Marina yapılmasının hukuka aykırı olduğunu belirten mahkeme, inşaatın devam etmesi durumunda ortaya çıkacak doğa tahribatının telafisi güç zararlar verebileceği hükmüne vardı.

Marinayı, valilik ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yüzde 50 ortaklıkla kurduğu MUÇEV adlı şirket yapmak istiyor. MUÇEV, yönetim kurulu sır gibi saklanan vakıf adı altında bir limited şirketi.

CHP Muğla Milletvekili Mürsel Alban, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda “5’li çeteye bir şirket daha eklendi adı MUÇEV” diyerek şu ifadeleri kullanmıştı: “Bu kurumun adı ‘MUÇEV’ diye adlandırılmış bir limited şirket ama bu limited şirketi sanki kamu iştirakiymiş gibi Muğla ilinde, 14 koyu kendi bünyesine, bakanlığınızca doğrudan verilerek işletmeye almıştır.”

VALİLİK SÜRECİ HIZLANDIRMIŞTI

Diken’in haberine göre; Muğla valiliği, Karacasöğüt, Bern, Barselona sözleşmeleri ve eki olan Akdeniz’e ilişkin özel protokolle korunan bir bölge olmasına rağmen ‘ÇED gerekli değildir’ raporu vermişti.

Mahkeme bölgenin incelenmesi için çevre mühendisi, şehir plancısı, biyolog, hidrobiyolog, denizcilik fakültesinden öğretim üyesi, inşaat mühendisi, hidrolik mühendisten oluşan yedi kişilik bir ekip atadı. Bilirkişi heyeti incelemeden sonra “ÇED gerekli” dedi.

‘TAHRİBATIN TELAFİSİ GÜÇ VE İMKANSIZ’

Tüm incelemeleri tamamlayan mahkeme kararında şunları kaydetti:

“Dava konusuna işlem hukuka uygun bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

Öte yandan hukuka aykırılığı tespit edilen işlemin uygulanmaya devam edilmesi halinde ortaya çıkacak doğal tahribatın telafisi güç ve imkansız zararlar doğurabileceği kanaatine varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle, açıkça hukuka aykırı olan ve uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğuracağı anlaşılan dava konusuna işlemin, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27/2. maddesi uyarınca teminat aranmaksızın dava sonuna kadar yürütmenin durdurulmasına karar verilmiştir.”