31 Mart seçimlerinden sonra MHP'li Aliağa Belediyesi'ndeki yaşanan işçi kıyımına tepkiler sürüyor. Şimdiye kadar toplam 100 kadrolu 79 kadrosuz olmak üzere 179 işçi işinden atıldı.

Disk genel iş, petrol iş ve emek ve demokrasi platformu çağrısıyla bugün 17.30'da Petrol-İş binasının önünde toplanan işçiler Demokrasi Meydanı'na yürüyüş gerçekleştirdi. Birçok sendika işten çıkarılan belediye işçilerine destek olmak amacıyla yürüyüşe katıldı.

Yürüyüş boyunca haksız, hukuksuz şekilde işten atılmalara karşı direniş çağrısı yapan işçiler, "Birleşe birleşe kaznacağız, "Belediye işçisi yalnız değildir", "Yaşasın onurlu mücadelemiz" sloganları attı. İşçiler, Demokrasi Meydanı'nda yapılan basın açıklamasından sonra eylemi sona erdirdiler. Demokrasi Meydanı'nda nöbet devam ediyor.

İşçiler okunan basın açıklamasında, "Bizler Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu Bileşenleri olarak, Serkan Acar’ı bu yanlıştan bir an önce dönmeye, işten atmalara son vermeye ve çıkarılan işçileri işlerine iade etmeye çağırıyoruz" diyerek MHP'li Belediye Başkanı'nı uyardı.

Basın açıklaması şöyle:

DEĞERLİ ALİAĞALILAR
“Ben yetkiyi halktan aldım, ister alırım, ister çıkarırım” diyen Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar tarafından bundan 41 gün önce başlatılan işçi kıyımı hız kesmeden kadrolu, şirket çalışanı demeden bir sosyal cinayete dönüştü. 

Kendisini Platform olarak defalarca kez uyarmamıza rağmen kulaklarını adeta bizim çağrılarımıza tıkadı. İşçi çıkarmakla da yetinmeyerek çıkardığı kadrolu işçilerin maaşı üzerinden Aliağa’da 5 yıl boyunca çalıştığı işçileri itibarsızlaştırmaya çalıştı. Kendi düşünce yapısına uymayan onlarca memuru emeklilik baskısıyla emekli olmaya zorladı. Yine içlerinde 3-4 yaşında çocukları olan ve uzun yıllardır Aliağa da yaşayan memurları sürgüne yollayarak aklın vicdanın kabul etmeyeceği uygulamalara imza attı.

Bütün bunları Serkan ACAR’ın tek başına yapamayacağı dillendirilse de, biz Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu Bileşenleri olarak Aliağa’da emekçi sınıfına yaşatılan bu uygulamaların tek sorumlusunun Serkan ACAR olduğunu kamuoyuna duyurmak isteriz. Çünkü kendisini Aliağa’ya belediye başkanı yapanlar bahsedilen o üst akıl değil Aliağa Halkının kendisidir. Ve kendisine dayatılan üst aklı reddedecek bir halk desteğine sahiptir.

Bugün Aliağa sokaklarında kendisine oy vermiş insanların büyük bir kesimi bile yaşanan bu gelişmelerin bir akıl tutulması olduğunu söylemektedirler. Aliağa Halkı işçilerin 15-16 bin lira maaş aldığı için çıkarıldığı yalanına inanmadığı gibi şu soruları da sormaktadır: O halde şirket işçilerini neden işten çıkarmıştır? İçlerinde çocukluklarını bile bu kentte geçiren memurları neden sürgüne yollamıştır?

12 Eylül faşizmini yaşayanlar sürgünleri, açlıkla terbiye edilmeleri, insanlık dışı uygulamaları bilirler ve bu yaşananları belleklerinden silmeleri mümkün değildir. Bugün Aliağa’da yaşananlar 12 Eylül faşizminin uygulamalarından farklı değildir. Hak ettikleri Mayıs ayı maaşı için “işe iade davası açmazsanız 3 ay içerisinde yatıracağız” demek işkence değil de nedir? Çünkü biliyorlar haksız olduklarını ve bu haksızlığa hukukun dur diyeceğini.

Aliağa Belediyesi Yönetiminin işçi çıkarma noktasında ki en büyük gerekçesi ‘gelirlerin azalması, teknolojik gelişmeler ve insan gücüne ihtiyacın azalması’ olarak gösterilmektedir. Gelir arttırmayı bırakın, birazcık gider azaltıcı önlemleri almış olsaydınız belediyeyi borç batağına sokmazdınız.  Teknolojik gelişmelere gelince şu 41 gün içerisinde belediyede işleri robotlara yaptırmaya başladınız da bizim haberimiz mi olmadı?

Değerli Aliağalılar bu işten çıkarmaların tek bir hedefi vardır o da Aliağa’nın Emek kenti misyonunu yerle bir etmektir. Aliağa Emek tarihini el birliği ile yok etmeye çalışmaktadırlar. Bugün Tüpraş’ta yaşanan Toplu İş Sözleşme Görüşmelerinde işverenin katı tutumunu da hesaba katarsak Aliağa’da emekçi sınıfına sistemli bir saldırının gerçekleştirildiğini görmekteyiz.

Kadrolu işçinin bile işten çıkarıldığı bir ortamda, Petkim, Tüpraş ve havzadaki diğer sanayi alanında çalışan işçilerin birleşmekten ve birbirlerinin mücadelelerine destek vermekten başka bir seçenekleri bulunmamaktadır. Bedeli her ne olursa olsun Aliağa Emekçi sınıfı bu saldırıları püskürtecek güçtedir.

Bizler Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu Bileşenleri olarak, Serkan Acar’ı bu yanlıştan bir an önce dönmeye, işten atmalara son vermeye ve çıkarılan işçileri işlerine iade etmeye çağırıyoruz. Bu bütün Aliağa halkının talebidir. Halkın ve emekçi sınıfın bu taleplerini dikkate almanız Aliağa’da barış ve huzur ortamının tesis edilmesine büyük katkılar sağlayacak ve Aliağa’nın emek tarihine yakışır bir tutum olacaktır. Aksi taktirde Aliağa Halkı size gereken yanıtı er ya da geç verecektir.

BİRLEŞE BİRLEŞE KAZANACAĞIZ
BELEDİYE İŞÇİSİ YALNIZ DEĞİLDİR
YAŞASIN ONURLU MÜCADELEMİZ

ALİAĞA EMEK VE DEMOKRASİ PLATFORMU