Kulis: AKP'liler iptal kararıyla riske girdiklerini düşünüyor

Kulis: AKP'liler iptal kararıyla riske girdiklerini düşünüyor

YSK'nın İstanbul seçimlerinin iptali ve yenilenmesi kararının ardından AKP içerisinde seçimin kazanılamayacağının konuşulduğu iddia edildi.

YSK'nın verdiği skandal İstanbul seçimlerinin iptali ve yenilenmesi kararının ardından AKP içerisinde seçimin kazanılamayacağının konuşulduğu iddia edildi.

Cumhuriyet'ten Emine Kaplan'ın haberine göre AKP kulislerinde, iptal edilen İstanbul seçimiyle ilgili şu değerlendirmeler yapılıyor:

- İyi bir çalışmayla seçim kazanılır: YSK’nin kararıyla İstanbul’u kazanmanın yolunun açıldığını düşünenler, iyi bir seçim çalışması ve algı yönetimi ile Binali Yıldırım’ın kazanacağı görüşünü dile getiriyor. İstanbul’da sandığa gitmeyen 1.7 milyon seçmenin büyük çoğunluğunun küskün ve kızgın AKP seçmeni olduğunu, bu seçmenlerin yarısının bile sandığa gitmesinin sağlanması, özellikle Kürt kökenli seçmenin tepkisini çekecek söylemin bir kenara bırakılması, daha kucaklayıcı bir seçim stratejisinin yürütülmesi, teşkilat ile Binali Yıldırım arasında uyumun sağlanması durumunda AKP’nin lehine bir durum yaratılabileceği görüşü dile getiriliyor. 

- İmamoğlu’nun oyu 5 puan arttı: Hem seçim öncesi hem de seçim sonrasında süreç kötü yönetildi. Sürecin bu kadar uzatılması, İmamoğlu’nun hakkının gasp edildiği algısına yol açtı. Bu da İmamoğlu’nun oyunu artırdı. ‘Şu an seçime gidilse İmamoğlu kazanır, Binali Yıldırım ile arasında en az 5 puan fark var’ diyen bazı AKP’liler, bundan sonraki sürecin yönetilme biçiminin bu farkı kapatıp Yıldırım’ı öne geçirebileceği gibi farkı daha da açabileceğini düşünüyor.

- ‘Mağdur algısı’ kırılmazsa zor: 23 Haziran’a kadar geçecek sürede ‘İmamoğlu mağdur’ algısının kırılması çok önemli. YSK’nin iptal kararının gerekçesi, AKP’nin bu konudaki iddiası çok iyi anlatılmalı. Eğer algı kırılamaz ve AKP kendini iyi anlatamazsa Yıldırım’ın işi zorlaşır. Bu süreçte partiye diğer parti seçmeninden oy gelme ihtimali oldukça zayıf. Sandığa gitmeyen AKP’li seçmen açısından da koşullarda bir değişiklik yok, tavırlarında değişiklik yapmaları da mümkün olmayabilir. Bu kapsamdaki seçmene ‘Mesajınızı verdiniz, biz de aldık. İkinci kez cezalandırmayın” söyleminin işe yaraması için seçmenin ikna edilmesi gerekiyor. Seçimin yenilenmesiyle risk alındı. 31 Mart’ın ardından 23 Haziran’da da seçimin kaybedilmesi, AKP açısından daha büyük bir yıkım olur.