Oya Ersoy: İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararı sonrası kadın cinayetleri ve çocuk istismarı arttı

Oya Ersoy: İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararı sonrası kadın cinayetleri ve çocuk istismarı arttı

Ersoy, İstanbul Sözleşmesi’nden tek taraflı çekilme kararı alındığı günden itibaren sadece basına yansıyan 83 kadının erkekler tarafından katledildiğini, yüzlerce kadının şiddet ve istismara uğrayıp, sakat kaldığını ifade etti.  

İleri Haber

HDP İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, İstanbul Sözleşmesi’nden tek taraflı çekilme kararının ardından artan kadın cinayetleri, kadına şiddet ve çocuğa yönelik cinsel istismar vakalarında yaşanan artışların önlenmesi, gerekli tedbirlerin alınması amacı ile TBMM’de bir araştırma komisyonunun kurulmasını istedi.

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kararıyla 20 Mart’ta "Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi" (İstanbul Sözleşmesi) tek taraflı feshedilmişti. Fesih kararı, 1 Temmuz’dan itibaren devreye girecek.

İstanbul Sözleşmesi’nden tek taraflı çekilme kararının ardından 3 ay geçtiğini ve Türkiye’de 26 Mayıs-25 Haziran tarihleri arasında sadece basına yansıyan 29 kadının öldürüldüğünü söyleyen Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, İstanbul Sözleşmesi’nden tek taraflı çekilme kararı alındığı günden itibaren yine sadece basına yansıyan 83 kadının erkekler tarafından katledildiğini, yüzlerce kadının şiddet ve istismara uğrayıp, sakat kaldığını ifade etti.  

‘LGBTİ+’LAR HEDEF GÖSTERİLİYOR’

Ersoy, “Ülkemizde bugün, koruma tedbirleri uygulanmadığı için kadınlar öldürülmekte, LGBTİ+’lar hedef haline getirilmekte ve şiddete uğramaktadır. Kadın cinayetlerinde cezasızlığın işletilmesi durumu, erkekler lehine cezalarda yapılan indirimler, her geçen gün kadın cinayetlerinin daha da artmasına yol açmaktadır” dedi.

‘ÇOCUĞUN BEYANI YETERLİDİR’

Ersoy, son olarak “İstanbul Sözleşmesi’nden tek taraflı çekilme kararının ardından toplumda yaşanan diğer bir sorun ise çocuğa yönelik istismar vakalarında yaşanan artışlardır.  Çocuklar hem aile içinde hem de dışarıda istimara uğradıklarında, istismarcıların cezalandırılmaması sonrasında bir diğer istismar vakasının yaşanmasına zemin hazırlamaktadır. Özellikle çocuklara yönelik istismar vakalarında istismar eden kişilerin haklarında herhangi bir yasal işlemin başlatılmıyor olması, istismar vakasına ilişkin mahkemelerin maddi delil araması, tutuksuz yargılamaların yapılması çocuğa yönelik istismarın giderek yaygınlaşmasına neden olmaktadır” ifadesinde bulundu.

DAHA FAZLA