İktidarın salgın fırsatçılığı son sürat: Narlı Ovası’nda yandaşa yeni peşkeş!

İktidarın salgın fırsatçılığı son sürat: Narlı Ovası’nda yandaşa yeni peşkeş!

Halk Covid-19 salgınıyla boğuşurken, iktidarın gündeminde yine doğal alanların talan edilmesi var. Çimento fabrikalarıyla doğal yapısı bozulan Narlı Ovası’nda yandaş SANKO Holding’e yeni bir peşkeş kapısı açıldı. Halkın tarım ve hayvancılıkla geçimini sağladığı bölgede, projenin hayata geçirilmesi durumunda doğal yapı geri döndürülemez şekilde tahrip olacak.

Tugay Candan - @TugayCandann

Mail: [email protected]

Kahramanmaraş’ın Pazarcık-Narlı Ovası’ndaki çimento fabrikalarına doğal malzeme sağlamak için kurulması planlanan kalker ocağı ve tesislerin ÇED raporu Çöçelli Mahallesi halkı ile paylaşıldı. Tarımsal alanlar ve çevre halkı için yıkım anlamına gelen proje ayrıca deprem riski de doğururken, HDP’li Mahmut Toğrul konuyu Meclis gündemine taşıdı.

Türkiye’nin en verimli ve sulanabilen ovalarından birisi olan Kahramanmaraş Pazarcık Mevkii’ndeki Narlı Ovası’na, çevre halkının karşı çıkmasına rağmen 2008’de SANKO ve KİPAŞ tarafından 6 kilometre ara ile devasa iki çimento fabrikası kurulmuştu. Fabrikalarla birlikte, işletmelere kireç taşı, marn, kil sağlamak için ovanın geneline dağılan ocak ve tesislerin de yapılacağı öngörülüyordu. SANKO Holding’e bağlı Çimko Çimento ve Beton San. Tic. A.Ş tarafından Çöçelli Mahallesi Mevkii’ne yapılması planlanan Kalker Ocağı ve Kırma-Eleme Tesisi faaliyetleriyle ilgili olarak Çevresel Etki ve Değerlendirme (ÇED) raporu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından kabul edilerek yöredeki kurumlar ve muhtarlık aracılığıyla mahalle halkı ile paylaşıldı.

‘FABRİKALAR KURULDUĞUNDAN BU YANA PEK ÇOK YASA VE SÖZLEŞME ÇİĞNENDİ’

Konuyu Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine taşıyan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Gaziantep Milletvekili ve TBMM İdari Amiri Mahmut Toğrul, “Narlı Ovası, baştan aşağı her şeyi ile tarımsal bir alan olarak planlanmış ve bu somut gerçekliğine göre, alt yapı ve üst yapı yatırımlarının geliştirildiği son derece verimli bir ovadır. Fakat iki çimento fabrikasının kurulmasından bu yana, başta Anayasa olmak üzere, yürürlükteki pek çok yasa ve yönetmelik ile Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası çevre sözleşmeleri çiğnenmiştir” dedi.

‘BÖLGENİN DOĞAL YAPISI GERİ DÖNÜLEMEZ ŞEKİLDE BOZULACAK’

Çimko Çimento ve Beton San. Tic. A.Ş.’nin Çöçelli Mahallesi Mevkii’ne yapmayı planladığı Kalker Ocağı ve Kırma-Eleme Tesisi Projesi’nin hayata geçirilmesi durumunda ise kırma-eleme işlemleri sırasında ortaya çıkacak çevresel etkilerin bölgenin doğal yapısını neredeyse geri dönüşü olamayacak şekilde bozacağının şüphe götürmeyecek bir gerçek olduğunu vurgulayan Toğrul, Narlı-Çöçelli Ovası’nın birinci sınıf tarım arazisi olduğunu söyledi. Bölgedeki mera alanlarında yöre halkının hayvancılık ile geçimini sağladığını da ekleyen Toğrul, “Söz konusu kalker ocağının yapılmasıyla birlikte birinci sınıf tarım arazisi olan, geçimini çiftçilik ve hayvancılık ile karşılayan yöre halkı büyük bir mağduriyet yaşayacaktır. Ocaklardaki patlamaların deprem fay hatlarını harekete geçirmesi gibi bir riskte bulunmaktadır” ifadelerini kullandı.

BAKANA 10 SORU

Toğrul, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti:

1- Çimko Çimento ve Beton San. Tic. A.Ş tarafından Pazarcık Çöçelli köyünde gerçekleştirilmesi planlanan Kalker Ocağı ve Kırma-Eleme Tesisinin yer seçimi yapılırken hangi kriterler göz önüne alınmıştır?

2- Pazarcık Çöçelli köyüne yapılması düşünülen Kalker Ocağının kapasitesi ne kadar olacaktır? Ocağın ömrü ne kadar olacaktır? Kalker ocağına günlük ortalama kaç araç giriş-çıkış yapacaktır?

3- Birinci sınıf tarım arazisi olan böylesi verimli bir alana yakın bir yerde bu projeyi hayata geçirmek yerine alternatif bir yer neden düşünülememiştir? Kalker ocağının Türkiye’nin en verimli tarım arazisinin üzerine kurulmasının nedeni nedir?

4- Kalker ocağının kurulmasıyla birlikte bölgedeki tarımın verimliliği sizce nasıl değişecektir?

5- Bölge halkı geçimini çiftçilik ve hayvancılık ile sağlamaktadır. Tarımın zarar görmesi ve mera alanlarının yok olmasıyla birlikte çiftçilik ve hayvancılık ile geçimini sağlayan yurttaş yaşamını nasıl sürdürecektir?

6- Kalker ocağının kurulmasıyla birlikte bölgenin hava kalitesi sizce nasıl değişecektir?

7- Kalker ocaklarındaki patlama ve delme işlemlerinin, titreşim (yer sarsıntısı); hava şoku (gürültü); kaya fırlaması, toz ve kirletici gazlar gibi çevresel sorunlara sebep olduğu bilinmektedir. Bu patlama faaliyetlerinin bölgede yaşayan halkın sağlığına vereceği zararları nasıl telafi edeceksiniz?

8- Kalker ocaklarındaki patlamalar deprem fay hatlarını tetiklemektedir. Kalker ocağının yapılacağı bölge Doğu Anadolu Fay hattının tam olarak üstündedir. Bu gerçek biliniyor olmasına rağmen neden ısrarla kalker ocağı deprem fay hattının yakınlarına yapılmak isteniyor? 

9- Yapılacak patlamalar sonucunda yarın bir gün olası bir deprem durumunda yaşanacak olumsuzluklardan vicdani sorumluluğunuz olmayacak mıdır?

10- Gerçeklere meydan okuyarak ve neredeyse insan zekâsıyla alay ederek Narlı-Çöçelli ovasını bir tarım ve hayvancılık ovasından çıkarıp kirli bir sanayi ovasına mı dönüştürmek istiyorsunuz?

FAY HATTI ÜZERİNE KURULU

Ovaya kurulan iki fabrika, Doğu Anadolu Deprem Fay Hattı’nın yan kollarının tam üzerine kuruldu. Birinci dereceden deprem kuşağında yer alan fay hattında en son 24 Ocak’ta merkezüssü Elazığ Sivrice ilçesi olan 6,8 büyüklüğünde bir deprem gerçekleşmişti. Depremin ardından artçı sarsıntılar uzun süre devam etmişti.

YİNE YANDAŞA PEŞKEŞ

Çimko Çimento ve Beton San. Tic. A.Ş.’yi bünyesinde barındıran SANKO Holding’in sahibi ise Abdülkadir Konukoğlu. AKP’yi ve siyaset arenasına girdiği günden beri de Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’i desteklemesiyle bilinen Konukoğlu, şubelerinde alkollü içecek satışları yapılan Migros’a, 2016’da Sanko AVM şubesinde alkol satışını kaldırtmasıyla da hatırlanıyor.

DAHA FAZLA