Kanal İstanbul'a devlet garantisi verildi
Bugün yayımlanan Resmi Gazete'de, Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun'a geçici madde eklenerek Kanal İstanbul Projesi'ne devlet garantisi verildi.
21-03-2021 08:49

Bugün yayımlanan Resmi Gazete'de Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun'a geçici madde eklenerek Kanal İstanbul Projesi'ne devlet garantisi verildi.
Kanuna eklenen geçici maddede, "15/3/2020 tarihinden sonra ihalesi yapılmış ancak bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte henüz uygulama sözleşmesi imzalanmamış, yurt dışından finanse edilmesi planlanan yap-işlet-devret projeleri kapsamında, 11/A maddesi uyarınca Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına bağlı özel bütçeli kamu idareleri tarafından imzalanacak borç üstlenim anlaşmalarına, ilgili idarenin borç üstlenim anlaşmasından kaynaklanan yükümlülüklerinin yerine getirilmesini sağlayacak şekilde, 4749 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi ile 8/A maddesi hükümlerine tabi olmaksızın, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı da taraf olabilir” ifadeleri yer aldı.
TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Cevahir Efe Çelik, kararı Twitter hesabından duyurdu. Çelik, "Bugün yayınlanan Resmi Gazete ile Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanuna geçici madde eklenerek Kanal İstanbul'a devlet garantisi verilmiş oldu" ifadelerini kullandı.
İLGİLİ HABERLER
Uşak'ta iki katlı bina çöktü
Yanındaki inşaatın temel kazma çalışmaları sırasında hasar gören iki katlı bina boşaltıldıktan sonra çöktü.
20-04-2021 08:37

Uşak'ın İslice Mahallesi'nde hafta sonu bir inşaatın temel kazma çalışmaları sırasında yanındaki iki katlı bina hasar gördü. Alt katında perdeci dükkanı bulunan, üst katında ise boş daire olan bina dün belediye ekiplerince kapatıldı. Bina, bu gece saatlerinde ise çöktü.
Yıkılan binada perdeci dükkanı bulunan Ramazan Ayan, gazetecilere yaptığı açıklamada, temel kazma çalışmalarının yapıldığı alana yeni bir bina yapılacağını aktardı.
"Cumartesi pazar temelini kazmışlar. Biraz fazla kazılmış, bizim binanın dibine girilmiş sanırım Destekleme çalışması da yapılmadı, geç kaldı'' diyen Ayan, ''Belediye ekipleri geldi ve boşaltmamız gerektiğini söylediler. İnşaatın müteahhitleri çok büyük bir problem olmayacağını, birkaç gün içinde çözeceklerini söyledi. Maalesef durumum bu vaziyette. İçeride 200-250 bin liralık malımız vardı. Hepsi heder oldu" ifadelerini kullandı.
Öte yandan, temel kazma çalışmalarının yapıldığı alanın mülk sahibi H.O. ile müteahhit S.O, polis ekiplerince gözaltına alındı.
Çevre düşmanı firma sokağa çıkma kısıtlamasını fırsat bildi, halk engelledi: 'AKP burayı 'kötülükleri hak eden bir bölge' olarak görüyor'
Alaplı'da cüruf tesisi için sokağa çıkma kısıtlamasını fırsat bilen firma, yasaklı saatlerde alana gelerek gölü boşaltmak istedi. Çevre halkının müdahalesiyle işlem engellendi. Çevreye yönelik saldırılarla boğuşulan bölgede halkın tepkisi ise büyüyor...
18-04-2021 18:16

Tugay Candan - @TugayCandann
Mail: tugaycandan@ilerihaber.org
Zonguldak Alaplı’da cüruf tesisi yapmak isteyen Alaplı Geri Kazanım Şirketi, yasal süreci beklemeden sokağa çıkma yasağı saatlerinde alandaki gölü boşaltmaya kalktı. Çevre gönüllüleri ve halkın müdahalesiyle işlem durdurulurken, Kdz. Ereğli Çevre Platformu gönüllüsü Çetin Yılmaz, “Dünyanın ne kadar kirli işi varsa bize reva görülüyor. Zonguldak ve ilçeleri AKP tarafından bütün kötülükleri hak eden bir bölge olarak görülüyor” dedi.
Çevre sorunlarının en yoğun olduğu illerden biri olan Zonguldak’ta yeni çevre düşmanı projeler, yöre halkının itirazlarına rağmen hayata geçirilmeye devam ediyor. Alaplı’nın Osmanlı köyü yakınlarda yaklaşık 10 yıl önce terk edilen bir taş ocağında açılan çukura zamanla su doldu. Göl haline gelen ve yaklaşık 4 bin metrekarelik alana sahip olan çukur, su ürünleri üretim sahası haline geldi.
Alaplı Geri Kazanım A.Ş. bu alanda 49 tür atığın ayrıştırılması için geri dönüşüm ve cürüf tesisi başvurusu yaptı. Başvuruyu değerlendiren İl Genel Meclisi, alanda imar değişikliği yaparak Tehlikesiz Atık Geri Kazanım Tesisi için verdi. Şirket de gölün “aslında bir su birikintisi olduğunu” öne sürerek, “Çevre Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir” raporu aldı.
SOKAĞA ÇIKMA KISITLAMASINI FIRSAT BİLDİLER
Kararın ardından Alaplı halkı ve çevre gönüllüleri Zonguldak İdare Mahkemesi’ne “ÇED gerekli değildir” raporunun iptali için dava açtı. Hukuki süreç devam ederken, gölün suyunu boşaltmak isteyen Alaplı Geri Kazanım Şirketi önceki akşam sokağa çıkma kısıtlaması saatlerinde bölgeye getirilen iş makineleriyle çevresindeki doğal duvarı yıktı. Bölge halkının haber alması üzerine, yapılan işlemin hukuksuz olduğu bildirilerek yetkili makamlarca işlemin derhal durdurulması istendi.
Bunun üzerine Alaplı Kaymakamlığı’nın emriyle işlem durduruldu.
‘AKP, DÜNYANIN NE KADAR KİRLİ İŞİ VARSA BİZE REVA GÖRÜYOR’
Süreci ve yaşananları değerlendiren Kdz. Ereğli Çevre Platformu gönüllüsü Çetin Yılmaz, “Dünyanın ne kadar kirli işi varsa bize reva görülüyor. Zonguldak ve ilçeleri AKP tarafından bütün kötülükleri hak eden bir bölge olarak görülüyor. 7 adet termik santral bacası var, Erdemir var, 7 termik santral bacası var. Yılda 20 milyon ton ithal kömürün tozunu, pisliğini, külünü biz soluyoruz” dedi.
‘YANDAŞLARA İZİN VERİLİYOR’
Gemi söküm tesisleri gibi kanser yapıcı tesislerin sürekli gündeme getirildiğini vurgulayan Yılmaz, Cüruf ve 49 çeşit atık geri kazanım tesisleri ile ilgili iktidarın yandaşlarına ‘ÇED'e gerek yoktur’ izni veriliyor. Bu benzeri tesislerin arıtma altyapısı olan bölgelerde yapılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
‘YASAL SÜREÇ DEVAM EDİYOR’
Yılmaz, tesislerin yapılacağı alanın doğal tabiat alanı ve su ürünleri ıslah alanı olduğunu belirtirken, alanın yerleşim yerlerine de yakın olmasındaki tehlikeye dikkat çekti. “Bölgede köylülerin su ihtiyacını karşılayan yer altı su kaynakları var” diyen Yılmaz, gölün Ereğli ve Alaplı taraflarına iki tesis yapıldığını, her ikisiyle ilgili de yargı sürecinin devam ettiğini, köylülerin bu projelere ciddi tepkili olduğunu sözlerine ekledi.
Ordu'da siyanürlü doğa katliamı: 'Gün gelecek bunu hesabını vereceksiniz!'
CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, Ordu’nun Fatsa ilçesinde yaşanan talanı ve doğa katliamını yerinde anlattı.
13-04-2021 14:12

İleri Haber
Ordu’nun Fatsa ilçesindeki siyanürlü maden çalışmalarının yapıldığı alanda inceleme yapan CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, “Usule aykırı işlem yapan, hangisi olursa olsun, en alttan en üste, kadar bütün yetkili makamlar bunun bedelini ödeyecek. Günü gelecek burada katlettiğiniz canlıların da bu ağaçların da hesabını vereceksiniz” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, Ordu’nun Fatsa ilçesinde yaşanan talanı ve doğa katliamını yerinde anlattı. Maden çalışmasının yapıldığı bölgede bir tarafta fındık bahçesi olduğunu ve fındık bahçesinin hemen alt tarafında ise “siyanür bahçesi” olduğuna vurgu yapan Milletvekili Adıgüzel, bölgedeki Yukarıtepe köyü ile maden alanının komşu olduğunu belirtti. Alanın çevresinde kesilen ağaçları da gösteren Adıgüzel, Fatsa’yı bu hale getiren herkesin bir gün hesap vereceğinin mesajını verdi.
‘İNSANLARI EVE KAPATTILAR, BU ORMAN KATİLLERİ GELDİ KESİM YAPTI’
Bölgede akan derelerin çok yüksek zararlı metal değerleri barındırdığını ve her gün ölmüş kuş bulduklarını da belirten CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, “Bu maden alanından akan sularda ağır metaller var. Alüminyum bin kat kurşun, kadmiyum 100 kat, bakır 80 kat tespit edildi. Ve bu su Elekçi Irmak’ına boşalıyor. Elekçi Irmak’ı da Çöteli köyüne. Yukarıtepe’ye, aşağıda Fatsa’da Dolunay’a, Evkaf’a evlere veriliyor. Şu anda yapılan işletme, yapılan iş tamamen kaçak. Fatsa’daki altın madeni tamamen kaçak bir işletmedir. Geçtiğimiz günlerde, hem de sokağa çıkma yasağının olduğu günlerde, insanları eve kapattılar, bu orman katilleri geldi kesim yaptı. Şimdi bu ağacı bir vatandaş kesse ağır cezalarda yargılanır ama Orman İşletme kendi kesince yargılanmayacağını mu düşünüyor. Bakın burada uyarıyorum. Usule aykırı işlem yapan, hangisi olursa olsun, en alttan en üste, kadar bütün yetkili makamlar bunun bedelini ödeyecek. Günü gelecek burada katlettiğiniz canlıların da bu ağaçların da hesabını vereceksiniz” dedi.
‘BÜTÜN VATAN HAİNLERİNE RAĞMEN BU VATANI SATMAYACAKLAR’
Çalışma yapan Kanadalı ve İngilterelilere bölge halkının izin vermeyeceğini bildiren Milletvekili Adıgüzel, “Bölgede yaşayan Karatavuk Kuşları var. Her gün bir yerde bir tanesin, ölü görüyoruz. Bölgede tüm Karadeniz’de çok yaygın olan Eğrelti Otları var. Çünkü çok arsız bir bitkidir. Fakat burada Eğrelti Otu yetişmiyor. Çünkü neden? Burada Eğrelti Otu’ndan daha arsızlar var. O kadar arsızlar ki buranın idarecileri, yetkilileri benim vatandaşımı arayıp, ‘Toprağını bize sat, alanını bize kat. Eğer bunu yapmazsan zorla alırım’ diyebilecek kadar ahlaksız bunları. Kanada’dan, İngiltere’den gelerek benim vatandaşımı tehdit edecek kadar ahlaksız bunlar. Alan açmak için orman yakacak kadar ahlaksız bunlar. Zaten memlekette satan satana. Siyasetçisi fındık emekçisini satıyor, belediyedeki rant şebekesi halkı satıyor. Taş ocağı antik kentin altını oyuyor, tarihini satıyor. Orman İşletme ağacını satıyor ama Cevat Amca da Yukarıtepe köylüleri de vatanını satmayacak. Bütün vatan hainlerine rağmen bu vatanı satmayacaklar” ifadelerini kullandı.
‘ORDU’NUN EKMEĞİNİ YİYEN HERKESİ, YUKARITEPE’YE ÇAĞIRIYORUM’
Bölgede 11 yaşındaki çocuğun Lenf Kanseri nedeniyle öldüğünü; Fatsa, Ünye fındığının alıcılar tarafından artık alınmadığına da dikkat çeken Adıgüzel, “Ordu’nun temsilcisiyim diyen herkesi Yukarıbahçeler’e çağırıyorum. Yukarıtepe’ye çağırıyorum. Gelin burada vatandaşınıza sahip çıkın” şeklinde konuştu.
Meteoroloji'den sağanak yağmur ve kar uyarısı
İç kesimlerde buzlanma ve don olayı beklendiğini duyuran MGM, yurttaşları zirai don tehlikesine karşı uyardı.
12-04-2021 09:06

Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM), Batı ve Doğu Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri ile Kocaeli, Sakarya, Bilecik, Kütahya, Afyon, Hatay, Osmaniye, Maraş, Eskişehir, Çankırı, Aksaray, Niğde, Kayseri ve Sivas ile Ankara'nın kuzeybatı ilçelerinin yağışlı geçeceğini tahmin ediliyor.
MGM'nin son değerlendirmelerine göre yağışların; genellikle yağmur ve sağanak, Doğu bölgelerde yer yer gök gürültülü sağanak, iç ve yüksek kesimlerdeki yağış alan yerlerde karla karışık yağmur ve yer yer kar şeklinde olması bekleniyor. Sabah saatlerinde iç kesimlerde buzlanma ve don olayı bekleniyor.
Hava sıcaklıklarının batı bölgelerde mevsim normallerinin 2-4, iç bölgelerde 6-8 derece altında, Doğu bölgelerde mevsim normalleri civarında seyretmesi bekleniyor. Rüzgarın Türkiye'nin batı kesimlerinde kuzey yönlerden, doğu bölgelerde güney yönlerden hafif ara sıra orta kuvvette esmesi bekleniyor.
MGM, Marmara, Ege ve Batı Akdeniz'in iç kesimleri, İç Anadolu ile Batı ve Orta Karadeniz'in iç kesimlerinde zirai don tehlikesine karşı uyardı.
Ankara'da çökme riski nedeniyle 21 bina boşaltıldı
Çankaya'da bir inşaat çalışması sırasında başka bir binanın temelinde boşluk oluştu, 21 bina çökme tehlikesi nedeniyle boşaltıldı.
10-04-2021 09:16

Ankara'nın Çankaya ilçesindeki Mektep Sokak’ta, yapımına başlanan inşaat çalışması sırasında temel kazısının bitişiğinde bulunan Altay Sokak’taki 8 katlı Bahar Apartmanı’nın temelinde kayma meydana geldi. Binanın temelinde boşluk oluşmasıyla çökme tehlikesi ortaya çıktı.
İhbar üzerine polis, itfaiye, AFAD, UMKE ve belediye ekipleri bölgeye sevk edildi. Çökme tehlikesiyle karşı karşıya kalan Açelya Apartmanı ile beraber toplam 21 bina tahliye edildi.
Mahalle sakinlerinden Arif Demir, büyük iş makineleriyle hafriyat alınması sonucu, Bahar Apartmanı’nın temelinde kayma olduğunu ve binanın uçuruma doğru kaymaya başladığını söyledi. Tahliye edilen binalardan birinde yaşayan Rıza Odabaşı ise "Binanın temelinde alttaki inşaat nedeniyle kazı yapıldı. Bir arkadaşım bize binanın bulunduğu sokakta asfaltta açılma olduğunu söyledi" ifadelerini kullandı. Öte yandan, kayma olan bina sakinleri, inşaat çalışması başladığında müteahhit ile görüştüklerini, müteahhidin, ’Kendi arsam istediğim gibi kazımı yaparım’ ifadesini kullandığını iddia etti.
Mektep Sokak'taki inşaatın müteahhidi ile kepçe operatörünün gözaltına alındığı öğrenildi. (DHA)
Bakanlık, doğasıyla ünlü Doğanyurt köyüne kalker ocağı yapılmasını onayladı
Doğanyurtlular Derneği, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın kararını yargıya taşıdı ve “ÇED gerekli değildir” kararının iptal edilmesini istedi.
10-04-2021 08:49

Ankara'nın Beypazarı ilçesindeki doğasıyla ünlü ve hayvancılıkla geçinen Doğanyurt köyünde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, mera alanına kalker ocağı yapılması projesine onay verdi. Proje kapsamında patlayıcı ve dinamit kullanılması planlanıyor. Süreci yargıya taşıyan bölge sakinleri “Taşocağı istemiyoruz” diyerek projenin onaylanmasına tepki gösterdi.
Yusuf Ağa Madencilik şirketi tarafından Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne “Beypazarı, Doğanyurt Mahallesi’ne Kalker Ocağı ve Kırma Eleme Tesisi” projesi için geçen yıllarda başvuru yapıldı. Proje tanıtım dosyasında söz konusu alanın Doğanyurt köyüne 650 metre uzaklıkta olduğu görülüyor.
Ayrıca dosyada üretim sırasında dinamit ve patlayıcı kullanılacağı da belirtiliyor. Müdürlük 4 Mayıs 2020 tarihinde projeye “Çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) gerekli oeğildir” kararı verdi. Doğanyurtlular Derneği kararı yargıya taşıdı ve “ÇED gerekli değildir” kararının iptal edilmesini istedi. Yargı sürecine birçok çevre ve meslek örgütü de müdahil oldu.
'HAYVANCILIĞIN, ARICILIĞIN BİTMESİNİ İSTEMİYORUZ'
Cumhuriyet'ten Hazal Ocak'ın haberine göre, bölge sakinleri hayvancılıkla geçindiklerini belirterek “Çok sayıda su kaynağı var köyde. Suyumuz çok doğal. Hiçbir arıtmaya gerek duymuyoruz. Bin dönüm alanda kireç ocağı planlanıyor. Bu geleneksel yaşamımız bozulmak isteniyor. Suyumuzun, toprağımızın kirlenmesini istemiyoruz. Hayvancılığımızın, arıcılığımızın bitmesini istemiyoruz. Taşocağını istemiyoruz. Burası torunlarımıza kalsın istiyoruz” dedi.
'OLDUKÇA ÇEŞİTLİ BİTKİ VE HAYVAN VARLIĞINA SAHİP'
Öte yandan Ekoloji Kolektifi, “Beypazarı-Doğanyurt Mera Alanı Üstüne Kurulması Planlanan Kalker Ocağı İçin Ekolojik ve Mekânsal Bir Değerlendirme Raporu” adlı bir çalışma yaptı. Ceren Gamze Yaşar’ın kaleme aldığı çalışma kapsamında, planlanan kalker ocağının çevreye, yaban hayatına, bölge halkına, tarihi, kültürel ve doğal mirasa, tarımsal üretime ve hayvancılığa ve yörenin ekonomisine etkileri bilimsel yöntemlerle mekânsal, coğrafi ve istatistiki olarak araştırıldı. Çalışmada, Doğanyurt yerleşimi yakın çevresinin Batı Karadeniz ile İç Anadolu Bölgesi arasında geçiş niteliği taşıdığı belirtilerek “Oldukça çeşitli bitki ve hayvan varlığına sahip, değişken peyzajlı ve değişken iklimli kırsal ve doğal nitelikli bir alandır’’ denildi.
'TİFTİK KEÇİSİNİN YAŞAMA ALANI'
Bölgenin yaban hayatının Türkiye ortalamasının üstünde bir çeşitliliğe sahip olduğu vurgulanan çalışmada “4-5 kilometre yakındaki Yaban Hayatı Koruma ve Geliştirme Alanı da bu çeşitliliği beslemektedir. Yine aynı bölgede taşlaşmış (petrifiye) fosil ağaç kalıntılarına rastlanmaktadır. Ayrıca bölge Ankara’nın yüzü tiftik keçisinin yaşama alanlarından olup bölgede hem tarım hem hayvancılık yapılmaktadır ve ürün deseni oldukça renklidir. Tüm bu doğal değerler ve diğer konular raporda kamuya açık veriler üzerinden, haritalanarak değerlendirilmiş ve bu değerlendirmeler sonucunda önerilen kalker ocağının bölgeye vereceği zarar ortaya konulmuştur” denildi.
‘YABAN HAYATIYLA İÇ İÇE’
Çalışmada Yaban Hayatı Koruma ve Geliştirme Alanı’nın bölgeye çok yakın olduğu kaydedilerek şu ifadeler kullanıldı:
“Çoğalan yaban hayvanları, artan popülasyonları ile tüm bu bölgeyi yaşama alanı olarak kullanmakta. Yöre halkının belirttiğine göre Karaca türünün son on yıldır bölgede gözlemleniyor olması bu nedenledir.
Alanın yaban hayatı koruma ve geliştirme alanı için bir destek alanı gibi işlev görmekte olduğu söylenebilir. Yöre halkı ve yöreye gidenler tarafından ruhsat alanı yakınlarında çekilmiş olan fotoğraflar bölgedeki yaban hayatındaki çeşitliliğini kanıtlar niteliktedir.
Özellikle geyik nüfusu yönünden bu bölge Beypazarı-Nallıhan alanları içinde geyiklerin oldukça yoğun nüfus varlığı gösterdiği bir alandır. Geyikler zaman zaman yerleşimlere de inmektedir ve yaban hayatı ile kırsal nitelikli yerleşimler iç içedir.”