Melih Gökçek'in yapacağı iş belli oldu

Melih Gökçek'in yapacağı iş belli oldu

CHP'li Ali Haydar Hakverdi, Melih Gökçek ve oğlunun marka patent tescili için Türk Patent Enstitüsüne başvurduklarını iddia ederek, "Ne iş yaparlarsa yapsınlar hesap vermekten kurtulamayacaklar" dedi.

CHP Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi, 28 Ekim Cumartesi günü istifa edeceğini söyleyen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ve oğlunun patent başvurusunda bulunduğunu iddia etti. “İ. Melih Gökçek ar/vr ” markası tescili ile yapılan başvuru için, Hakverdi“Gökçek’in istifa sonrası ne iş yapacağı belli oldu” dedi.

"HESAP VERMEYECEĞİNİZ ANLAMINA GELMİYOR"

Sermayeniz sağlam biliyoruz diyen Hakverdi, "Arkanız da sağlam bu güne kadar hesap vermemenizden biliyoruz. Ama bu hesap vermeyeceğiniz anlamına gelmiyor. Bunu da siz bilin. Siz ve sizleri koruyup kollayanlar. Ankara’yı parsel parsel satarken göz yumanlar ve istifa karşılığında tüm dosyalarınızı sümen altı etme sözü verenler nereye giderlerse gitsinler, ne iş yaparlarsa yapsınlar hesap vermekten kurtulamayacaklar. Başta Ankaralılar olmak üzere tüm yurttaşlarımız adına bu hesabı soracağız." ifadelerini kullandı.

Ali Haydar Hakverdi'nin marka tescili başvurusuna yönelik açıklamasının tamamı ise şu şekilde;

Günlerdir istifa söylentileri ile gündemi meşgul eden ve 28.10.2017 cumartesi günü istifa edeceğini mesaisinin neredeyse tamamını geçirdiği twitter’dan duyuran Gökçek’in 02.08.2017 tarihinde Türk Patent Enstitüsüne  'İ. Melih Gökçek ar/vr ' markasını tescil ettirmek için başvurduğu bilgisine ulaştık. Başvuranın adres bölümünde ise Ankara Büyük Şehir Belediyesinin adresi olan Hipodrom Caddesi No:5 Yenimahalle /Ankara görülmekte. Peki nedir Gökçek’in markasında geçen ar/vr ? AR (Augmented Reality); VR (Virtual Reality) ve AI (Artificial Intelligence) nedir kısaca ve sade bir dille özetlemek gerekirse. AR (Augmented Reality) (Artırılmış Gerçeklik)

Gerçek dünyadan uzaklaşmadan elinizdeki cihazın kamerasını kullanarak aldığı görsel veriyi inceleyip gerekli koşullara uyan yerlere fazladan öge eklemekten farklı bir şey değildir. Örneğin kullandığınız bir uygulama ekranda telefon gördüğünde üzerine kırmızı balon koyuyor olabilir, ya da yüzünüze gözlük yerleştiriyor olabilir, ya da masanızda dans eden kediler gösteriyor olabilir.

Bu konuda en bilinen örneklerden biri Pokomon Go oyunudur. Bulunduğunuz yerde kameranızı döndürdüğünüz noktada bir Pokemon gözükmesini sağlayarak sizin dünyanıza fazla ögeler eklemektedir. Aynı şekilde Ikea da kataloğundaki ürünleri mobil uygulamasıyla salonunuza yerleştirerek nasıl görüneceğini anlamanızı sağlıyor, bir boya markası da kamerayı tuttuğunuz duvarı seçtiğiniz renge boyayarak tam olarak içinize sinen rengi almanızı sağlıyor.

VR gözlükleri ile hayatımızda yoğun bir şekilde yer bulmaya başlayan sanal gerçeklik kavramı bu 3 terim arasında en çok kullanılanı. Sanal gerçeklikte adı üzerinde sanal bir görüntü, bir alan ya da bir dünya yaratıyorsunuz. Bu görüntüyü ya da dünyayı da sanal gerçeklik gözlüğü olarak anılan gözlüklerle ya da bunu destekleyen telefonlarla görüntülüyorsunuz.

Gerçek dünyadan koparak tamamen bu yaratılmış dünya içinde kendinizi bulmanız ile farklı bir gerçekliğe geçmiş oluyorsunuz. Örneğin 360 derece çekilmiş fotoğraflarla kendinizi Taksim Meydanı’nda bir noktada bulabilirsiniz. Ya da 360 derece kameralarla çekilmiş bir konser salonunun içinde dolaşabilirsiniz. En çok ilgi çekeni de kendinizi oyunların içinde bulup kontrol ettiğiniz karakterin gözleriyle oyunun içinde yer alabilmenizdir. Özellikle kulaklık, elle kontrol cihazları ve hatta yürünebilen platformlar gibi yardımcı ekipmanlarla kendinizi tamamen o yaratılmış dünyanın içinde bulabilirsiniz.

360 derece canlı kayıtlarla kendinizi başka bir ülkedeki konserde bulabilir, Star Wars filminin içindeki bir savaş sahnesinde uzay gemisinin içinde oturabilir ve hatta egzotik ormanların içinde gizemleri çözdüğünüz bir oyunun içinde kendinizi bulabilirsiniz.

Nerelerde kullanılabilir diye sorarsanız ilk etapta ANKAPARK’a bakmanız yeterli. Peki sadece Gökçek bununla mı yetinmiş? Tabii ki hayır!

İşte İ.Melih Gökçek markası için başvurduğu diğer sınıflar;

Toplamda 09 / 16 / 35 / 38 / 41 olarak beş sınıflı başvuru yapılmış.

9. Sınıf: Elektronik ürünler (bilgisyar, telefon vb) ölçme ve değerlendirme aletleri

16. Sınıf: Kağıt, karton ile ilgili her şey ayrıca kırtasiye malzemeleri

35. Sınıf: Marketçilik, satış hizmetleri (tüm ürünler için almış)

38.Sınıf: Radyo, Tv hizmetleri

41. Sınıf: Her türlü eğitim öğretim hizmetleri,

Peki Osman Gökçek ne iş yapacak dersiniz?

O babasından hızlı çıktı. Neden mi?

Yine TPE sitesinden baktığınızda 06.07.2015 başvuru ve 21.04.2016 tarihli tescil ile Osman Gökçek’te kendi markasını yaratmış durumda. Onun da markası ile yapmayı düşündüğü iş kolları ne tesadüfdür ki babasının markası ile aynı.

Markasının ismi “filmhane” başvurulan iş sınıfları ise şöyle;

9. Sınıf: Elektronik ürünler (bilgisyar, telefon vb) ölçme ve değerlendirme aletleri

35. Sınıf: Marketçilik, satış hizmetleri (tüm ürünler için almış)

38.Sınıf: Radyo, Tv hizmetleri

41. Sınıf: Her türlü eğitim öğretim hizmetleri