'İhracat arttı, çok mutluyuz' diyen patron 30 işçiyi işten çıkardı
Patronlar her kriz döneminde olduğu gibi bu krizden de 'fırsat' çıkarmaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde Erdoğan'ın açıklamalarına paralel olarak ülkenin durumundan duyduğu memnuniyeti dile getiren patron, 30 işçiyi işten çıkardı.
23-09-2018 23:16

Yakın zamanda “İhracat arttı, sanayiciler çok mutlu” açıklaması yapan Konya Sanayi Odası ve Konya Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu Başkanı Memiş Kütükçü, sahibi olduğu Hidrokon şirketinden 30 işçiyi işten çıkardı.
Sözcü’nün haberine göre; Çıkarılan işçilerin son yıllarda işe alınanlar olduğu belirtildi.
70 İŞÇİ İŞTEN ÇIKARILMIŞTI
Kütükçü’nün sahibi olduğu Hidrokon adlı şirkette de üç yıl önce de 70 işçi işten çıkarılmış, direnişe geçen işçilerin bir bölümü yeniden işe alınmıştı.
ERDOĞAN ‘KRİZ MIRİZ YOK’ DEMİŞTİ
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada “Kriz mıriz filan sakın ha bunlara aldanmayın. Bunların hepsi manipülasyon. Güçlenerek yürüyoruz” demişti.
İLGİLİ HABERLER
Melek Karaaslan davasında cezalar iki katına çıkarıldı
Ağrı’nın Hamur ilçesinde aile içi şiddet gören, , tuvalete kapatılıp, aç susuz bırakılan 2 çocuk annesi Melek Karaaslan’ın ölümüne neden olan eşi Ferdi Karaaslan ve ve kayınpederi Kutbettin Karaaslan ile eşi Naciye Karaaslan’a verilen hapis cezaları iki katına çıkarıldı.
24-02-2019 00:30

Hamur’da 2012 yılında aile içi şiddet gören, tuvalete kapatılıp, aç susuz bırakılan 2 çocuk annesi Melek Karaaslan’ın ölümüne olan eşi Ferdi Karaaslan’a verilen 8 yıl 4 ay, kayınpederi Kutbettin ile kayınvalidesi Naciye Karaaslan’a verilen 6 yıl 3’er aylık hapis cezaları, Yargıtay 1’nci Ceza Dairesince az bulunarak bozuldu. Ağrı 1’nci Ağır Ceza Mahkemesinde yeniden yargılanan tutuklu Ferdi Karaaslan’ın cezası 16 yıl 8 aya, tutuksuz Naciye- Kutbettin Karaaslan çiftinin cezaları ise 12 yıl 6’şar aya çıkarıldı. Melek’in babası ise beraat etti.
Sanık ve mağdur avukatlarının itirazı üzerine dosya Yargıtay 1’nci Ceza Dairesinde incelendi. Yargıtay, verilen cezaları az bularak bozdu. 1’nci Ceza Dairesi, sanıklar hakkında, Melek Karaaslan’a yönelik ihmali davranışla öldürme suçundan kurulan hükümde, olası kast indirimi uygulanmasını yanlış buldu. Eksik ceza verildiğini bildiren Yargıtay, olası kast indiriminin uygulanmamasını istedi. Yeniden yapılan yargılamada mahkeme heyeti, ‘Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi’ suçundan Ferdi Karaaslan’ı 16 yıl 8 ay hapis cezasına mahkum etti. Heyet, aynı suçtan Naciye ve Kutbettin Karaaslan’ı de 12 yıl 6’şar ay hapis cezasına çarptırdı. Baba Kasım Levent ise, ‘Yardım ve bildirim yükümlülüğü yerine getirmeme’ suçundan beraat etti.
Erdoğan: Güneydoğu'da kayyumlar yine atanabilir
AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan KanalD ve CNN Türk ortak yayınında konuşuyor.
23-02-2019 22:22

AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan KanalD ve CNN Türk ortak yayınında yerel seçimler ve gündeme dair konuşuyor.
AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
-Ne kadar insanın cebinden sigarasını aldık, siz de arkadaşlarınızın ceplerinden sigara paketlerini alın.
-Avrupa Birliği konusunda hep aynı şeyi söylüyorlar bize, "Sizin 80 milyon nüfusunuz var." Fransa'nın Dışişleri Bakanı zamanında "Siz müslümansınız sizi Avrupa Birliğine almazlar" dedi.
-FETÖ'nün teslimi konusunda elimize geçen herhangi net bir şey yok.
-İdlib hayati bir yer, oradan 300 bin kişi her an gelebilir, Türkiye bunu kaldıramaz.
-Münbiç'te ABD tarafından bize sözler verildi ama tutulmadı, Pompeo Çavuşoğluna 90 gün içerisinde Münbiç'in boşulacağı söylenildi, kaç 90 gün geçti.
-Eğer bizim sınırımızda bir güvenli bölge olacaksa, o güvenli bölge benim kontrolümde olmalı.
-Tanzim satışlarından zincir market sahipleri rahatsız oldu, tanzim çadırlarını kurduktan sonra marketlerde fiyatlar yüzde 50 düştü.
-Türkiye'nin bankacılık sistemi dünyada büyük bir itibara sahiptir.
-Bay Kemal, 15 Temmuz gecesi FETÖ'nün tanklarının arasından geçerek Bakırköy Belediyesi'ne gidip kahvesini yudumladı.
-Terörle işbirliği yapan belediyelerde kayyumlar yine atanabilir.
-CHP'nin adayının afişlerinde CHP'nin logosu yok, kendilerine güveni olmayanların beraberliklerine milletim destek olmaz.
-Zillet ittifakında birlikte olanlar Güneydoğuyu mafettiler.
-Hakkari Havalimanı'nı biz yaptık, Van depreminden sonra oraya yatırımlar yaptık.
-Benim anketlere filan inancım kalmadı, çoğu sonuçları tuttturamıyor.
-1994 öncesi İstanbul yaşanır bir yer değildi, çamurdan geçilmiyordu, çizme ile seçim çalışması yapıyorduk.
-Millet Bahçelerimiz tuttu. Belediyelerimiz bunu yapmaya devam ediyor. Simidiydi kekiydi, belediye oraya gelen gençlere ikram ediyor.
-İzmir Körfez kokudan geçilmiyor, İstanbul'daki ulaşım sorununu çözdük.
İznik Gölü çevresinde yangın
Bursa'nın İznik İlçesinde bulunan İznik Gölü'nün sazlıklarında yangın çıktı. Kısa sürede rüzgarın etkisi ile büyüyen yangın gölün etrafını sardı ve yükselen alevler yerleşim yerlerinden de görüntülendi.
23-02-2019 20:35

İznik gölü sahilinde sazlık yangını çıktı. Yeniköy mevkiinde bilinmeyen sebeple başlayan sazlık yangını rüzgârın tesiriyle hızla büyüdü. Alevler ilçe merkezine 8 kilometre uzaklıktaki karşı kıyıdan görüldü.
Alevlere itfaiye ekipleri müdahale ediyor. Ekipler yangını kontrol altına almaya çalışıyor.
Eren Erdem'e kendi yazdığı kitap verilmedi
Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan CHP PM Üyesi Eren Erdem'e kendi yazdığı kitabı 'İÇ' verilmedi.
23-02-2019 18:42

238 gündür Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Eren Erdem'e kendi yazdığı kitabın basılı hali cezaevi yönetimi tarafından verilmiyor.
Erdem'in avukatı Onur Cingil, bu durumun Erdem'e uygulanan tecrit ve psikolojik baskının devamı olduğunu belirtti. Cingil şunları kaydetti:
"Eren Erdem'in yeni çıkan kitabı İÇ'i basılı halde görmesi için yaklaşık 10 gün önce kendisine verilmek üzere 3 adet kitabı Silivri 9 No.lu Cezaevi Yönetimine teslim etmiştim. Eren Erdem'e kendi yazdığı kitabı halen daha teslim edilmemiş, Silivri Cezaevi tarafından İÇ Kitabına 'ambargo' konulmuştur. Eren Erdem'e kargo ile gönderilen ya da bizzat cezaevine okuması için teslim edilen kitaplar dahi birkaç gün içerisinde kendisine verilirken mevcut durumun hukuki ya da mantıki bir açıklaması bulunmamaktadır. Bu durumun uyguladıkları tecrit ve psikolojik baskının bir devamı olarak görmekle birlikte, kitap üzerindeki bu ambargonun kalkması için gerekli başvurular tarafımızdan yapılmaktadır"
Hacı Sabancı: Metrobüse bindim gerçekten kalabalıkmış
Hacı Sabancı “Toplu taşıma araçlarını kullanır mısınız” sorusuna "Metrobüse bindim gerçekten çok kalabalık" yanıtını verdi.
23-02-2019 16:57

Posta gazetesinden Kezban Yılmaz’a konuşan Hacı Sabancı, “Toplu taşıma araçlarını kullanır mısınız” sorusuna "Metrobüse bindim gerçekten çok kalabalık" yanıtını verdi.
Hacı Sabancı ile yapılan söyleşinin bir bölümü şöyle:
En çok merak ettiğim soruyla başlamak istiyorum. Zaman zaman Sabancı adının ağırlığından bunaldığınız durumlar oluyor mu?
Yok. Tam tersi büyük bir şans ve gurur benim için. Tabii ki yanında getirdiği bazı sorumluluklar var. Ama biz bunları bilerek yetiştirildik. Hiçbir zaman Sabancı adı beni bunaltmadı. Tam tersi bana hayatı 3-0 önde başlatan bir durum olarak düşündüm hep.
'YETERİ KADAR KİTAP OKUMADIĞIMI DÜŞÜNÜYORUM'
Kendinizde değiştirmek istediğiniz bir şey var mı?
Yeteri kadar kitap okuduğumu düşünmüyorum. Sosyal medya veya film izlemek gibi gelişimime bir katkısı olmayan şeylere zaman harcamak yerine biraz daha fazla kitap okumanın bana pozitif anlamda etki edeceğini biliyorum ve bunu değiştirebilirim.
Ev ve işiniz Anadolu yakasında, ama siz daha çok Avrupa yakasında vakit geçiriyorsunuz. Toplu taşıma araçlarını kullanır mısınız?
"Evet. Metrobüse bindim, gerçekten kalabalık. Vapur, arabalı vapur ve Marmaray çok kullanıyorum. Marmaray’ı yapanlardan Allah razı olsun. Sırf Marmaray değil üçüncü köprüyü de öyle. Anadolu Yakası ile Avrupa Yakası’nı birbirine bağlayan dört ana hat var şimdi. Marmaray ve 3’üncü köprü trafik sorununu önemli ölçüde rahatlattı. Ben en çok Beykoz/Çubuklu’daki arabalı vapur seferlerini kullanıyorum. Karşıya o şekilde çok rahat geçiyorum."
Türkiye Futbol Federasyonu bilerek 'zarar' etmiş
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) yönetiminin, yayıncı kuruluş ile 2012 yılında yaşadığı ve geçenlerde karara bağlanan 80 milyon Dolarlık (430 milyon TL) anlaşmazlıkta beIN Sports’u koruduğu ortaya çıktı.
23-02-2019 16:20

TFF yönetiminin, yayıncı kuruluş ile 2012 yılında yaşadığı ve geçenlerde karara bağlanan 80 milyon Dolarlık (430 milyon TL) anlaşmazlıkta kendi kurumundan çok eski adıyla LigTv, yeni ismiyle beIN Sports’u koruduğu ortaya çıktı.
TFF, hukuk ve yayın birimince sözleşmeye eklenmesi talep edilen ancak nedense unutulan B ve C grubu maç nakli için yayıncı kuruluştan ek yayın ücreti talep etmiş; Tahkim heyeti, beIN Sports’u haklı bulmuş ve federasyon 430 milyon lira gibi ağır bir zarara uğramıştı. Bu 80 milyon Dolarlık zarar Yıldırım Demirören’e yakın çevrelerce “masum ihmâl” olarak değerlendirilse de futbol dünyası olayı “bile bile lades” şeklinde yorumladı. Konuyla ilgili soru işaretleri ise federasyonun, kendi hakkını gerektiği gibi savunmadığını ortaya koyuyor.
TFF 80 MİLYON DOLAR ZARAR ETTİ
O dönem Lig TV adıyla yayın hakkını elinde bulunduran beIN Sports, 2010’da yıllık 424 milyon Dolar bedel karşılığı 4+1 senelik sözleşme imzalamıştı. O günlerde yaşanan 3 Temmuz krizi sonrası Lig TV, zarara uğradığını öne sürerek Yıldırım Demirören yönetiminden sözleşmesinin ihalesiz olmak kaydıyla 2 yıl uzatılmasını istedi. Demirören de bu talebi kabul etti ve yayın sözleşmesi 2017 yılına dek uzatıldı. Ne var ki 2012’de TFF ile yayıncı kuruluş arasında yapılan protokolle iki yıl daha uzayan yayın paketi içine önemli bir getirisi olan B ile C grubu yayın hakkı sözleşmeye 'gizli bir el' tarafından yazılmayınca TFF 80 milyon Dolar (430 milyon TL) gibi bir zarara uğradı.
KATAR'LI ŞİRKET: 'YASAL BİR YÜKÜMLÜLÜĞÜMÜZ YOK'
Daha sonra ortaya çıkan bu zarar, TFF yönetimini rahatsız etti ve beIN Sport yetkililerinden bu para istendi. Ancak, 2016-17 ve 2017-18 sezonu B ile C paketine ilişkin talebi olumlu bulmayan Katarlı şirket, “Yasal bir yükümlülüğümüz bulunmamaktadır” diyerek rest çekti. TFF ise konuyu 6100 sayılı kanun hükmü ile İş Tahkim kurumuna götürdü. Ve İş Tahkim üç hakemin atandığı dosyada TFF’nin haksız talepte bulunduğuna karar verdi.
80 milyon Dolarlık ek yayın paketi ücretinde TFF’nin, ihtilaflı dosyada kendi kurullarından ziyade yayıncı kuruluş beIN Sports’u koruduğu izlenimi ortaya çıktı. İşte o sorular:
- Ek sözleşmenin rekabet kurulundan geçtiği 2014 yılında, o günün hukuk müşaviri ve mali konulardan sorumlu yönetici Hüsnü Güreli ve imza yetkisi alan makam, ek protokolun hükümlerini kontrol etti mi?
- Federasyon Başkanı Yıldırım Demirören ve yönetim kurulunun bilgisi, onayı olmadan 80 milyon Doları bulan 2 yıllık ek protokole hangi merci imza onayı verdi?
- Önceki yıllarda, federasyon genel kurullarının yapıldığı otellerdeki mini bar faturalarına kadar inceleme yapan Denetleme Kurulu Başkanı ve THY CEO’su İlker Aycı, protokoldeki bu durumu fark etmedi mi?
- beIN Sports, yeni imzalanan 500 milyon Dolarlık sözleşmede, itilafın “kendi lehlerinde” çözülmesi konusunu şart koştu mu?
- TFF’nin, federasyonun hakkını savunması için hakem heyetine atadığı kişi, nasıl yayıncı kuruluş lehine oy kullandı? (heyet 3 kişi)
- Anlaşmazlık yaşandığında ticaret mahkemeleri dururken niçin İş Tahkim’e gidildi?
- Yayıncı kuruluşun teminat mektubu federasyon kasasında dururken; TFF, kulüplere niçin kendi hesaplarından ödeme yaptı?