‘Okulların açılacağı tarih belli ama deprem bölgesinde hazırlık yok’

‘Okulların açılacağı tarih belli ama deprem bölgesinde hazırlık yok’

Eğitim Sen Hatay Şubesi tarafından yapılan açıklamada Hatay’ın afet bölgesi ilan edilmesi ve resmî kurumların bir an önce okul binalarını boşaltması talep edildi.

İzel Sezer

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin sebep olduğu yıkımın etkileri hala sürerken, deprem bölgesinde okumak zorunda kalan çocukların yaşadığı sorunlar 2023-2024 eğitim-öğretim döneminin ilk gününde Eğitim Sen Hatay Şubesi tarafından dile getirildi. Okulların açılacağı tarihin belli olmasına rağmen yapılmayan hazırlıklara karşı Hatay Valiliği binası olarak kullanılan Necmi Asfuroğlu Anadolu Lisesi önünde düzenlenen açıklamada, Hatay’ın afet bölgesi ilan edilmesi ve resmî kurumların bir an önce okul binalarını boşaltması talep edildi.

Okulların açılacağı tarihin belli olmasına rağmen deprem bölgelerinde yeterli hazırlığın yapılmaması sonucunda, deprem bölgelerinde eğitim görmek zorunda kalan çocukların ve öğretmenlerin mağduriyetleri bugün Eğitim Sen Hatay Şubesi tarafından düzenlenen basın açıklamasında gündeme taşındı. ¨Resmi kurumların aylardır kendi kurumlarına ait bina sorunlarını çözmemeleri öğrencilere, velilere ve eğitim emekçilerine mal edilmektedir¨ denilen açıklamada, acilen alınması gereken önlemler sıralandı.

‘OKULLARIN AÇILACAĞI TARİH BELLİ AMA HAZIRLIK YOK’

Hatay Valiliği binası olarak kullanılan Necmi Asfuroğlu Anadolu Lisesi önünde düzenlenen açıklamayı, Eğitim Sen Hatay Şube Başkanı Özgür Tıraş okudu. Tıraş, şu sözlere yer verdi:

“6 Şubat depremlerinin üzerinden 7 ay geçmesine rağmen sorunlarımızın gittikçe arttığını görüyor ve yaşıyoruz. Deprem illeri arasında en çok yıkımın ve ölümün olduğu ilin Hatay olmasına rağmen Özel Afet Bölgesi ilan edilmemiş ve sorunların çözümleri sürece yayılarak bölge halkı ve kamu emekçileri kendi kaderine terk edilmiştir. Geçen hafta yağan yağmur ve sonrasında yaşanılanlar kışın bizleri ne kadar zor bir sürecin beklediğini gözler önüne sermiştir. Barınma, sağlık, eğitim, ulaşım, temiz içme suyu, molozların kaldırılma ve ayrıştırma şekilleri yaşadığımız sorunların başında yer almaktadır.

Molozların usulüne göre ayrıştırılmaması insan sağlığını olumsuz etkilemektedir. Bilim insanlarının moloz sorununun ileride daha kalıcı hastalıklara neden olacağı yönündeki uyarıları dikkate alınmamıştır.

Sağlık hizmetlerine ulaşmada birçok zorluk yaşanmakta, hastalarımız il dışında tedavilerini olmak zorunda bırakılmaktadır.

Daha dün, 3 Eylül Pazar günü; Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılan İlköğretim ve Ortaöğretim kurumları bursluluk sınavında Samandağ İlçesinde ellerinde Sınav Yürütme Kurulu Komisyon Kararı olmalarına rağmen bazı öğrencilerin sınava alınmadığı bilgisi veliler tarafından bizlere ulaştırılmıştır. Bu durumun araştırılarak öğrencilerin mağduriyetlerinin giderilmesini talep ediyoruz.

Okulların açılacağı tarih aylar öncesinden belli olmasına rağmen, eğitim öğretim ilgili yeterli hazırlıklar yapılmamıştır. Yetkilileri aylar öncesinden uyarmamıza rağmen, bulunduğumuz durumu birlikte görüyoruz. Öğrencilerimizin hangi okulda eğitim göreceği, okula nasıl gideceği, okulların hasar durumları, eğitim emekçilerinin barınmaları ile ilgili belirsizlikler hepimizin kaygılarını arttırmaktadır.

ÖĞRENCİLER KALABALIK SINIFLARDA VE ÇADIRLARDA EĞİTİM GÖRECEK

Yaşamlarımızı kolaylaştırmaları gereken resmi kurumların aylardır kendi kurumlarına ait bina sorunlarını çözmemeleri öğrencilere, velilere ve eğitim emekçilerine mal edilmektedir. Defne İlçemizde 9 lisemiz mevcut iken bu okulların üçü hasar durumundan dolayı kullanılamamakta, üç lisemizin resmi kurumlar tarafından kullanılmasından dolayı öğrencilerimizin bir bölümü ilkokul ve ortaokul binalarında kalabalık sınıflarda eğitime devam etmek zorunda bırakılmıştır.

Antakya Osman Ötken Anadolu Lisesi İskenderun Limanında bulunan Rauf Bey gemisinde, Antakya Anadolu Lisesi ise Organize sanayi bölgesindeki NATO Çadırkent’te eğitime devam edecektir. Deprem sürecini yaşamış ve hala etkisini atlatamamış öğrencilerin ebeveynlerinden uzakta yatılı olarak eğitim görecek olması hem psikolojik olarak hem de aile bütünlüğü açısından çeşitli problemleri beraberinde getirecektir.

Bugün 2023/2024 eğitim öğretim yılının ilk günü. Öğretmen arkadaşlarımız aylar öncesinden konteyner talep etmelerine rağmen bu talep gerçekleşmemiştir. Birçok arkadaşımız çocukları ile beraber zor durumda bırakılmış ve muhatap bulamamışlardır.

‘VELİLERİN SERVİS ÜCRETLERİNİ KARŞILAMASI OLANAKSIZ HALE GELMİŞTİR’

Bildiğimiz üzere artan enflasyon ve zamlardan dolayı halkın alım gücü gittikçe düşmekte ve yoksullaşma artmaktadır. Geçen yıl akaryakıt fiyatları bu kadar pahalı değilken kısa mesafe servis ücretleri 500-600 TL civarında idi. Bu yıl hem servis araçların sayısının azalması hem de akaryakıt fiyatlarının artmasından dolayı velilerin servis ücretlerini karşılaması olanaksız hale gelmiştir. Ulaşım, kırtasiye, giyim, yemek gibi birçok giderin hem depremden etkilenmiş hem de gün geçtikçe daha da yoksullaşan velilerin sırtına yüklenmesinin öğrencilerin öncelikle okul devam etmelerini zorlaştıracağı ve sonrasında bu devamsızlıkların okul terkine dönüşeceği aşikârdır.

Okullar öğrencilerimizin kendini güvende hissettikleri, sosyal becerilerini arttırdıkları, yaşadıkları tüm travmaları atlatmalarına zemin sunan ortamlardır. Okullarımızın sağlıklı ve güvenli ortamda eğitim ve öğretime hazır hale getirilmesi yetkililerin sorumluğunda olup, geciktirilmeden, bir an önce hazır hale getirilmelidir.”

ACİLEN ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER

Tıraş, acilen alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı:

“-Resmi kurumlar bir an önce okul binalarını boşaltmalıdır.

-Hatay ili özel afet bölgesi ilan edilmelidir.

-Öğrencilerin ve eğitim emekçilerinin ulaşımları ücretsiz karşılanmalıdır.

-Eğitim emekçilerinin barınma sorunları çözülmelidir.

-Öğrencilere ücretsiz bir öğün yemek verilmelidir.

-Tüm kamu emekçilerine yeterli ekonomik destek sağlanmalıdır.

-Dönem başından itibaren öğretmen, öğrenci ve velilere psikososyal destek çalışmaları yapılmalıdır.

-Öğrencilere eğitim desteği ödemesi yapılmalıdır.

-Okullarda temiz içme suyu ücretsiz olarak karşılanmalıdır.

-Öğrencilerimizin okullar arası nakil talepleri yerine getirilmelidir.

Eğitim Sen olarak öğrencilerimizin geleceklerine, eğitim hakkına ve eğitim emekçilerinin taleplerine sahip çıkma mücadelemizi devamlı sürdüreceğimizi kararlılıkla söylüyor ve birlikte omuz omuza dayanışmaya çağırıyoruz. Yaşasın örgütlü mücadelemiz!”

Basın açıklamasında, 3 çocuk velisi Sezer Askeri de şunları kaydetti:

“Bunca sıkıntının içinde barınma, çocukların psikolojik durumu, velilerin, ailelerin psikolojik durumu, hepsiyle savaşırken bir de eğitim sorunuyla burada toplanmış olmak açıkçası veliler olarak bizi çok üzüyor ve yoruyor. Çocuklarımız hep şunu soruyorlar bize, biz gidip eğitime başlasak bile o asbestin içinde nasıl sağlıklı bir eğitim alabileceğiz? Etrafta yıkım devam ederken biz nasıl derslerimize odaklanabileceğiz? Aylardır okulun açılacağı tarih belli iken neden bugüne kadar gerekli şeyler yapılmadı?

Ben buradan Milli Eğitim Bakanına, Sayın Cumhurbaşkanımıza herkese sesleniyorum. Bunca sıkıntıyla mücadele ederken lütfen eğitime gerekli desteği ve önemi verin artık. Hepimiz rahatlayalım. Hepimizin başına ne geldiyse bugüne kadar zaten eğitimsizlikten ve cahillikten geldi. Lütfen sorunlarımıza artık eğilin. Onlar için gerekli ne varsa hangi adımlar atılacaksa lütfen zaman kaybetmeden o adımlar atılsın artık.”