Kırşehir E Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki mahkumların yakınları isyan etti: Bu çocuklardan ne isteniyor?

Kırşehir E Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki mahkumların yakınları isyan etti: Bu çocuklardan ne isteniyor?

Kırşehir E Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki siyasi mahkumlar gardiyanlar tarafından sistematik işkenceye maruz kalıyor

Mehmet Fırat Özgür- @zgr_frt

Kırşehir E Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan 14 siyasi mahkum, ayakta sayımı reddettiği için gardiyanların saldırılarına maruz kaldı. Yaklaşık 50 gardiyanın mahkumları darp ettikten sonra ters kelepçe ile hücreye koyduğu bildirildi. İleri Haber’e konuşan, mahkum yakınları cezaevine yeni gelen gardiyanlar tarafından sürekli tahrik edildiğini ve tahliye edilmelerinin engellenmeye çalışıldığını belirtti.

‘SALDIRILAR YENİ DEĞİL’

Mahkumlardan Cumali Yıldırım’ın ablası Hacer Yıldırım, siyasi mahkumlara yapılan saldırıların yeni olmadığını, yıllardır sürdüğünü belirtti. Yıldırım, mahkumların dosyalarının 4 ay önce kapandığını ancak koronavirüs bahanesi ile tahliyelerinin ertelendiğini de vurguladı. Mahkumların gardiyanlar tarafından sürekli tahrik edildiğini belirten Yıldırım, “Çocuklarımız sürekli gardiyanların saldırılarına maruz kalıyor. Bu çocukların 4 ay önce dosyaları kapandı ancak koronavirüs bahanesi ile tahliyelerini ertelediler. “Biz cezaevindeki yakınlarımızı gardiyanların tahriklerine gelmemeleri için uyardık. Onlar da dikkat edeceklerini söylediler. Ancak geçtiğimiz Perşembe günü 40-50 gardiyan, mahkumlara ayakta sayımı dayatıyorlar. Onlar da bunu reddedince 14 mahkuma saldırıyorlar. Mahkumların, göz, yanak ve baş kısımlarında darp izleri olduğu bilgisi geldi. Bunun dışında 8 mahkum, diğer 6 mahkumdan ayırılırak alt kattaki hücreye götürülüyor. Bir başka mahkum yakını ise bu 8 mahkumunu her gün hücrelerinden alınıp bahçede işkence gördükten sonra hücrelerine tekrar konduğunu söyledi” dedi.

19 MAYIS’TA AÇLIK GREVİNE BAŞLAYACAKLAR

Yıldırım, yapılan baskılara dayanamayan mahkumların cezaevinde açlık greve hazırlandığını belirterek,  “Görüşme imkanımız zaten yok. Mahkum yakınlarından biri oğluyla ilgili haberleri aldıktan sonra kriz geçirdi ve hastaneye kaldırıldı. Benim annem de kardeşimin haberini alınca bayıldı. Çocuklar bize ilettikleri haberde cezaevi komisyonu olaya ilişkin bir karar almazsa 19 Mayıs’ta açlık grevine başlayacaklarını bildirdiler” şeklinde konuştu.

‘ÇOCUKLARIMIZ TERÖR SUÇLAMASIYLA TOPLUMDAN DIŞLANMAYA ÇALIŞILIYOR’

Mahkum Çetin Yıldız’ın ağabeyi Abdullah Yıldız da işkence ve saldırıların yeni olmadığını ancak son süreçte arttığını belirterek,” Şu an cezaevindeki yakınlarımızın sağlık durumlarına ilişkin hiçbir bilgiye sahip değiliz. Koronavirüs sürecinde sağlıksız koşullar altında tutuluyor ve bunun üstüne darp ve işkenceye maruz kalıyorlar” diye konuştu.

Yaşanan işkence ve darpla ilgili kamuoyunda bir tepki oluşmadığı takdirde mahkumların son çarelerinin açlık grevi olduğunu belirten Yıldız, “Cezaevindeki 14 mahkum genç de çok başarılı çocuklar ve terör suçlamalarıyla kriminalize edilerek toplumdan dışlamaya çalışıyorlar” ifadelerini kullandı.

‘VALİLİK İZİNLİ YÜRÜYÜŞ SUÇ SAYILDI’

Cezaevindeki Mazlum Dönder’in annesi Şükran Dönder, çocuklarının asılsız suçlamalarda bulunduklarını, mahkumlara ve yakınlarına yönelik baskıların mahkeme sürecinde de sürdüğünü vurguladı. Mahkumların ailelerinin mahkeme sürecini takip etmesine dahi izin verilmediğini belirten Dönder, “Adliyenin bahçesinde dahi oturmamıza izin vermiyorlar. Kaldırımda oturup beklediğimizde polis gelip kaldırımları işgal ediyorsunuz deyip bizi kaldırmaya çalışıyor. Bizim çocuklarımız ne yapmış?” diyerek tepki gösterdi. Dönder, karar mahkemesinde hakim ve savcının dinlemeden, mahkumların yüzlerine bile bakmadan  saatlerce telefonuyla uğraştığına değinerek, “Çocukların üzerine bir kesici alet dahi bulunmadı. Mazlum’un  dosyasında yer alan suçlamalar Seyda Perinçek dinlemek ve valilik tarafından izin verilmiş Roboski Yürüyüşü’ne katılmak. Delil olarak gösterilen fotoğrafta polisler de var. Bu nasıl suç?” dedi.

AYAKTA SAYIM DAYATMASI ÜZERİNDEN SALDIRI

Tutuklandıkları günden beri gardiyanların mahkumlar üzerinde çok fazla baskı kurduğunu belirten Dönder, “Karar mahkemesinin ardından bütün çocuklarımız darp edildi ve sebepsiz yere 15 gün hücre cezası aldılar. Mahkeme sürecinde çocuklarımızı göremediğimiz için bir süre daha Kırşehirde bekledik. Görüşmek için cezaevine gittiğimde oğlum yürüyemiyordu. Başta anlatmak istemedi. Sonra ısrar ettiğimizde, soğuk havada bahçede sayım alınmasını istemediklerini söylediklerinde gardiyanların coplarla kendilerine saldırdıklarını söyledi. Ciddi şekilde darp edilenlerin yaralananların revire ya da hastaneye gitmesine de izin vermediler” diye konuştu.

‘ÇOCUKLARIMIZA YAZIK OLACAK’

Mahkumların daha önce cezaevi yönetimine ayakta sayım vermeyeceklerine dair dilekçe hazırladıklarını söyleyen Dönder, son olarak şunları söyledi:  En son geçen hafta Perşembe günü ayakta sayım için gardiyanlar yine gelmiş. Çocuklar yine de cezaevi yönetiminin tahriklerine gelmemek için kalkıp sayım yapmışlar. Ancak bu kez de sıraya girmelerini, seslerinin yükselterek saymalarını söylemişler. Daha sonra sesiniz az çıktı tekrar sayın diyerek daha fazla tahrik etmişler. En son gardiyanın biri çocuklarımızdan birinin yüzüne yumruk atınca arbede yaşanmış. Daha sonra 40-50 gardiyan coplarla çocuklarımızın üzerine saldırmışlar. Daha sonra gardiyanlar, çocuklarımızı söylemedikleri yapmadıkları şeylerle suçlayıp şikayette bulunmuşlar. Ellerinden hiçbir şey gelmiyor artık tek çareleri açlık grevi. O çocuklara yazık olacak. Kanıt yok. Suç yok. Hiçbir şey yok. Bu çocuklardan ne isteniyor?