İstanbul Tabip Odası: Aile hekimlerinin sözleşmelerini hangi yasalarla feshettiniz?

İstanbul Tabip Odası: Aile hekimlerinin sözleşmelerini hangi yasalarla feshettiniz?

İstanbul Tabip Odası, 15 aile hekiminin sözleşmesinin hiçbir gerekçe sunulmadan feshedilerek, aile hekimlerinin işine son verilmesine ilişkin İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önünde bir basın açıklaması düzenledi.

İzel Sezer - @izelsezer

İstanbul Tabip Odası, sözleşmeleri sorgusuz sualsiz feshedilen aile hekimleri için İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önünde basın açıklaması düzenledi.

15 aile hekimine 16 Ağustos cuma günü ve sonrasında sözleşmelerinin feshedildiğine dair tebligatların yapıldığının aktarıldığı açıklamada, "Görevlerine dönene kadar arkadaşlarımızın haklı mücadelesinin yanında yer alacağımızı kamuoyuna ilan ediyoruz" ifadeleri yer aldı.

Canlı yayını izlemek için tıklayınız.

İstanbul Aile Hekimliği Derneği'nin (İSTAHED) de destek verdiği ve İstanbul Tabip Odası tarafından yapılan açıklamanın tamamı şu şekilde:

'AİLE HEKİMLERİNİN SÖZLEŞMELERİNİ, HANGİ YASALARA, HANGİ MEVZUATA, HUKUKA VE HAKKA DAYANARAK, NASIL BİR ADALET ANLAYIŞI İLE FESHETTİNİZ?'

İstanbul'un değişik Aile Sağlığı Merkezlerinde kamu personeli olmayan aile hekimi olarak çalışan, şu ana kadar bildiğimiz 15 meslektaşımıza, İstanbul Sağlık Müdürlüğü tarafından 16 Ağustos 2019 cuma günü ve sonrasında sözleşmelerinin feshedildiğine dair tebligatlar yapılmıştır. 

OHAL döneminde Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) on binlerce kamu çalışanı hukuk devletlerinde görülmeyen bir uygulamayla işlerinden atılmış, aileleri ve yakınları mağdur edilmişti. Aynı uygulama şimdi aile hekimlerine yapılmaktadır. Yıllardır aile hekimi olarak çalışan meslektaşlarımızın sözleşmeleri, 2016 yılında çıkarılan 676 sayılı Kamu Hükmünde Kararname ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 48. Maddesi'ne eklenen ”Devlet memurluğuna alınacaklarda yapılması öngörülen güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması" maddesine atıfla İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından yapılan güvenlik soruşturmasının Sağlık Bakanlığı Güvenlik Soruşturması Değerlendirme Komisyonu'nda olumsuz olarak değerlendirilmesiyle haksız ve hukuksuz bir şekilde feshedilmiştir. 

Bir anda sözleşmeleri sona erdirilen meslektaşlarımızın şu ana dek herhangi bir inceleme ve soruşturma geçirmediklerini, kendilerine yönelik hiçbir suçlamanın yapılmadığını ve savunmalarının istenmediğini, buna rağmen haksız ve hukuksuz bir şekilde aile hekimliği sözleşmelerinin feshedildiğini biliyoruz. Bu duruma bir anlam veremeyen, bir anda işsiz kalan meslektaşlarımızın, sözleşme feshini öğrenir öğrenmez başvurdukları İstanbul Valiliği, Emniyet Müdürlüğü, Sağlık Müdürlüğü'nden hiçbir yanıt alamadıklarını da sizlerle paylaşmak isteriz. 

Meslektaşlarımıza tebliğ edilen yazıda gösterilen tek gerekçe, ”güvenlik soruşturması sonucunun olumsuz” olduğudur. Yıllardır sözleşmeli olarak aile hekimliği yapan, görev değişikliği söz konusu olmayan, yeniden atama talebinde bulunmayan meslektaşlarımız hakkında, bu işlemlerin hangi amaçla, neye dayanarak ve kimler tarafından tesis edildiği anlaşılamamıştır. 

Emniyet görevlilerinin meslektaşlarımız hakkında hangi "özel bilgileri" topladıkları, Bakanlık bünyesinde hangi özelliklere sahip kişilerden oluşan komisyonun bu ”özel bilgileri" değerlendirdiği, söz konusu "komisyonun" meslektaşlarımızın hangi özelliklerini; hangiıölçütlere dayanarak hekimlik mesleği" için "olumsuz” bulduğu ve hangi objektif nedenlerle görevlerine son verilmesi gerektiği sonucuna vardığı da bilinmemektedir.

Meslektaşlarımızın, güvenlik soruşturması nedeniyle sözleşmelerinin feshedilmesi; uluslararası hukuka, Anayasaya, Anayasa Mahkemesi'nin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin içtihatlarına, 657 sayılı Kanuna, 4045 Sayılı Kanuna, Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği’ne, Aile Hekimliği Kanunu ve ilgili mevzuata açıkça aykırıdır. Bakanlığın uymakla yükümlü olduğu yöntem kurallarına, yüksek yargı içtihatlarına da uymamaktadır. Bütünüyle hukuki dayanaktan yoksun olduğu için yok hükmünde bir karardır. 

Ayrıca, Aile Hekimliği mevzuatında, güvenlik soruşturması sonucu sözleşmelerinin feshedileceğine ilişkin bir hüküm bulunmadığı gibi, ilgili yönetmelikte sayılan fesih nedenlerinin varlığı halinde sözleşmenin feshi öncesi kişiler hakkında soruşturma yapılması ve savunmalarının alınması gerektiği düzenlenmiştir. Meslektaşlarımız yönünden bu gerekliliğe de uyulmamıştır. 

Açıkça haksız ve hukuksuz bu işlemler ile meslektaşlarımız işsiz, aileleri ve hastaları mağdur edilmiştir. İş güvencesi yok edilmiştir. Meslektaşlarımızın görevlerine derhal iade edilmelerini istiyor, görevlerine dönene kadar arkadaşlarımızın haklı mücadelesinin yanında yer alacağımızı kamuoyuna ilan ediyoruz.