Korkut Boratav: Fırat'ın doğusu-batısı söylemi AKP'nin bahanesi

Korkut Boratav: Fırat'ın doğusu-batısı söylemi AKP'nin bahanesi

Hükümetin Afrin operasyonuna gerekçe olarak sunduğu hazırlığı, bölgedeki güçlerin ‘sessiz’ desteğiyle yaptığını belirten Prof. Dr. Boratav, Afrin’in AKP’nin “yeni macerası” olarak niteledi. Boratav, ortada kirli bir süreç olduğunu belirterek “Orada yaşanan can kayıplarının faturasını kimse başkasına fatura edemez. Afrin’de (operasyonunda) hiç kimse temiz değil” dedi. 

Meryem Yıldırım / @meryem_yildrim

İktisatçı ve yazar Prof. Dr. Korkut Korkut Boratav ile AKP hükümetinin Afrin saldırısını konuştuk.

“Hükümetin yeni macerası” olarak nitelediği Afrin saldırısında, aktörlerin rollerine dikkat çeken Prof. Dr. Boratav’ın sözlerinde öne çıkan vurgu, operasyonun pazarlıklar sonucu sessiz bir işbirliği ile yapıldığı yönünde.

AKP hükümetinin Afrin saldırısına başlamadan önce, operasyonun ‘bahanesini’ oluşturma hazırlığına girdiğini vurgulayan hocaların hocası Boratav, bölgesel güçlerin de iktidarı ‘sessiz’ şekilde desteklediğini ifade etti. 

Afrin operasyonundaki can kayıplarına dikkat çeken Boratav, söz konusu kayıpların faturasının da kimseye yüklenemeyeceğini belirtti.

‘AKP’NİN YENİ ASKERİ MACERASI: AFRİN’

Prof. Dr. Boratav’ın, saldırıya ilişkin ilk sözü “Baştan beri Suriye’de cihatçıların beslenmesine katkı yapan hükümet, şu anda kendine göre yeni bir askeri maceraya girdi” şeklinde oldu.

AKP’nin saldırıda, bölgedeki güçlerin desteğini aldığını vurgulayan Boratav, “Çevrenin sessiz desteğini aldı. ABD “orası bizim alanımız değil” dedi, Rusya “İdlib üzerinden çekilirsen, burada sesimi çıkarmam” dedi” ifadelerini kullandı.

‘RUSYA, TÜRKİYE VE İRAN ARASINDAKİ PAZARLIK SONUCU PYD AFRİN’DE YALNIZ BIRAKILDI’

“PYD grubu ise zaten Suriye’de Fırat nehri çehresinde ABD’lilerin yönetiminde askerlik işlevini üstlenmiş durumda. Yani uluslararası dev güçlerin şu veya bu şekilde kurbanı olarak sürülmüş sahaya. Biz de orada rolümüzü almışız” şeklinde konuşan Boratav, şöyle devam ettirdi sözlerini: 

“ABD’lilerin Suriye’yi bölme programının aracı haline gelen PYD grubu, Afrin’de yalnız bırakıldı. Bunun da Rusya, İran ve Türkiye arasında örtülü bir pazarlık sonucu olduğu anlaşılıyor. ‘İdlib’i bırak Suriye devletine, biz seni burada şimdilik serbest bırakacağız’ dendi.”

‘PETROL SAHALARINDAN ÇEKİLMEK İSTEMEDİLER’

“Türkiye’nin operasyona başlamasından kısa bir süre önce Rusya ve muhtemelen Suriye hükümeti, Afrin’deki ve genel olarak PYD’lilere ‘Sınır güvenliğini Suriye hükümetine bırakın ve Rakka etrafındaki petrol bölgelerinden de çekilin’ dedi. PYD bunu kabul etmedi. Sınırı devretmek istemedi. Öbür tarafa da ABD’lilerin böyle bir anlaşmaya izin vermeyeceğini söylediklerini duydum.”

‘GECİKMİŞ BİR ÇAĞRI’

Afrin Demokratik Özyönetimi'nden Suriye hükümetine yapılan ‘Afrin'in Suriye'nin bir parçası olduğu ve AKP’nin saldırılarına karşı bölgenin korunmasının talep edildiği’ şeklindeki çağrıyı sorduğumuz Boratav, ‘geç kaldılar’ yorumunda bulundu.
Söz konusu çağrının gecikmiş bir çağrı olduğunu belirten Boratav, “Daha önceden yapsalardı, netice alırlardı” dedi.

‘AFRİN OPERASYONUNDAKİ AKTÖRLERİN HİÇBİRİ TEMİZ DEĞİL’

“Afrin operasyonun içindeki aktörlerin hiçbiri temiz değil” diyen Prof. Dr. Boratav, yaşanan can kayıplarına dikkat çekerek şunları söyledi: “Afrin’de şu andaki insani kayıpları da kimse masumiyetle faturayı başkasına yükleyemez. Kirli bir şey bu.”

AKP’NİN FIRAT’IN DOĞUSU-BATISI BAHANESİ

Hükümetin “Fırat’ın batısı-doğusu” ayrımının bir ‘bahane’ olduğunun altını çizen Boratav, AKP’nin söz konusu müdahalelerdeki argümanını da ‘Fırat’ın doğusu/batısı’ politikasına dayandırdığını vurguladı. 

Fakat bu ayrımın hiçbir şey ifade etmediğini ve uluslararası mecralarda anlamsız olduğunu ifade eden Boratav, hükümetin hukukla değil, kargaşayla hareket ettiğini dile getirdi.

AKP’nin ‘bahanelerle’ iş yaptığını belirten Boratav, sözlerini şöyle tamamladı: “Bahane aramak isteyen hükümet, bu bahaneyi peşinen hazırladı. Fırat’ın batısı/doğusu ayrımını yaptı. Bu ayrımın uluslararası hukuk bakımından bir geçerliliği yok tabi ama burada zaten uluslararası hukuk işlemiyor. Burada tamamen kargaşa işliyor. Bahane arayan buluyor. Bu operasyonun bahaneleri çeşitli aktörlerin katkısıyla hazırlandı.”