Reza Zarrab: Zafer Çağlayan'a 45-50 milyon euro rüşvet verdim

Reza Zarrab: Zafer Çağlayan'a 45-50 milyon euro rüşvet verdim

İtirafçı olarak ilk defa hakim karşısına çıkan Reza Zarrab, AKP'li eski bakan Zafer Çağlayan'a 45-50 milyon euro rüşvet verdiğini söyledi.

ABD'de "İran'a yönelik yaptırımları delmek" ve "kara para aklamak" gibi suçlamalarla tutuklu yargılanan Reza Zarrab, savcılık ile işbirliği yapmasının ardından ilk defa tanık olarak hakim karşısına çıktı. 

Davanın pazartesi günü (dün) jüri seçimi gerçekleştirilen duruşmasında Zarrab'ın, ABD adına tanıklık yapacağı açıklanmıştı. Savcı David Denton, "yıldız tanık" olarak nitelediği Zarrab'ın "Türk yetkililere ayakkabı kutularına konulan paralarla nasıl sus payı verildiğinin anlatacağını" söylemişti. 

'CEZAEVİNDE GARDİYANA TELEFON VE İÇKİ İÇİN RÜŞVET VERDİM'

Duruşmayı izleyen gazeteciler, tanık olarak salı günü (bugün) ifadesini vermek üzere mahkemeye gelen Zarrab'ın cezaevi kıyafeti giydiğini ve "sakin" göründüğünü aktardı. Zarrab ifadesinde ilk olarak, "Savcılığa karşı üç yükümlülüğüm var; gerçekleri söylemek, ABD hükümetiyle işbirliği yapmak ve bundan sonra asla suç işlememek" ifadelerini kullandı. 

Otelde kalmadığını, FBI gözetimi altında olduğunu söyleyen Zarrab, Atilla'nın kendisi hakkında cezaevindeki gardiyanlara rüşvet verdiği iddiasını doğrulayarak, telefon ve içki için bir gardiyana rüşvet verdiğini itiraf etti. 

'ATİLLA YAPTIRIMLAR KONUSUNDA EN BİLGİLİ KİŞİ'

İran'ın doğalgaz ve petrol satışından elde ettiği parayı yaptırımlar nedeniyle uluslararası piyasada kullanamadığını belirten Zarrab, Atilla'nın yaptırım kuralları konusunda Halkbank'taki en bilgili kişi olduğunu söyledi. 

'EGEMEN BAĞIŞ'TAN YARDIM ALDIM'

İran'a yönelik ambargonun delinmesi için Türkiye'de bir bankada hesap açmaya çalıştıklarını belirten Zarrab, "Aktif Bank'ta ilk girişimim başarısız oldu. Bana özel izin almam gerektiğini söylediler" dedi. 

Zarrab, eski AKP'li bakan Egemen Bağış'ın, Aktif Bank'ın genel müdürüyle görüşme ayarlaması noktasında kendisine yardım ettiğini açıkladı. Genel müdür ile görüştükten sonra hesabın açıldığını söyleyen Zarrab, başlangıçta 5 ila 10 milyon euro arasında günlük transferlerin yapıldığını söyledi. 

'İRAN MERKEZ BANKASIYLA ANLAŞMAYA VARDIK'

Zarrab, işin İran tarafıyla ilgili de itiraflarda bulundu. İran'da dönemin cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ile ilişkilerini kabul eden Zarrab, İran Merkez Bankası ile anlaşma yaptıklarını ancak daha sonra bu anlaşmanın bolzulduğunu söyledi. Zarrab daha sonra yine İran hükümetinin kontrolündeki Bank Mellat ile anlaştıklarını belirtti. 

'ZAFER ÇAĞLAYAN'A 45-50 MİLYON EURO RÜŞVET VERDİM'

Zarrab, Halkbank ile ilşkisinin 2012 yılında başladığını ancak bağlantılarının daha eskiye dayandığını söyledi. Türkiye'de eşi Ebru Gündeş'in ünlü bir sanatçı olmasından dolayı hep göz önünde olduğunu söyleyen Zarrab, bu nedenle dönemin Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın kendisini reddettiğini söyledi.

[ih2]

Bunun ardından dönemin Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ile bağlantıya geçtiğini belirten Zarrab, Çağlayan'ın ilk başta kendisinden İran ile yapılan işten kazanılan paradan yüzde 50 pay istediğini söyledi. Zarrab, daha sonra Çağlayan'a Halkbank ile olan işi halletmesi için 45 ila 50 milyon euro arasında bir tutar rüşvet verdiğini söyledi. Zarrab bu miktarın dışında 7 milyon dolar ve 2 bin 500 milyon Türk Lirası daha verdiğini belirtti. 

'ZAFER ÇAĞLAYAN'IN AİLESİNE DE ÖDEME YAPTIM'

Zarrab ifadesinde Zafer Çağlayan'ın ailesine de "nakdi olarak, değerli eşyalar ve banka transferleriyle" ödeme yaptığını açıkladı. Çağlayan'ın kardeşine 2,4 milyon Türk Lirası ödeme yaptığını belirten Zarrab'ın hakime bu ödemeye ilişkin gösterdiği banka makbuzu da dava dosyasına eklendi. 

ZARRAB "ALTIN TİCARETİ" DÖNGÜSÜNÜ ÇİZEREK ANLATTI

Duruşma sırasında Zarrab İran ile Türkiye arasındaki işlemi çizdiği şema üzerinden anlattı. Sürecin İran'ın Türkiye'ye ham petrol ve doğalgaz satışıyla başladığını söyleyen Zarrab, "İran Ulusal Petrol Şirketi (NIOC) petrolün satışını Tüpraş'a, gazınkini Botaş'a yapardı. Onlar da NIOC'ye para borçlu olurdu. Tüpraş, Botaş, NIOC'nin Halkbank'ta hesapları var." dedi. 

Zarrab Halkbank'a gelen paranın euro ve Türk lirası olarak Denizbank'a gönderildiğini söyledi. Zarrab daha sonra Türkiye'deki şirketi Royal Grup tarafından alınan altının Dubai'deki şirketine gönderildiğini ve burada altının İran'ın uluslararası borçlarının ödenmesi için nakde çevrildiğini aktardı. Zarrab hakimin bu süreçte kaç işlem yapıldığı şeklindeki sorusuna "En az 10 işlem" yanıtını verdi. 

'ASLAN VE ATİLLA GÜMRÜKTE NASIL YALAN BEYAN VERECEĞİMİ BANA ANLATTI'

Zarrab, duruşma sırasında Türkiye Cumhuriyeti'ne ait bir gümrük beyannamesini gösterdi. Dönemin Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın ve Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakna Atilla'nın gümrük beyanında İran destinasyonlu altın ticareti yapıldığının yazılması gerektiğini söylediğini aktaran Zarrab, İran'a hiç altın göndermediklerini söyledi. 

'HALKBANK'TAN BİRKAÇ MİLYAR EURO ÇEKTİM'

Zarrab, hakimin "Halkbank'tan ne kadar para çektiniz?" sorusuna "Birkaç milyar euro" yanıtını verdi. Zarrab söz konusu parayı "altın ticareti" olarak lanse ettikleri uluslararası para transferi talimatlarını gerçekleştirmek için kullandıklarını söyledi. 

ZARRAB SİVİL KIYAFETLE GELEBİLECEK

Duruşmanın sona ermesinin ardından Zarrab'ın ifadelerine yarınki duruşmada devam edeceği açıklandı. Hakim, Zarrab'ın duruşmalara sivil kıyafetle gelmesine olanak tanıyacak bir talimat çıkaracağını söyledi.