Burcu Adıgüzel

O, karanlıktan korkan bir çocuk. Bunda ilginç hiçbir şey yok. Çünkü pek çok çocuk için karanlık ürkütücü olabilir ama bu çocuğun bir özelliği var. O bir prens. Kral olunca öyle cesur olmalı ki halkını her şeye ikna edebilsin! Karanlıktan korkmak da ne demek hem? Yasaklarsın, olur biter.

O gün geliyor ve o küçük çocuk kral oluyor. Aklında tek bir fikir var. Sonunda karanlığı yasaklayabilir! Güneşin batmasını engellemesi mümkün olmadığına göre şehri ışıl ışıl yapar, her yere lambalar koyar, bir de halkın ışıkları kapatmasını yasaklarsa olur bu iş. İlk olarak sarayın üzerine yapay güneş panelleri koyduruyor. Biraz sağa, şimdi biraz sola…

Yetinmiyor. Her yere dev ışıklar, herkese fenerli şapkalar. Evet, her şey hazır. Ülkede ışıklar hep açık, karanlıktan eser yok. Halk da memnun görünüyor, sürekli uyanıklar, daimi bir eğlence hali, ne kadar da güzel! Heyy! Hava hiç kararmıyor. Bir süre gidiyor böyle, lâkin işlerin değişmesi uzun sürmüyor. Ülke halkına bir yorgunluk, uykusuzluk, iş yapamama durumu hasıl oluyor. Sonrası biraz isyan, biraz krala karşı gelme, örgütlenme ve bazı günler sonlar... Bu kısımlar tanıtıma düşmez, onları kitabın satırlarına bırakalım.

Aydınlığın değerini anlamak için karanlığa ne kadar da ihtiyaç duyduğumuzu sıcacık bir öykü ile bize aktaran kitap, içerisinden geçtiğimiz kötü zamanları arkamızda bırakmak için ihtiyacımız olan şeyi hatırlatır nitelikte. Bu nedenle okumanın tam da zamanı.

Yazar ve Çizer Emily Haworty – Booth’un dili kadar çizimleri de güçlü. Hatta apartmanların tek tek ışıklarını kapattığı çizimleri mutlaka görmelisiniz. Hem bildiğimiz hem de yeni şeyleri bir arada sunma becerisini sağlayan yazar, kitabı istisna bir yere koyma başarısı göstermiş. 

Künye: Karanlığı Yasaklayan Kral, Emily Haworty – Booth, Çev. Ahmet Bahadır Akıska, NotaBene Yayınları, 2019, 32 sayfa.