‘MEB, ‘Sınıf Risk Haritası Yönetmeliği’ ile öğrencileri fişliyor’

‘MEB, ‘Sınıf Risk Haritası Yönetmeliği’ ile öğrencileri fişliyor’

Kişisel verileri alınan öğrencilerin “suç işleme eğilimi” tespit edilerek “risk grupları” oluşturuluyor.

İleri Haber

Eğitim-Sen, Millî Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) okullara gönderdiği “Sınıf Risk Haritası Yönergesi” ile öğrencileri fişlediğini öne sürdü. Sendikanın konuya ilişkin yayımladığı açıklamada, öğrencilere ait kişisel verilerin sınıf ya da rehber öğretmenleri aracılığıyla toplanarak “suç işleme eğilimi” olan ve emniyet tarafından “risk grubu” içinde değerlendirilen öğrencilerin tespitinin amaçlandığı belirtildi.

MEB, okullara gönderdiği “Sınıf Risk Haritası Yönergesi” ile öğrencilerin kişisel verilerinden edindiği bilgilerle öğrencilerin “suç işleme eğilimini” tespit etmeye çalışıyor. Buna göre bazı öğrenciler “risk grubu” içerisinde değerlendirilerek MEB tarafından fişleniyor.

EĞİTİM-SEN: ÇAĞ DIŞI VE SUÇ UNSURU

Eğitim-Sen, MEB’in söz konusu çalışması üzerine bir yazılı açıklama yayımlayarak söz konusu uygulamanın çağ dışı olduğunu ve suç unsuru teşkil ettiğini vurguladı.

Sendikanın “MEB, okullara gönderdiği ‘Sınıf Risk Haritası Yönergesi’ ile öğrencileri fişlemekten vazgeçmelidir” başlığıyla yayımladığı açıklamada şu ifadelere yer verildi:

‘KİŞİSEL VERİLER TOPLANIYOR’

“Millî Eğitim Bakanlığı tarafından okullara ‘Sınıf Risk Haritası Yönergesi’ gönderilmiştir. Söz konusu haritanın sınıf/rehber öğretmenleri tarafından doldurulacağı ve öğrencilerin risk gruplarında yer alma durumlarını belirlemeye yönelik olduğu belirtilmiştir. Haritadaki verilere bakıldığında; anne-babası ayrı yaşayan, sevgi evlerinde kalan, ailesinde süreğen hastalığı bulunan, ailesinde ruhsal hastalığı bulunan, ailesinde cezai hükmü bulunan, ruhsal hastalığı bulunan, ailesi mevsimlik işçi olan vb. veriler toplanmaya çalışılmaktadır.

'ÖĞRENCİLER DEVLET ELİYLE FİŞLENİYOR’

Öğrenciler hakkında sınıf risk haritasında toplanması istenen verilerin tamamı 6698 sayılı Kişisel Verileri Koruma Kanunu kapsamında kişisel veridir ve bazılarının özel nitelikli kişisel veri olması nedeniyle yapılan işlem devlet eliyle öğrencilerin fişlenmesi anlamına gelmektedir. Bu durumda öğrencilerin ve velilerin rızası olmaksızın, kişisel ve özel nitelikli kişisel verilerin bu şekilde toplanması, bunun için sınıf ve rehber öğretmenlerin görevlendirilmesi hukuka aykırıdır ve suçtur.

‘YAPILAN İŞLEM HUKUK DIŞI’

Geçtiğimiz yıllarda benzer uygulamalarda görüldüğü gibi öğrenci velilerinin onayını alma sürecinin de gerektiği gibi yürütülmediği bilinmektedir. Okul idareleri çoğunlukla velilerin onayını almadan hareket etmekte, sorulsa bile veliler ilgili kanunun bilgisine sahip olmadığından okul istiyorsa gerekli olduğunu düşünerek onay vermektedir. Üstelik öğrenci velilerinden onay alınması, yapılan işlemin hukuk dışı olduğu gerçeğini değiştirmemektedir.

‘EMNİYET, ‘RİSK GRUBU’ OLUŞTURUYOR’

Türkiye’nin yurttaşlarını fişleme sicilinin kabarık olduğu bilinmektedir. Geçtiğimiz yıllarda il milli eğitim müdürlükleri tarafından da okullara gönderilen resmi yazılarla, okullarda ‘suç işleme eğilimi’ olan ve bu anlamda emniyet tarafından ‘risk grubu’ içinde değerlendirilen öğrencilerin tespiti amacıyla benzer fişlemeler yapıldığı bilinmektedir.

‘ÇAĞ DIŞI ZİHNİYETİN GELDİĞİ SON NOKTA’

‘Sınıf Risk Haritası Yönergesi’ çocukları ve öğrencileri suç işlemeye eğilimli, potansiyel bir tehlike olarak gören çağ dışı zihniyetin gelmiş olduğu son noktadır. Okullarda bazı öğrencilerin ortada işlenmiş herhangi bir suç yokken resmi makamlar tarafından alenen fişlenmesi suçtur. Okullarda sivil polis görevlendirilmesinin ardından açık açık ‘suç işlemeye eğilimli olan öğrencilerin tespiti’ amacıyla hazırlanan söz konusu harita en temel hukuk kurallarını bile hiçe sayarak, tek adam rejiminin karakterini tüm açıklığıyla ortaya koymaktadır.

‘MEB UYGULAMAYI DERHAL DURDURMALI’

Hiç kimsenin, özellikle de öğrencilerin kişisel verileri, ortada hiçbir somut durum yokken bu şekilde kayıt altına alınarak kullanılamaz. Millî Eğitim Bakanlığı bu çağdışı uygulamayı derhal durdurmalı, öğrencileri fişleme anlamına gelen ‘Sınıf Risk Haritası Yönergesi’ geri çekilmelidir.

DAHA FAZLA