelen’in yazılarıyla Metin Çulhaoğlu’na yakından bakma fırsatı bulacağız. Herkesin kitabı uzun boylu inceleme, değerlendirme ve eleştirme imkanı olacak. Ben sadece şunu belirteyim: Kitapta yazılarını okuyacağınız tüm yazarlarımız, bir görevi savmak için değil, gerçekten “sosyalizmin yön arayışı” sorunsalına yanıt verebilmek için son derece özgün ve yaratıcı katkılarda bulundular. Kitabın redaksiyonu sırasında dahi okuduklarımdan heyecanlandığımı, kitabın bir an önce çıkması ve tartışılması için sabırsızlandığımı itiraf etmeliyim.

İleri: Son olarak, yarın düzenlenecek armağan töreniyle ilgili okurlarımızı bilgilendirebilir misiniz?

Can Soyer: Tabi. Kitabımızın yayımlanması ile birlikte başta kitaptaki yazarlarımız olmak üzere tüm dostları ve yoldaşları olarak Metin Çulhaoğlu’na armağanını sunmak üzere bir buluşma gerçekleştirmeyi konuşmuştuk. Bu çerçevede, 10 Kasım Cuma günü saat 19:30’da İstanbul Şişli’deki Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Evi’nde bir etkinlik gerçekleştireceğiz. Öncelikle İleri okurlarını elbette, ayrıca Metin Çulhaoğlu’nun tüm okurlarını, dostlarımızı yarınki etkinliğe bekliyoruz.