İlk dava: 'Covid-19 iş kazası sayılsın'

İlk dava: 'Covid-19 iş kazası sayılsın'

Doktor Çevli’nin yaşamını yitirmesinin ardından, SGK tarafından yayınlanan genelge nedeniyle, hastalığı ve ölümü ile ilgili olarak işvereni tarafından iş kazası veya meslek hastalığı bildirimi yapılmadı. Doktor Çevli ve onun gibi koronavirüs nedeniyle yaşamını yitiren çalışanların aileleri her hangi bir sosyal sigorta yardımından yararlanamıyorlar.

Koronavirüs nedeniyle yaşamını yitiren Genel Cerrah Doktor Salih Cenap Çevli’nin ailesi, hastaneye maddi ve manevi tazminat davası açarak, Covid-19’un ‘iş kazası’ sayılması için ilk adımı attı.

İstanbul’da bulunan özel bir hastanede ameliyat ettiği hastadan yeni tip koronavirüs (Covid-19) bulaşan ve geçen ay yaşamını yitiren Genel Cerrahi Uzmanı Doktor Salih Cenap Çevli’nin ailesi, Covid-19’un iş kazası kapsamına alınması için harekete geçti.

'KORUYUCU GİYSİMİZ YOK, BİZİ KİM KORUYACAK?' DİYE SORMUŞTU

Sosyal medya hesabı üzerinden, "Hala koruyucu giysimiz yok. Alkolden ellerimiz hışır oldu. Bulaşma korkusuyla yemek yiyemez olduk. Evde çocuklarımıza sarılmaya korkuyoruz. Bizi kim koruyacak" sözleri ile isyan eden Doktor Çevli’nin hastanede kaptığı Covid-19 nedeniyle yaşamını yitirmesi büyük üzüntü yaratmıştı. Doktor Çevli’nin hayatını kaybetmesinin ardından, geriye eşi ve birisi engelli olan üç çocuğu kaldı.

COVID-19’UN İŞ KAZASI KAPSAMINA ALINMASI İLK DAVA AÇILDI

Ailenin avukatlığını üstlenen Sosyal Güvenlik Hukuku Uzmanı Dr. Sami Narter, İstanbul Bakırköy Adliyesi İş Mahkemesi’ne, Dr. Çevli’nin Covid-19 nedeniyle yaşamını yitirmesinin iş kazası olduğunun tespiti ve manevi tazminat davası açtı.

‘AİLELER SOSYAL SİGORTA YARDIMLARINDAN YARARLANAMIYOR’

Narter'in verdiği bilgiye göre, Doktor Çevli’nin yaşamını yitirmesinin ardından, SGK tarafından yayınlanan genelge nedeniyle, hastalığı ve ölümü ile ilgili olarak işvereni tarafından iş kazası veya meslek hastalığı bildirimi yapılmadı. Doktor Çevli ve onun gibi koronavirüs nedeniyle yaşamını yitiren çalışanların aileleri her hangi bir sosyal sigorta yardımından yararlanamıyorlar.

‘DİĞER ÇALIŞANLAR İÇİNDE EMSAL TEŞKİL EDECEK’

Avukat Narter, Doktor Çevli’nin ölümünün iş kazası ve iş hastalıkları kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini vurgularken, davanın kazanılması durumunda diğer çalışanlar ve ailelerinin haklarının verilmesi açısından emsal teşkil edeceğini bildirdi.

Sami Narter dava gerekçesini ise şu sözlerle özetledi:

“Bizim mevzuatımıza göre iş kazası; İşyerinde veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme sebebiyet veren veya vücut bütünlüğünü ruhen ya da bedenen engelli hâle getiren olaydır. Yayınlanan genelgelerde burada bahsi geçen “olay” kavramı yanlış yorumlanarak aniden ortaya çıkan ve gözle görülebilir bir olay olması halinde kaza sayılabileceği iddia edilmektedir. Bu yorum hatalıdır. Örneğin, işyerindeki bir gaz sızıntısı kişiyi birkaç saat içerisinde zehirleyebilir. Bu zehirlenme ne çarpma, vurma, düşme türü aniden meydana gelen bir olaydır ne de gözle görülebilir bir olaydır. Fakat bu olay bir iş kazasıdır. Bizim açtığımız davada da doktorun ölümü bize göre iş kazasıdır. Orada da gözle görülemeyen ve çarpma, vurma, düşme türü aniden meydana gelmese de kişiye bulaşan bir virüs mevcuttur. Bu ve benzeri sağlık çalışanları açısından Covid-19 hastalığı iş kazasıdır.

'İŞ KAZASI OLDUĞUNU ISPATLAYACAĞIZ'

Biz açtığımız davada olayın iş kazası olduğunu ispatlayacağız. Böylece eş ve çocuklar iş kazası ve meslek hastalığı sigortası yardımlarından da faydalanacaktır. Kazanılacak tazminatlar kaybımızı geri getirmeyecektir fakat bir nebze de olsa çocuklarının ele güne muhtaç olmaması ve eğitimlerini sürdürebilmeleri bakımından rahatlatıcı olacaktır.”

‘YAŞANANLAR HUKUK FACİASI’

SGK’nın Covid-19 nedeniyle vefat eden sağlık çalışanlarının ölümünü iş kazası saymamasının hukuk faciası olduğunu vurgulayan Narter, sadece sağlık çalışanlarının değil Doktor Çevli ve ailesi gibi benzer durumdan mağdur olan bütün çalışanların ailelerinin de yargı yoluna başvurarak haklarını alabilecekleri uyarısında da bulundu.

Narter, “Koronavirüs nedeniyle mağduriyet yaşayan çalışanlar ve aileleri bir kenara oturmasın, en yakın avukata gidip dava açmalarında fayda var. Bu dava ilk olsa da, son olmayacaktır. En fazla 2-3 yıl içinde sonuç alacaklardır” dedi. (ANKA)