Mehmet Ağar hakkındaki suçlamalara ilişkin konuştu: Benim korkacak hiçbir şeyim yok, bunu devlet de bilir

Mehmet Ağar hakkındaki suçlamalara ilişkin konuştu: Benim korkacak hiçbir şeyim yok, bunu devlet de bilir

Organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in çeşitli suçlamalarla işaret ettiği eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar, "Benim korkacak hiçbir şeyim yok, bunu devlet de bilir" dedi.

Eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar, organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in kendisi ve AKP Milletvekili  olan oğlu Tolga Ağar hakkındaki iddialara ilişkin açıklamalarda bulundu.

Sedat Peker, geçtiğimiz günlerde yayınladığı iki videoyla önemli açıklamalarda bulunmuş, ‘Derin devletin başı’ dediği eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar’la ilgili iddialarda bulunmuştu. Peker, 1996 yılında Kıbrıs’ta faili meçhul bir cinayete kurban giden Kutlu Adalı ile ilgili Ağar’ı işaret etmişti. Peker, başka bir açıklamasında da Mehmet Ağar’ın oğlu AKP Milletvekili Tolga Ağar'ın cinsel saldırısına maruz bırakıldığını söyleyerek şikayetçi olan genç bir gazeteci kadının, bir gün sonra evinde ölü bulunduğunu anlatmıştı.

Sözcü gazetesi yazarı Saygı Öztürk'e konuşan Ağar, “Devlet hizmetinden ayrılalı 25 yıl, siyaseti bırakalı da 15 yıl oldu. Dokunulmazlığım yok. Devlet benimle ilgili istediği araştırmayı istediği zaman yapar. Bunun için herhangi bir engel yok. İnsan yaptığından korkar, yapmadığından değil. Benim çok şükür korkacak hiçbir şeyim yok" dedi. 

Ağar'ın açıklamaları şöyle:

'KORKACAK BİR ŞEYİM YOK'

"Devlet hizmetinden ayrılalı 25 yıl, siyaseti bırakalı da 15 yıl oldu. Dokunulmazlığım yok. Devlet benimle ilgili istediği araştırmayı istediği zaman yapar. Bunun için herhangi bir engel yok. İnsan yaptığından korkar, yapmadığından değil. Benim çok şükür korkacak hiçbir şeyim yok.

Ben alnı açık gezerim. Böyle olduğumu devlet de, millet de bilir. Benden, ehli namus olan, ehli vatan olan kimse şikayetçi olmaz. Ama son dönemlerde Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ve PKK siteleri marina ve benimle ilgili yalan haberler üretiyor. Bunlar karşılık bulmuyordu. Şimdi farklı taktikler uygulanıyor. Beni gündeme getirmelerinin asıl nedeni de bizi buradan uzaklaştırmak. Bizi buradan uzaklaştırınca yapılacak olan da belli: Buraya mafya çökecek. Bugün eğer mafya buraya giremiyorsa bizim burada olmamızdandı.

Bu söylentilerin üzerine atlayan siyasetçiler, gazetecilerin yaptığı Türkiye'nin aleyhine düşmanlık yapmaktan başka nedir? Bu düşmanlığı yapan, dedikodunun üzerine atlayanlara yazıklar olsun. Beni tanıyan bazı gazeteci ve siyasetçilerin tutumuna üzüldüm. Yazıklar olsun onlara.

'24 SAAT KORUNAN BİRİYİM'

Madem tehditle el koydumsa, bu kişinin tehdit davası açması gerekirdi. Madem tehdit, zorlama varmış niye dava açılmamış. Bu marinanın biz bir tarafında yokuz. Rica üzerine profesyonel yönetici olarak buradayım. Devletin bütün kayıtlarında buradaki konumum bellidir. Utanç verici, saçma sapan iddia ve isnatlarla suçlama konusu yapmak utanç vericidir.

Yıllarca terörle mücadele etmiş, bütün terör örgütlerinin hedefinde olan, her adımı devlet tarafından bilinen, 24 saat korunan kişiyim. Bu kadar kör gözle bakan insanlarda mantık diye de bir şey yok.

Mübariz Gurbanoğlu, Fethullah Gülen'e bir kez değil, devamlı gidiyordu. En az 10 sefer gittiğini ben biliyorum. Benim uçağım yok. Fethullah Gülen'le bağlantım yok. Onun Fethullah Gülen'e yakınlığı biliniyordu."