OECD: Türkiye son 16 yılda yurtdışı rüşvet konusunda tek bir mahkûmiyet vermedi

OECD: Türkiye son 16 yılda yurtdışı rüşvet konusunda tek bir mahkûmiyet vermedi

OECD,Türkiye’nin Rüşvetle Mücadele Sözleşmesi’nin gereklerini yerine getirmediğini belirterek ekim ayına kadar süre verdi ve Türkiye'de 16 yıl içinde yurtdışı rüşvet konusunda tek bir mahkûmiyet verilmediğine dikkat çekildi.

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD); Türkiye’yi “Sürekli olarak OECD Rüşvetle Mücadele Sözleşmesi’nde belirtilen kilit hususlara uymaması ve yurtdışı rüşvetle (yabancı kamu görevlilerine rüşvet) mücadele kanunlarını uygulamaması sebebiyle” uyardı. Teşkilat, Ekim 2019’a kadar herhangi somut adım atılmaması halinde, Rüşvetle Mücadele Çalışma Grubu’nun 2020 yılında Ankara’ya üst düzey bir heyet göndereceğini duyurdu.

Bu kararın alınmasının nedeni olarak “Türkiye’nin, başta tüzel kişilerin yabancı kamu görevlilerine rüşvet konusundaki sorumluluğu hakkında kanunlarda reform yapılması olmak üzere, uzun süredir verilmekte olan tavsiyelere uygun bir mevzuatı henüz yürürlüğe koymamış olması” gösterildi. Açıklamada “tüzel kişilere yönelik yaptırımlar yeterince etkili, orantılı ve caydırıcı değildir” denildi.

'RÜŞVET KONUSUNDA MAHKUMİYET YOK'

“Çalışma Grubu, Türkiye’de yurtdışı rüşvet konusundaki mevzuatın yeterli derecede uygulanmamasından da ciddi kaygı duymaya devam etmektedir” ifadelerine yer verilen açıklamada, OECD Rüşvetle Mücadele Sözleşmesi’nin Türkiye’de yürürlüğe girdiği tarihten bu yana geçen 16 yıl içinde yurtdışı rüşvet konusunda tek bir mahkûmiyet verilmediğine dikkat çekildi. 
Çalışma Grubu’nun dikkat çektiği bir başka endişe kaynağı da, “OECD Rüşvetle Mücadele Sözleşmesi’nin 5. maddesinin aksine, yurtdışı rüşvet konusundaki soruşturma ve kovuşturmaların, gözetilen milli ekonomik çıkarlardan, başka devletlerle olan ilişkiler üzerindeki potansiyel etkilerden ya da ilgili gerçek ya da tüzelkişilerin kimliğinden etkilenebildiği hususu” oldu. 

OECD, Çalışma Grubu’nun Ekim 2014’te verdiği bu tavsiyelere ve o tarihten bu yana sürekli tekrarlanan eylem çağrılarına rağmen Türkiye bu eksiklikleri gidermeye yönelik adımları atmamıştır” diyerek, bahsi geçen hususların hangi somut adımlarla ele alınacağı konusunda Çalışma Grubu’na Ekim 2019’a kadar yazılı bir rapor sunmaya davet etti.