Kulis: 'Seçimler için AKP'nin hedefinde 'esnek dar bölge' sistemi var'

Kulis: 'Seçimler için AKP'nin hedefinde 'esnek dar bölge' sistemi var'

Yazısında, “Salgın nedeniyle ara vermesi sonrası çalışmalarına başlayan TBMM’de iki gündür parti yöneticilerinin daha sohbete girdiklerinde gündeme getirdikleri ilk konu da ağırlıklı olarak bunun üzerine kurulu… Üzerinde ağırlıkla durdukları ise Siyasi Partiler ve Seçim kanunlarında yapılacak düzenleme…” ifadelerini kullanan Sarıkaya, AKP'nin üzerinde çalıştığı seçim sistemini de açıkladı.

İleri Haber

Yapılan anketlerde de gizlenemeyen iktidarın oy kaybı için Saray tarafından seçim sistemine ilişkin formül aranıyor. Ankara’daki kulis bilgilerine göre ise AKP’nin gündeminde “esnek dar bölge” denilen seçim sistemi var. Bu düzenlemeye göre, 5 milletvekiline kadar olan iller tek bölge, sonrasındaki her 5 milletvekiline de bir seçim bölgesinin düşmesini hedefleniyor.

Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya, bugünkü köşesinde “Siyasette, 'daraltılmış bölge gelirse' kaygısı” başlığıyla kulis bilgilerinin yer aldığı bir yazı kaleme aldı. Yazısında Saray ittifakının Siyasi Partiler ve Seçim kanunlarında değişiklik hazırlıklarına değinen Sarıkaya, “Nitekim, salgın nedeniyle ara vermesi sonrası çalışmalarına başlayan TBMM’de iki gündür parti yöneticilerinin daha sohbete girdiklerinde gündeme getirdikleri ilk konu da ağırlıklı olarak bunun üzerine kurulu… Üzerinde ağırlıkla durdukları ise Siyasi Partiler ve Seçim kanunlarında yapılacak düzenleme…” ifadelerini kullandı.

Sarıkaya'nın, AKP’nin üzerinde çalıştığı seçim sistemini de açıkladığı yazısının bir kısmı şöyle:

BARAJ %20 OLUR

Bir aşamadan sonra kaygıya dönüşen merak ettikleri konu ise seçim çevrelerinin yeniden belirlenmesine ilişkin düzenleme…

Özellikle de AK Parti’nin “esnek dar bölge” adını verdiği, 5 milletvekiline kadar olan illeri tek bölge, sonrasındaki her 5 milletvekiline de bir seçim bölgesinin düşmesini hedeflediği düzenleme.

Örnek vermek gerekirse, 20 milletvekili olan Bursa’da iki seçim bölgesi var…

Eğer “esnek daraltılmış bölge” uygulamasına geçilirse, her 5 vekile bir bölge düşeceğinden 4 bölgeye ayrılmış olacak.

Bu durumda 3 bölgeli iki il olan İstanbul 20, Ankara ise 8 bölgeye ayrılacak.

YÜZDE 2’DEN, YÜZDE 20’YE

Seçmenin milletvekilini tanıması açısından önemli olan ve uzun yıllardır siyasi partilerin ağırlıklı bölümü tarafından da talep edilen uygulama konusunda bu kafalar karışık.

Neden de daraltılmış bölge uygulamasıyla, 1980’li yılları anımsatacak şekilde çevre barajının doğal yoldan getirilecek olması.

Çünkü her 5 milletvekiline bir bölge düştüğünde baraj doğal olarak %20’ye çıkacak.

D’hondt Sistemi adı verilen mevcut uygulamada bir bölgeden alınan oylar bire, ikiye, üçe diye sıralı olarak bölünür ve seçim çevresinin çıkaracağı milletvekili sayısına ulaşılıncaya kadar işleme devam edilir.

Bu sıralamaya göre partilerin oylarına göre milletvekili dağıtılır.

Nispi Temsil adı da verilen uygulama ile zaten avantaj elde eden yüksek oy almış partilere, daraltılmış bölge uygulaması ikinci bir avantaj sağlayacak.

Çünkü her bir bölgedeki milletvekili sayısı 5 ile sınırlı olduğu için yüksek oy alan hepsini elde etme olanağına kavuşacak.

Örneğin İstanbul birinci bölgede 35 milletvekili var ve her %2,8 oya bir vekil düşüyor.

Esnek daraltılmış bölge sistemi uygulansaydı, her seçim çevresine 5 milletvekili düşeceği için oran %20’ye çıkacaktı.

Benzer durum 28 milletvekili bulunan 2. bölge için de söz konusu, bugün %3,57 oya karşılık bir vekil düşerken, daraltılmış bölge olsaydı yine her %20’ye bir vekil düşecekti.

HDP ENDİŞESİ

MHP ve İYİ Parti’deki kaygı bunun Güneydoğu ve Doğu’da HDP’nin işine yarayacağı noktasında.

Nitekim 1983 sonrası getirilen çevre barajı uygulamasıyla ANAP o dönem büyük fayda sağlamıştı.

Baraj bir ilin veya çevrenin çıkardığı milletvekili sayısına bölünerek elde edildiği için 3 milletvekili çıkaran yerde %33 olarak uygulanıyordu.

Buna 1987’de kontenjan milletvekilliği eklendi…

ANAP 1987’de bir önceki seçime göre %8,83 oranında oy kaybetmesine karşın çevre barajı uygulaması sonucu milletvekili sayısını ciddi artırdı.

Uygulama 1995 Anayasa değişiklikleri ile sonlandı, çevre barajından vazgeçilip, tekli %10 ülke barajı uygulamasıyla yetinildi.

O günden bu yana da uygulamada değişiklik olmadı…