İzel Sezer - @izelsezer

Yeni yılın başında, Devlet Tiyatroları ile Devlet Opera ve Balesi'nde çalışan 150 sanat emekçisinin, "güvenlik soruşturması" gerekçe gösterilerek "sarı zarflarla" işlerine son verildi. Yapılan bu işçi kıyımını İleri Haber'e değerlendiren Kültür, Sanat ve Turizm Emekçileri Sendikası (Kültür Sanat-Sen) Genel Hukuk ve Toplu İş Sözleşmesi Sekreteri Deniz Özsaygı, işten çıkarılacak olan emekçi sayısının 360'a kadar yükselebileceğini ve temsil iptallerinin kaçınılamaz olduğunu dile getirdi.

Resmi Gazete'de 26 Aralık 2019’da yayımlanan “Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslarda Değişiklik Yapılmasına Dair Esaslar” başlıklı Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile kültür ve sanat alanında çalışan emekçilere sözleşme imzalanacağı söylenmiş, aynı tarihte Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ise "Hepsinin iş güvenliği endişesi giderilmiş, çalışma hayatları devletimizin güvencesi altına alınmıştır” açıklaması yapmıştı.

Kültür ve sanat alanında çalışan emekçiler, görev yaptıkları birimlere sözleşmenin yapılması için 30 Aralık 2019’a kadar başvuruda bulundu. Başvuruların açıklanmasının ardından Kültür Sanat-Sen, yaptığı açıklamayla, Devlet Tiyatroları (DT) ile Devlet Opera ve Balesinde aktif görev alan, kadro bekleyen en az 150 kültür sanat emekçisinin sözleşmesinin yenilenmeyerek, işten çıkarıldığını kaydetti.

Kültür Sanat-Sen Genel Hukuk ve Toplu İş Sözleşmesi Sekreteri Deniz Özsaygı

'SAYININ 360'A KADAR YÜKSELEBİLECEĞİ DUYUMLARINI ALIYORUZ'

İşten çıkarmalara ilişkin süreci İleri'ye değerlendiren Kültür Sanat-Sen Genel Hukuk ve Toplu İş Sözleşmesi Sekreteri Deniz Özsaygı, "İlk başta açıklanan rakamlar 150 kadar emekçinin işten atıldığı yönündeydi fakat şimdi rakamların 360'a kadar yükselebileceği duyumlarını alıyoruz, henüz kesinleşmiş bir şey yok" dedi ve sanat emekçilerinin, sadece güvenlik gerekçeleriyle değil, 'performans' eleştirileriyle de çıkarıldığının da söylenmeye başladığını ifade etti.

'ÖZEL KALEM MÜDÜRÜ'NÜN AÇIKLAMASINDA SALDIRGAN BİR TUTUM SÖZ KONUSU'

Kültür Bakanlığı'nın Özel Kalem Müdürü Batuhan Mumcu'nun işten çıkarılan sanat emekçilerini hedef alan açıklamalarına da değinen Deniz Özsaygı, "Açıklamada işten çıkarılanlar için uyuşturucu satıcısı, tecavüzcü ve terörist gibi söylemlerde bulunulmuştur. Henüz yasal süreç bitmemiş, ellerinde hiçbir şey yokken böyle şeyler yapmaları, insani olmamakla birlikte kastidir. İşten atılan emekçiler ötekileştirilmek istenmektedir." şeklinde konuştu.

'SANAT EMEKÇİLERİ TOPLUMSAL DESTEĞİN KIRILMASI İÇİN İFTİRALARA MARUZ BIRAKILIYOR'

"Çok güzel bir muhalefet, çok güzel bir kamuoyu oluştu. Birkaç vekil Meclis'e bu kıyımla ilgili soru önergesi verdi" diyen Özsaygı, "Bu toplumsal desteği kırabilmenin yolu olarak bu şekilde iftiralar ve söylemlere maruz bırakılıyor sanat emekçisi arkadaşlarımız" dedi. 

Şu anki sanat sezonu bile değerlendirildiğinde, yapılacak işler için mecburen birilerinin işe alınması gerektiğini söyleyen Deniz Özsaygı, "Zaten mevcuttaki sanat emekçileri yapılacak işlere yetişemez hale geldi. Gece gündüz demeden, 15-16 saat çalışıyorlar. Birçok kurumda 360 sayısı çok mühim bir sayı olmayabilir ama kültür-sanat alanı çok küçük bir iş kolu. Böyle olunca bu sayılar bizim için çok kritik sayılar" şeklinde konuştu.

ÇUKUROVA DEVLET SENFONİ ORKESTRASI, BİLETLERİ TÜKENMİŞ TEMSİLİ İPTAL ETTİ

İşçi kıyımının ardından Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası'nın, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'ne ek 8. maddeyi gerekçe göstererek biletleri tükenmiş bir temsili iptal etmesine de değinen Özsaygı, iptallerin devam edeceğini ve bir süre sonra üretim yapılamayacak hale gelineceğini vurguladı ve şöyle devam etti:

"İşten çıkarmalarla birlikte kimi oyunlar çıkarılamayacağı için yerine başka oyunlar koydular. Ya da kastların yerine başkalarını oynatıyorlar. Bu şekilde durumu kurtarmaya çalışıyorlar ama uzun sürede çözülebilirliği yok bunun. Hadi bir ay, iki ay kurtarıldı ama ileriki süreçte sürdürülebilirliği yok. Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası'nın yaptığı gibi temsil iptalleri kaçınılmaz bir son."

'SANAT EMEKÇİLERİNİN BU MÜZİĞİ NASIL İCRA ETMESİ BEKLENİYOR?'

Özellikle Çukurova Devlet ve Senfoni Orkestrası, Antalya Senfoni Orkestrası ve Bursa Senfoni Orkestrası'nın sanatçı sayılarının, olması gerekenden çok daha düşük olduğunu söyleyen Deniz Özsaygı, senfoni orkestralarının 30-40 kişilik sayılara düştüğünü ve adeta oda orkestrasına dönüştüğünü söyledi. "Örneğin Çukurova ve Bursa Senfoni Orkestraları... Zaten 36 kadroludan oluşan orkestraları ayakta tutan, misafir sanatçılardı. 28 kişilik olan misafir sanatçı sayısı 13'e düşürüldüğünde bu sanat kurumlarından nasıl bir üretim yapmaları beklenebilir ki?" diyen Özsaygı, sanat emekçilerinin bu müziği nasıl icra etmesinin beklendiğini sordu.

'TEMSİL İPTALLERİ DEVAM EDECEK'

Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'na 36 kişi kadro verileceğinin sözünün cumhurbaşkanı tarafından verildiğini hatırlatan Özsaygı, "Bakıyorsunuz, bir orkestra 100'lü sayıların üstüne çıkıyor, diğeri 45'li sayılarda kalıyor. İkisi de aynı eseri çalıyor, ikisinin de aynı performansı sergilemesi bekleniyor. 100 çalgıdan oluşan bir orkestra ile 40 çalgıdan oluşan bir orkestra arasındaki farkı tasavvur edebiliyor musunuz?" dedi ve sözlerini, koşullar böyleyken iptallerin olmasının çok normal olduğunun ve önümüzdeki süreçte de devam edeceğinin altını çizerek sonlandırdı.