İstanbul Valiliği'nden sokağa çıkma yasağı açıklaması
İstanbul Valiliği'nden yapılan açıklamada "Hafta sonu sokağa çıkma kısıtlaması, Cuma saat 21.00 ile Cumartesi 05.00 arasında ve Cumartesi saat 21.00 ile Pazartesi 05.00 arasındadır" ifadelerine yer verildi.
02-03-2021 11:44

İstanbul Valiliği, sokağa çıkma kısıtlamasına ilişkin açıklama yayınladı.
Valiliğin Twitter hesabından yapılan açıklamada "Hafta sonu sokağa çıkma kısıtlaması, Cuma saat 21.00 ile Cumartesi 05.00 arasında ve Cumartesi saat 21.00 ile Pazartesi 05.00 arasındadır" denildi.
Açıklamada, "Cumartesi günleri saat 05.00 ile 21.00 arasında kısıtlama yoktur" ifadeleri kullanıldı.
🟠 Hafta sonu sokağa çıkma kısıtlaması,
— TC İstanbul Valiliği (@TC_istanbul) March 2, 2021
⏰Cuma saat 21.00 ile Cumartesi 05.00 arasında ve
⏰Cumartesi saat 21.00 ile Pazartesi 05.00 arasındadır.
✅Cumartesi günleri saat 05.00 ile 21.00 arasında kısıtlama yoktur.
📌Genelgenin ayrıntıları için:
👇🏻👇🏻https://t.co/RtDjFHVlQZ
Öte yandan valiliğin internet sitesinde yer alan açıklamada ise, "İçişleri Bakanlığı, Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Kabine Toplantısı sonrası yaptığı açıklamaların ardından Koronavirüs tedbirlerine ilişkin yeni bir genelge yayınladı. Genelge kapsamında iller risk durumlarına göre dörde ayrıldı. İstanbul’un yüksek risk grubundaki illerden olduğu kaydedildi" denildi.
Açıklamada genelgenin detaylarına yer verildi:
"Koronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında Kasım ayı sonundan itibaren uygulanmakta olan ilave tedbirlerle birlikte salgının seyrinde (vaka ve hasta sayılarında) ülke genelinde ciddi bir düşüş yaşanmış olmakla birlikte bazı illerimizde halen istenilen seviyelere kadar gelinemediği kamuoyunun malumudur.
Cumhurbaşkanlığı Kabinesinin önceki toplantısında, halihazırda uygulanmakta olan tedbir ve kuralların, belirlenen kriterlere göre salgının il bazlı seyri göz önünde bulundurularak 1 Mart sonrası süreçte kademeli olarak esnetilebileceği kararlaştırılmış ve vatandaşlarımıza duyurulmuştu.
1 Mart 2021 günü Sayın Cumhurbaşkanımız başkanlığında toplanan Kabine’de ise; yeni kontrollü normalleşme sürecine dair temel usul ve esaslar, Sağlık Bakanlığı ve Koronavirüs Bilim Kurulunun tavsiyeleri göz önünde bulundurularak belirlenmiştir.
Cumhurbaşkanlığı Kabinesinde alınan kararlar çerçevesinde;
1. Sağlık Bakanlığı ve Koronavirüs Bilim Kurulu tarafından tespit edilen kriterlere göre iller4 ayrı risk grubuna (düşük, orta, yüksek, çok yüksek) ayrılarak salgınla mücadeledeki tedbir seviyeleri risk gruplarına göre belirlenecektir.
2. Yeni bir karar alınıncaya kadar ise illerimizin risk grupları aşağıdaki şekilde belirlenmiştir;
Düşük Risk Grubunda Yer Alan İller; Ağrı, Batman, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Hakkari, Iğdır,Mardin, Muş, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak, Uşak, Van. (14 İl)
Orta Risk Grubunda Yer Alan İller; Adana, Afyonkarahisar, Ankara, Aydın, Bartın, Bayburt, Bursa, Çankırı, Çorum, Denizli, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Eskişehir, Gaziantep, Hatay, Isparta, Kahramanmaraş, Karabük, Kars, Kastamonu, Kırşehir, Malatya, Manisa, Nevşehir, Sivas, Tunceli, Yozgat. (28 İl)
Yüksek Risk Grubunda Yer Alan İller; Antalya, Ardahan, Artvin, Bilecik, Bolu, Çanakkale, Düzce, İstanbul, İzmir, Karaman, Kayseri, Kırıkkale, Kırklareli, Kilis, Kocaeli, Kütahya, Mersin, Muğla, Niğde Tekirdağ, Yalova, Zonguldak. (22 İl)
Çok Yüksek Risk Grubunda Yer Alan İller; Adıyaman, Aksaray, Amasya, Balıkesir, Burdur, Edirne, Giresun, Gümüşhane, Konya, Ordu, Osmaniye, Rize, Sakarya, Samsun, Sinop, Tokat, Trabzon. (17 İl)
3. Koronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında il bazında alınması gereken tedbirler ile uyulacak kurallar, risk gruplarına göre belirlenmiş ve Ek1’de yer alan tabloda gösterilmiştir. İlin hangi risk grubunda bulunduğuna göre Vali tarafından Ek1’de yer alan usul ve esaslar çerçevesinde Hıfzıssıhha Kurul kararlarının alınması ve 02.03.2021 tarihinden itibaren uygulamaya geçirilmesi sağlanacaktır.
4. Ek1’de belirtildiği şekilde risk gruplarına göre uygulaması değişkenlik gösterecek olan sokağa çıkma kısıtlamaları sırasında 30.11.2020 tarih ve 20076 sayılı Bakanlık Genelgemizle belirlenen “Sokağa Çıkma Kısıtlamasından Muaf Yerler ve Kişiler Listesinde” yer alan istisna/muafiyetler (sonraki Genelgelerle yapılan eklemeler dahil şekilde) ile sokağa çıkma kısıtlaması uygulanan süre ve günlerde şehirlerarası seyahat edilmesine dair usul ve esasların uygulanmasına aynı şekilde devam edilecektir.
Sokağa çıkma kısıtlaması kapsamında;
Hafta içi günlerde 21.00-05.00 saatleri arasında tüm Türkiye’de sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacaktır.
Hafta sonlarında ise; Düşük ve orta risk grubunda yer alan illerimizde hafta sonu sokağa çıkma kısıtlaması, hafta içinde olduğu gibi 21.00-05.00 saatleri arasında uygulanacaktır.
Yüksek ve çok yüksek risk grubunda yer alan illerimizde hafta sonu sokağa çıkma kısıtlaması, Cuma 21.00 Cumartesi 05.00 saatleri arasıyla Cumartesi 21.00’den başlayıp Pazar gününün tamamını kapsayıp Pazartesi günü saat 05.00’de bitecek şekilde uygulanacak olup bu illerimizde Cumartesi günleri 05.00 21.00 saatleri arasında sokağa çıkma kısıtlaması uygulanmayacaktır.
5. Düşük ve orta risk grubunda yer alan illerimizde; 65 yaş ve üzeri vatandaşlarımız ile 20 yaş altı genç ve çocukların sokağa çıkma kısıtlaması kaldırılacaktır.
Yüksek ve çok yüksek risk grubunda yer alan illerimizde; 65 yaş ve üzeri ile 20 yaş altı vatandaşlarımız için getirilen sokağa çıkma süreleri 3 saatten 4 saate yükseltilecek olup 65 yaş ve üzeri vatandaşlarımız 10.0014.00 saatleri arasında, 20 yaş altı çocuklarımız ve gençlerimiz ise 14.0018.00 saatleri arasında sokağa çıkabilecektir.
Yüksek ve çok yüksek risk grubunda yer alan illerimizde; Milli Eğitim Bakanlığınca yüz yüze eğitim/sınav yapması uygun görülen eğitim kurumlarının öğrenci/öğretmen/çalışanlarının durumlarını eğitim kurumlarınca verilecek kurum adresi ile çalışma/ders programını ihtiva eden belge ile belgelendirmeleri şartıyla, güzergah ve ilgili saatlerle sınırlı olacak şekilde sokağa çıkma kısıtlamasından muaf tutulacaktır.
6. Düşük, orta ve yüksek risk gruplarında belirlenen kapasite oranlarına göre 07.00-19.00 saatleri arasında faaliyet gösterecek olan yemeiçme yerleri (lokanta, restoran, kafeterya, pastane, tatlıcı vb.) ile kıraathane ve çay bahçesi gibi işyerleri için Sağlık Bakanlığı Covid19 Salgın Yönetimi ve Çalışma Rehberinde yer alan mesafe koşulları (masalar ve koltuklar arası) göz önünde bulundurularak açık ve kapalı alanlar için ayrı ayrı olacak şekilde % 50 kapasite sınırlaması oranı uygulanarak mekanda bulunabilecek masakoltuk sayısı ve aynı anda bulunabilecek azami kişi sayısı tespit edilecektir. Bu risk gruplarındaki yemeiçme yerleri 19:0021.00 saatleri arasında paket servisi veya gelal şeklinde, 21.00-24.00 saatleri arasında ise sadece paket servis şeklinde hizmet verebileceklerdir.
Çok yüksek risk grubunda yer alan illerimizde bulunan yeme içme yerleri, 10.00-20.00 saatleri arasında paket servisi veya gelal şeklinde, 20.00-24.00 saatleri arasında ise sadece paket servis şeklinde hizmet verebilecek olup ayrıca işyeri içerisinde hizmet sunamayacaklardır.
Covid19 Salgın Yönetimi ve Çalışma Rehberindeki mesafe kuralları ile Ek1’de yer alan tabloda belirtilen kapasite kullanım oranlarına göre her bir yemeiçme yeri için Ek2’de örneği verilen oturma düzeni planı hazırlanacak ve içeride aynı anda bulunacak müşteri sayısı müşterilerin içeriden ve dışarıdan rahatlıkla görebileceği şekilde ilan edilecektir.
HES kodu kontrol edilmeksizin müşteri kabul edemeyecek olan yemeiçme yerlerinde onaylanan oturma düzeninde belirtilen şeklin dışında mekânda kesinlikle fazladan masakoltuk bulundurulmasına müsaade edilmeyecektir.
7. Düşük ve orta risk grubunda yer alan illerimizde; girişlerde HES kodu kullanılması ve seyirci/refakatçi/misafir alınmaması kaydıyla halı saha, yüzme havuzu vb. tesisler 09.00-19.00 saatleri arasında çalışabilecektir.
Halı saha, yüzme havuzu ve benzeri tesisler yüksek ve çok yüksek risk grubunda yer alan illerimizde yeni bir karar alınıncaya kadar kapalı kalmaya devam edecektir.
8. Düşük ve orta risk grubunda yer alan illerimizde; nikah ve nikah merasimi şeklindeki düğünler, kişi başına minimum 8 m2 alan ayırmak, katılımcı sayısı 100’ü geçmemek ve 1 saatle sınırlı olmak üzere yapılabilecektir.
Yüksek ve çok risk grubunda yer alan illerimizde; nikah ve nikah merasimi şeklindeki düğünler, kişi başına minimum 8 m2 alan ayırmak, katılımcı sayısı 50’yi geçmemek ve 1 saatle sınırlı olmak üzere yapılabilecektir.
9. Sivil toplum kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve bunların üst kuruluşları ile birlikler ve kooperatifler tarafından düzenlenecek genel kurul dahil kişilerin bir araya gelmesine neden olan her türlü etkinlikleri düşük, orta ve yüksek risk gruplarında; kişi başına 8 metrekare alan bırakma v e aynı anda bulunabilecek azami kişi sayısı 300’ü geçmemek üzere ilgili kurum/kuruluşların yetkililerince her türlü tedbir alınarak yapılabilecektir.
Çok yüksek risk grubunda yer alan illerimizde ise yeni bir karar alınıncaya kadar, sivil toplum kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve bunların üst kuruluşları ile birlikler ve kooperatifler tarafından düzenlenecek genel kurul dahil kişilerin bir araya gelmesine neden olan her türlü etkinlik ertelenecektir.
Ayrıca denetim faaliyetlerinin kesintisiz yürütülmesi amacıyla yukarıda belirtildiği şekilde kişilerin bir araya gelmesine neden olacak her türlü etkinliğin Valilik/Kaymakamlıklara (ilgili mevzuatında başkaca bir hüküm bulunmadığı takdirde en az üç gün öncesinden) bildirilmesi sağlanarak bu kurum/kuruluşlarca yapılacak etkinliklerde belirlenen kurallara ve kişi ve alan sınırlamalarına riayet edilip edilmediğinin denetim ekiplerince kontrol edilmesi sağlanacaktır.
10. Benzer şekilde nikah veya nikah merasimi şeklindeki düğünlerde de kişi ve alan sınırlamalarının kontrolünün sağlanması için nikah ve/veya düğün salonu işletmelerince yapacakları her türlü organizasyon öncesinde kişisel verilere yer verilmeksizin hangi günde hangi saat aralıklarında nikah veya nikah merasimi şeklindeki düğün organizasyonu yapacaklarının en az üç gün öncesinden Valilik/Kaymakamlıklara e Devlet kapısından İçişleri Bakanlığı ebaşvuru sistemi üzerinden ya da doğrudan dilekçe ile bildirilmesi sağlanacaktır.
11. 2021/5 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesiyle kamudaki çalışma saatleri tüm Türkiye’de normale döndürülmüş olup Valiliklerce gerek görülmesi halinde Hıfzıssıhha Kurulu kararıyla kademelendirilmiş mesai başlama ve bitiş saatleri tespit edilebilecektir.
12. Salgınla mücadelede kalıcı başarının sağlanması için temizlik, maske ve mesafe kurallarının yanı sıra hayatın her alanını kapsayacak şekilde belirlenen kurallara/tedbirlere toplumun tüm kesimlerince azami düzeyde uyulması büyük önem taşımaktadır.
Bu çerçevede yürütülecek denetim faaliyetlerinin etkinliği ve sürekliliği kadar aziz milletimizin bu güne kadar sergilediği sağduyulu ve fedakârca yaklaşımını sürdürmesi de sürecin bir an evvel neticelenmesini doğrudan etkileyecektir.
Aşılama programı kapsamında her geçen gün hızla artan aşılanan nüfus oranıyla beraber tüm illerimizde beklenen normalleşme kararlarının alınması daha da kolaylaşacaktır."
İLGİLİ HABERLER
Ulaştırma Bakanlığı'ndan 'Kürtçe anons' önergesine ret: 'Bir halkı yok ediyorsunuz'
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, soru önergesine verdiği cevapta, resmi dilin Türkçe olması nedeniyle havaalanlarında Kürtçe anons yapılamayacağını söyledi.
21-04-2021 10:50

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Şırnak Milletvekili Hasan Özgüneş, havaalanı, otogar ve metro istasyonlarında Kürtçe anons yapılmamasının nedenini Ulaştırma ve Altyapı Bakanı’na sordu.
MA’dan Diren Yurtsever’in haberine göre Özgüneş’in verdiği soru önergesini yanıtlayan Bakan Adil Karaismailoğlu, cevapta, "Türkiye Cumhuriyeti’nin resmi dili Türkçe, uluslararası havacılık dilinin ise İngilizce olması nedenleriyle uçuş bilgisi, anons ve danışma hizmetleri, uluslararası metinlere göre Türkçe ve İngilizce olarak yapılmaktadır” ifadelerine yer verdi.
'İNKARCI BİR YAKLAŞIM'
Bakanlığın yanıtını değerlendiren Özgüneş, devletin Kürt dili ve kimliğinin yanı sıra diğer kimliklere karşı da milliyetçi ve tekçi bir tarzda yaklaştığını belirterek, “Türkiye’nin kuruluşu itibariyla bu ülkede sadece Türkler vardır, Türkçe dili vardır. Herkes kendi dilini, kültürünü, tarihini, gelenek göreneklerini, müziğini unutarak, tek bir dilde, tek bir kültürde buluşma dayatması içerisine girmiştir. Dolayısıyla Kürt halkının mücadelesi, Kürt meselesinin varlığı bu inkarla bağlantılıdır. Türkiye’nin Lozan’dan sonraki yaklaşımı inkarcı bir yaklaşımdır” dedi.
'KINIYORUZ'
Verilen yanıta şaşırmadıklarını kaydeden Özgüneş, şöyle dedi: “Zaten Anayasalarında da Türkçe’den başka bir dilin eğitim dili olarak kullanılmayacağını yazmışlar. Kürtçenin yasaklanması ve Kürt halkının varlığının eritilmesine yönelik bir yaklaşımdır. Diğer halkları da yok etmeye ve Türk kimliği adı altında milliyetçi tarzda eritmeye dönük bir politikadır. İnsan haklarına, evrensel hukuka aykırı bir olgudur ve kınıyoruz. Bir toplumun dilini, kültürünü, kimliğini yok etmek beyaz bir soykırımdır. Kültürel bir soykırımdır. Fiziki öldürmeden daha tehlikelidir. Bir halkı yok ediyorsunuz.”
İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün deposunda yangın
Etil alkol, sahte içki ve çeşitli kimyasal maddelerin bulunduğu depoda çıkan yangınca can kaybının olmadığı bildirildi.
20-04-2021 13:59

İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne ait Kumkapı'daki depoda bilinmeyen bir nedenden dolayı yangın çıktı. Kimyasal maddelerin tutuştuğu depoda patlamalar yaşandı.
Fatih’e bağlı Kumkapı'da İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne ait depoda henüz bilinmeyen nedenden dolayı yangın çıktı. Depoda, Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğünce ele geçirilen etil alkol, sahte içki ve çeşitli kimyasal maddelerin bulunduğu öğrenildi.
Yangın sonrası olay yerine itfaiye ekipleri sevk edilirken, can kaybının olmadığı belirtildi.
Murat Nehri'ne düşen İpek'in cansız bedenine ulaşıldı
Ağrı'nın Diyadin ilçesinde oyun oynadığı sırada Murat Nehri'ne düşen 6 yaşındaki İpek Yıldız'ın cansız bedeni 19,5 saat sonra bulundu.
20-04-2021 10:49

Ağrı'nın Diyadin ilçesinin Mollakara köyünde 6 yaşındaki İpek Yıldız, dün 14.00 sıralarında köyün yakınından geçen Murat Nehri kenarında oynarken suya düştü.
Nehir kenarında İpek ile beraber olan arkadaşları İpek'in ailesine haber vermesinin ardından jandarma ve AFAD ekipleri suya düşen kız çocuğunu arama çalışması başlattı.
Köylülerin de destek verdiği arama çalışmalarına Diyadin Kaymakamı Alper Balcı da katıldı. Ancak tüm çabalara karşın İpek Yıldız'a ulaşılamadı.
CANSIZ BEDENİNE BULUNDU
Dün gece sonlandırılan arama çalışmaları, bugün sabahın ilk ışıklarıyla birlikte yeniden başladı.
Nehir boyunca yapılan çalışmalarla saat 09.30 sıralarında 6 yaşındaki İpek'in cansız bedenine ulaşıldı.
Meteoroloji'den sağanak, lodos ve çöl tozu uyarısı
Meteorolojiye göre, Marmara'nın doğusu, Ege, İç Anadolu, Karadeniz ile Doğu Anadolu'nun kuzeyinde sağanak yağış ve lodosla birlikte çöl tozu bekleniyor.
18-04-2021 10:28

Meteoroloji Genel Müdürlüğü, yurt genelindeki hava durumuna ilişkin değerlendirmesini yaptı. Buna göre yurdun kuzey, iç ve batı kesimlerinin parçalı ve çok bulutlu; Marmara'nın doğusu, Trakya kesimi, Kuzey ve İç Ege, Göller yöresi, İç Anadolu'nun kuzey ve doğusu, Batı Karadeniz, Orta ve Doğu Karadeniz'in iç kesimleri ile Erzincan, Erzurum, Kars ve Ardahan çevrelerinin sağanak ve yer yer gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yerlerin az bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. Marmara’nın güney ve doğusu, Ege, Batı Akdeniz, İç Anadolu’nun güney ve batısı ile Batı Karadeniz'de toz taşınımı bekleniyor.
Hava sıcaklığının; güney, iç ve doğu bölgelerde mevsim normallerinin üzerinde, batı kesimlerde mevsim normalleri civarında seyredeceği tahmin ediliyor. Rüzgarın genellikle güney ve güneybatı, kuzeybatı kesimlerde kuzey yönlerden hafif ara sıra orta kuvvette, Marmara'nın güneydoğusu, İç Anadolu ile Karadeniz'in iç kesimlerinde kuvvetli yer yer kısa süreli fırtına (40-70 km/sa),Güney ve İç Ege ile Batı Akdeniz'in iç kesimlerinde zaman zaman kuvvetli fırtına (60-80 km/sa) şeklinde esmesi bekleniyor.
RÜZGAR VE FIRTINA UYARISI
Marmara'nın güneydoğusu, İç Anadolu ile Karadeniz'in iç kesimlerinde kuvvetli yer yer kısa süreli fırtına (40-70 km/sa),Güney ve İç Ege ile Batı Akdeniz'in iç kesimlerinde zaman zaman kuvvetli fırtına (60-80 km/sa) şeklinde esmesi beklendiğinden yaşanabilecek olumsuz şartlara karşı ( Çatı uçması, soba ve doğalgaz kaynaklı baca gazı zehirlenmesi, ulaşımda aksamalar, ağaç veya direklerin devrilmesi vb.) dikkatli ve tedbirli olunması gerekmektedir.
TOZ TAŞINIMI UYARISI
Marmara’nın güney ve doğusu, Ege, Batı Akdeniz, İç Anadolu’nun güney ve batısı ile Batı Karadeniz'de toz taşınımı beklendiğinden yaşanabilecek olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunması gerekmektedir.
Van'da 1609 gündür devam eden eylem ve etkinlik yasağı bir kez daha uzatıldı
Van Valiliği, kentte 1609 gündür devam eden eylem ve etkinlik yasağının bir kez daha 15 gün süreyle uzatıldığını duyurdu.
18-04-2021 09:09

Van Valiliği'nin 21 Kasım 2016’dan itibaren ilan ettiği gösteri ve yürüyüş yasağı, 1609'uncu gününde devam ediyor.
Valilik, yaptığı açıklamayla eylem ve etkinlik yasağının bir kez daha 15 gün süreyle uzatıldığını duyurdu.
Valiliğin yasağa dair yaptığı açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Van ili coğrafi sınırları içerisinde 19/04/2021 tarihinden geçerli 03/05/2021 tarihi de dahil olmak üzere (15) gün süre ile; 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu hükümlerine göre düzenlenecek gösteri yürüyüşü ve açık hava toplantıları 2911 Sayılı Kanunun 17. Maddesine istinaden yasaklanmıştır.
İlimizde düzenlenecek olan basın açıklaması, oturma eylemi ve anket yapılmasının, çadır ve stant kurulmasının/açılmasının, imza kampanyası düzenlenmesinin, bildiri, broşür ve el ilanı dağıtılmasının, 5442 sayılı İl idaresi Kanununun 11. Maddesinin (a) ve (c) fıkra hükümleri gereğince belirtilen tarihler arasında mülki idare amirinin iznine bağlanmıştır.”
ASUD Başkanı Ensari'den asbest uyarısı: 'Sokakta oynayan 10 yaşındaki İzmirli bir çocuk 30'lu yaşlarda kanser olabilir'
İzmir'de asbestli yapıların plansız yıkımına tepki gösteren ASUD Başkanı Mehmet Ensari, "Sokakta oynayan 10 yaşındaki İzmirli bir çocuk 30'lu yaşlarda kanser olabilir" şeklinde konuştu.
17-04-2021 11:20

İzmir'de Brezilya Donanması'na ait, içerisinde 600 ton asbest barındırdığı iddia edilen "NAe São Paulo" uçak gemisinin Aliağa'da söküleceği tartışmaları devam ediyor.
Öte yandan İzmir depreminin ardından kentte hasarlı binaların yıkımı sürerken, özellikle eski binaların birçoğunun asbest yüklü olduğu ifade edildi.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından 1'inci grup kanser nedeni olarak tanımlanan asbest, binaların boyasından çatısına, parkelerinden izolasyonuna kadar birçok alanında kullanılıyor.
Kentte ise asbest açısından "kontrolsüz" olarak nitelendirilebilecek yıkımlar ise sürüyor.
Cihan Başakçıoğlu Duvar'da yer alan haberine göre, Asbest Söküm Uzmanları Derneği (ASUD) Başkanı Mehmet Ensari de özellikle eski binaların yapımında kullanılan birçok malzemede asbest bulunduğunun altını çizerek, şu anda da asbestin ticari adının amyant olduğunu söyledi. Ensari, "Türkiye'de asbest yasak ama amyant serbest. Şu anda siz internetten amyantlı ürünler sipariş verebilirsiniz. Bu skandal bir durumdur" dedi.
'İZMİR ASBEST SOLUYOR'
Plansız yıkımlar nedeniyle İzmir'de birçok yurttaşın kanser adayı olduğunu vurgulayan Ensari, "İstanbul'da kanser vakaları arttı, İzmir'de de artacak. İzmir'de yüzbinlerce insan kanser adayıdır. Yıkımlar plansız paldır küldür yapılıyor. İzmir'de kanser vakalarından endişe ediyoruz. Şu anda İzmir asbest soluyor. İzmir belediyelerinin de umurunda değil bu asbest. Kâğıt üzerinde asbest raporları alıyorlar ve binaları yıkıyorlar" diye konuştu.
'ÖNCE TEMİZLEYİN SONRA YIKIN'
Kentsel dönüşüme ve binaların yıkımına karşı olmadıklarını ancak kuralına göre yapılması gerektiğini söyleyen Ensari, "Önce temizleyin sonra yıkın. İzmir'deki tozutulan asbestin dışında molozların içerisine karışan ve şehir merkezinde bulunan döküm sahalarına dökülen molozların içerisinde bulunan asbest, yerleşim yerlerindeki insanları hemen etkileyecek. Daha sonra rüzgarlanmayla birlikte yayılacak. Çünkü hafif bir toz" ifadelerini kullandı.
'SOKAKTA OYNAYAN ÇOCUKLAR KANSER ADAYI'
Devlet asbest konusunda yetersiz kaldığını da belirten Ensari, asbest hemen öldürmediği için "20 seneye kim öle kim kala..." diye düşünen bürokratların da var olduğunun altını çizdi. Yıkımlarda insanların gidip izlememesi gerektiğinin de altını çizen Ensari, "Resmen asbest solumaya gidiyorlar. Bir gerçeği kaçırmayalım. Sokakta oynayan 10 yaşındaki İzmirli bir çocuk 30'lu yaşlarda kanser olabilir. O çocuğun ne suçu var? Şu an yıkımlar yapılırken sokaklarda bahçelerde oynayan çocuklar var. O çocuklar şu anda kanser adayıdır" dedi.