Kılıçdaroğlu: Erdoğan demokrasiyi katlediyor

Kılıçdaroğlu: Erdoğan demokrasiyi katlediyor

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu FOX TV'de İsmail Küçükkaya'nın Çalar Saat programında gündemi değerlendirdi. Kılıçdaroğlu "Şimdiden nasıl bilecek mahkeme kararını, çünkü talimat verecek. Sana cumhurbaşkanı olma kapısını kim açtı? Biz açtık. Sana açtığımız kapıdan yürüyüp demokrasiyi geliştireceğine, katlediyorsun" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu FOX TV'de İsmail Küçükkaya'nın Çalar Saat programında, Erdoğan'ın sarf ettiği "Yargının vereceği karar bu işin önünü kesebilir" ifadelerine, "Sana bu yetkiyi kim verdi? Efendim yargı bilmem ne olursa. Nasıl mahkeme bilecek o işi, talimat verecek" sözleriyle tepki gösterdi.

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:

-HDP ile bir ittifakımız yok . Ama HDP'ye oy verenlerin büyük bir kısmı ekrem beye oy verecekler. İnşallah verirler. Akp tabanından da ciddi bir oy gelecek biz bunu gözlemliyoruz. Ekrem beyin alacağı oylar artacak 23 haziranda. 23 haziran seçimleri haksızlığa uğramış kişninin hakkını aldığı seçim olacak.

-Özellikle muhafazakar kesim biz Ekrem beye oy vereceğiz diyor.

-YSK siyasi baskıya direnemedi. 7 üyesi siyasi otoriteden aldığı otoritieyi yaptı. Bulundukları konum nedeniyle çocuklarının yüzüne bakamayacaklardır. Bu kadar ağır bizim demokrasimize vurulan bir darbedir bu. İptal edecekseniz tamamını ya da baştan iptal edin.

-Size 4 pusula veriliyor. aynı zarfın içine koyup sandığa atıyorsunuz. Görevliler aynı görevliler. Sandıkta diyorlar ki aynı zarftan çıkan 3 pusula doğrudur biri yanlıştır. Kimsenin aklı almıyor. Ama YSK bunu iptal etti. Bizim adalet sistemimize vurulan en büyük darbedir bu. Dolayısıyla yeniden seçime gideceğiz. Kimin oyu iptal edildi? Vatandaşın oyu. Şunu bekliyorlardı. CHP sokağa çıkacak.

-Sana bu yetkiyi kim verdi? Efendim yargı bilmem ne olursa. Nasıl mahkeme bilecek o işi, talimat verecek. Bir şekilde hapse atılacak. Akıl var mantık var sen bir ülkeyi yönetiyorsun, sana bu insanlar oy vermiş. Sana cumhurbaşkanı olma kapısını kim açtı? Biz açtık. Sana açtığımız kapıdan yürüyüp demokrasiyi geliştireceğine, katlediyorsun.

-Valinin yaptığı bir tuzak, kumpastır. Karadeniz’de yapılan o güzel buluşmaya gölge düşürmek için.

-O otele gidenlerin görüntülerinin yarın servis edilmeyeceğini kim garanti edebilir?

-Ekrem Bey’in sinirlerini bozmaya yönelik olarak sık sık çok kaba ifadeler kullanıldı. Ekrem Bey bunların hepsine alıştı bu tür kışkırtıcı söylemleri yok sayıyor. O da tutturdu, güzel, herkesi kucaklayan bir dil. Ekrem Bey bütün söylemleriyle bütün insanlara dokundu.

-Siz seçime giriyorsunuz bir arkadaşımız İmamoğlu kendi partisinin imkânlarıyla gidiyor, öbürü devletin imkânlarıyla. Hem dinden imandan adaletten bahsedeceksiniz sonra devletin imkânlarını kullanacaksınız, sonra biz yarışa gidiyoruz diyeceksiniz. Bu yapı aynı zamanda kibirli bir atmosferi ortaya çıkarıyor. Halkı küçümseyen anlayışı besliyor. O yüzden vatandaş artık yeter diyor.

-Bir ülke silah fabrikasını yabancılara satamaz. Ülkücüler bu insanlara oy verir mi bunları gerçeği görüyor. Ülkücü kardeşim de bunu soracak. Görüşlerimiz ayrı olabilir ama vatan konusunda ortak payda oluşturmamız gerekiyor.

-İmamoğlu'nun bahsettiği rapor yayınlanmış bir rapor. İBB’ye adaysınız, siz o raporu okumadım diyorsunuz. O zaman neden aday oldunuz ki? TBMM adına bir kuruluş bir rapor yazıyorsa ve siz o söz konusu kente adaysanız okumanız lazım. Bu rapor gündeme geldikten sonra Sayıştay açıklama yaptı. Sayıştay böyle bir açıklama yapamaz, yapmamalı. Kendi tarihine gölge düşürüyor. Sayıştay açıklama yapıyor; kamu zararı yoktur ve buna benzer. Sayıştay’ın yapacağı tek şey var, "ben raporumu yazdım, siteye koydum." Baskı kuruluyor. Sayıştay’a da baskı kurdular onlar da açıklama yaptılar.

-Bir arkadaşımız, İmamoğlu kendi partisinin imkânlarıyla gidiyor, öbürü devletin imkânlarıyla. Hem dinden imandan adaletten bahsedeceksiniz sonra devletin imkânlarını kullanacaksınız, sonra biz yarışa gidiyoruz diyeceksiniz.Bu yapı aynı zamanda kibirli bir atmosferi ortaya çıkarıyor. Halkı küçümseyen anlayışı besliyor. O yüzden vatandaş artık yeter diyor.