Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Vahap Munyar istifa etti
Hürriyet'te birçok kişinin işine son verilmesinin ardından istifa haberleri de gelmeye devam ediyor. Son olarak gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Vahap Munyar istifa etti.
31-10-2019 16:41

Geçtiğimiz aylarda iktidara yakınlığı ile bilinen Demirören Grubu tarafından satın alınan Hürriyet gazetesinde bir grup çalışan, ''yönetim kurulunun işletmesel kararı'' denilerek işten çıkarılmış ve görevlerine son verilen isimler kararı, evlerine gönderilen tebligatla öğnenmişti. Yaşananlar sonrası Gülse Birsel ve Naim Dilmener istifasını açıklarken, Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Vahap Munyar da istifa etti.
22 Mayıs 2018'de Genel Yayın Yönetmenliği koltuğunu Fikret Bila'dan devralan Vahap Munyar bugün gazete yönetimine istifasını noter aracılığıyla gönderdi.
İLGİLİ HABERLER
Sağlık emekçilerinin hak talebine 'rüşvet istiyorlar' diyen yandaş Murat Alan hakkında suç duyurusu!
Suç duyurusu dilekçesinde Alan’ın sağlık çalışanlarını hedef alarak kullandığı bu ifadelerin sağlık çalışanlarını aşağılayıcı, küçük düşürücü, rencide edici, onların toplum nezdinde saygınlıklarına zarar verici nitelikte olduğu, bu sebeple Alan’ın ifadelerinin TCK’nun 125/1. maddesinde düzenlenen “hakaret” suçunu oluşturduğu belirtildi.
19-01-2021 15:13

İleri Haber
Genel Sağlık-İş, sağlık çalışanlarına yönelik “rüşvetçi” ithamında bulunan yandaş Yeni Akit Gazetesi Haber Müdürü Murat Alan hakkında suç duyurusunda bulunarak, kamu davası açılmasını talep etti. Genel Sağlık-İş adına Genel Başkan Zekiye Bacaksız’ın yaptığı suç duyurusunda, Alan’ın hakkını arayan sağlık çalışanlarının rüşvet istedikleri yönünde kullandığı ifadelerin açıkça halkı kin ve düşmanlığa tahrik edecek nitelikte olduğu, halka karşı sağlık çalışanlarını açık bir hedef haline getirdiği ifade edildi.
Yandaş Yeni Akit Gazetesi Haber Müdürü Murat Alan katıldığı televizyon programında, sağlık çalışanlarının özlük haklarının iyileştirilmesi yönündeki haklı taleplerini, onların “rüşvet” istedikleri yönünde nitelendirmiş ve “rüşvetimi ver susayım” ,“al rüşvetini git hastalara bak” şeklinde sağlık çalışanlarını aşağılayıcı, küçük düşürücü, tahkir edici ifadeler kullanmıştı.
O SÖZLERE SUÇ DUYURUSU
Büyük tepki toplayan bu sözlerle ilgili Genel Sağlık ve Sosyal Hizmet Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Genel Sağlık-İş) Genel Başkanı Zekiye Bacaksız, Alan hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusu dilekçesinde Alan’ın sağlık çalışanlarını hedef alarak kullandığı bu ifadelerin sağlık çalışanlarını aşağılayıcı, küçük düşürücü, rencide edici, onların toplum nezdinde saygınlıklarına zarar verici nitelikte olduğu, bu sebeple Alan’ın ifadelerinin TCK’nun 125/1. maddesinde düzenlenen “hakaret” suçunu oluşturduğu belirtildi.
Alan hakkında gerekli soruşturmanın yapılarak TCK’nun 216/1, 218, 125/1, 3-a, 4. maddelerinde düzenlenen suçlar bakımından cezalandırılabilmesi için hakkında kamu davası açılması talep edildi.
'HALKI KİN VE DÜŞMANLIĞA TEŞVİK EDİYOR'
Dilekçede ayrıca şu ifadeler kullanıldı:
"Ülkemizde ve dünyada görülmekte olan Covid-19 salgını sebebiyle sağlık çalışanları aylardır çok ağır şartlarda çalışmaktadır. Bu süreçte en ön saflarda yer alan yüzlerce sağlık çalışanı bu virüs sebebiyle hastalanmakta, hatta ölmektedir. Büyük fedakârlıklar ve yoğun çalışmalarla görevlerini en iyi şekilde yerine getiren sağlık çalışanlarının, tek isteği özlük haklarının iyileştirilmesidir.
Bilindiği üzere ülkemizde sağlık çalışanlarına karşı şiddet eylemleri son zamanlarda artış göstermektedir. Sağlık çalışanlarına karşı şiddet eylemlerinin arttığı bu dönemde, televizyon ekranları aracılığı ile sağlık çalışanlarının “rüşvet istediği” ve “ancak bu rüşvet karşılığı hastalara bakacakları” yönünde asılsız ifadeler kullanması, halkı sağlık çalışanlarına karşı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmektedir. Alan’ın kullandığı bu ifadeler sağlık çalışanlarını halkın gözünde açık bir hedef haline getirmekte ve bu durum kamu güvenliği açısından da açık bir tehlike oluşturmaktadır.
Alan’ın canlı yayında kullandığı bu ifadelerin haber verme ve eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları şeklinde değerlendirilmesi kesinlikle mümkün değildir. Alan’ın hakkını arayan sağlık çalışanlarının rüşvet istedikleri yönünde kullandığı ifadeler açıkça halkı kin ve düşmanlığa tahrik edecek nitelikte olup, halka karşı sağlık çalışanlarını açık bir hedef haline getirmektedir."
'Facebook ve diğer şirketler ‘devlet sansürünün aracı olma’ tehlikesi taşıyor'
Buyum, bu şirketlerin Af Örgütü ve Türkiye'deki kullanıcılarına bu durumu engellemek için hangi somut adımları atacaklarını açıklamak zorunda olduklarının altını çizdi.
19-01-2021 12:14

İleri Haber
İktidarın sosyal medyada sansür yasasına ilişkin Uluslararası Af Örgütü’nden yapılan açıklamada, “Facebook ve diğer şirketler ‘devlet sansürünün aracı olma’ tehlikesi taşıyor” denildi.
Facebook'un “sosyal medya sansürü” getiren yeni yasa gereğince Türkiye'ye temsilci atayacağını duyurması üzerine konu hakkında bir açıklama yayımlayan Uluslararası Af Örgütü Türkiye Kampanyacısı Milena Buyum, son haftalarda şirketlerin birer birer,” muhalefeti susturacak olan bu aşırı sert yeni yasaya” boyun eğdiğini söyledi.
“Facebook'un yanı sıra Google'ın, Youtube'un ve diğerlerinin kararı, bu şirketleri devlet sansürünün bir aracı haline getirme tehlikesi taşıyor” diyen Buyum, bu şirketlerin Af Örgütü ve Türkiye'deki kullanıcılarına bu durumu engellemek için hangi somut adımları atacaklarını açıklamak zorunda olduklarının altını çizdi.
‘İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ HAKKINA SAYGI İÇİN HANGİ ADIMLAR ATILACAK?’
Article 19 Avrupa ve Orta Asya Program Direktörü Sarah Clarke ise "Sosyal medya şirketlerine, Türkiye'nin online içeriklere getirdiği sansüre katkı sunmama ve kişisel verileri Türkiye yetkililerine teslim ederek kullanıcılarını keyfi gözaltı ve yargılanma riski altına sokmama çağrısı yapıyoruz” derken, "Türkiye'de yer edinen Facebook ve diğer teknoloji şirketleri, hiç kuşkusuz ki yetkililerin baskılarıyla karşı karşıya kalacakları ve bağımsız yargının olmaması göz önünde bulundurulduğunda, ifade özgürlüğü hakkına saygı göstermek için hangi spesifik adımları atacaklarını derhal açıklamalıdır" ifadelerini kullandı.
NE OLMUŞTU?
AKP 'nin sosyal medya sansürü kapsamında Meclis'ten geçirdiği yasanın ardından Türkiye'nin resmi bir temsilci bulundurma şartını tanınan sürede yerine getirmeyen Facebook, Twitter, YouTube, TikTok ve Instagram'a ikinci yaptırım olan 30'ar milyon TL'lik cezalar kesilmişti.
2021'in ilk 15 gününde 5 gazeteci saldırıya uğradı: 'Cezasızlık önünü açıyor'
"Tüm uyarılarımıza, aylık açıkladığımız raporlarımıza rağmen gazetecilere saldırılar devam ediyor” diyen Çakırözer, yeni yılın ilk günlerinde de 5 gazetecinin darp edildiğine dikkat çekti.
16-01-2021 15:48

İleri Haber
CHP’li Utku Çakırözer, 2021’in ilk 15 gününde 5 gazeteciye saldırıda bulunulduğunu söyledi. 2019’da 34, 2020’de 17 gazetecinin saldırıya uğradığını hatırlatan Çakırözer, “İki senedir uyarıyoruz. Gazetecilere yönelik tehditler hayatlarını hedef alan saldırılara dönüşüyor” dedi.
Meclis’teki gazeteci kökenli milletvekillerinden Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Eskişehir Milletvekili ve İnsan Hakları Çalışma Grubu Üyesi Utku Çakırözer 2019 yılında 34, 2020 yılında 17 gazetecinin sokak ortasında saldırıya uğradığını belirtti.
“2019 yılında gazeteciler Sabahattin Önkibar, Ahmet Takan, Yavuz Selim Demirağ, Murat İde yazıları, haberleri nedeniyle sokak ortasında saldırıya uğradı. Ama gazetecilere saldıranların sorumluları caydırıcı cezalara çarptırılmadı. Bu cezasızlık politikası yeni saldırıların kapısını araladı. 2020 yılında da saldırılar devam etti. Aralarında Elazığ ve Diyarbakır’daki yerel gazetecilerin de bulunduğu 17 basın çalışanı haberleri ve paylaşımları nedeniyle darp edildi ya da tehdit edildi. Tüm uyarılarımıza, aylık açıkladığımız raporlarımıza rağmen gazetecilere saldırılar devam ediyor” diyen Çakırözer, yeni yılın ilk günlerinde de 5 gazetecinin darp edildiğine dikkat çekti.
‘BU YIL DA GAZETECİLERE FİİLİ SALDIRILAR BAŞLADI’
Çakırözer, “İki yıldır uyarıyoruz dinleyen yok. Ve maalesef bu yıl da gazetecilere fiili saldırılarla başladı. Aksaray’da Anadolu’nun Sesi Gazetesi Haber Koordinatörü İzzet Tınmaz, Aydın’da Adliye önünde haber kovalayan gazeteciler Murat Uçkaç ve Kıymet Sarıyıldız. İstanbul’da KRT TV programcısı Avukat Afşin Hatipoğlu ve Ankara’da Yeniçağ Gazetesi Ankara Temsilcisi Orhan Uğuroğlu sokak ortasında saldırıya uğradılar. Bu vahim gidişatı durdurmalıyız” ifadelerini kullandı.
‘CAN GÜVENLİĞİ İKTİDARIN SORUMLULUĞUNDA’
Türkiye’de gazetecilik yapmanın ve muhalif görüş ifade etmenin her geçen gün tehlikeli bir hal aldığı ve uygulanan cezasızlık politikaları nedeniyle gazetecilere ve siyasetçilere saldırıların arttığını dile getiren Çakırözer, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bu saldırıların önüne geçilmesi için öncelikle iktidar sahiplerinin haberi, yazısı nedeniyle gazetecileri; muhalif görüşü nedeniyle de siyasetçileri tehdit etmekten, hedef göstermekten vazgeçmesi gerekir. Halkın haber alma hakkı ve basın özgürlüğünü korumak, gazetecilerin basın özgürlüğünü, siyasetçilerin ifade özgürlüğünü korumak iktidarın ana sorumluğudur. Bunun için de öncelikle can güvenliği sağlanmalıdır. Gazetecilere yönelik bu kabul edilemez saldırılar, halkın haber alma hakkını ve basın özgürlüğünü yok saymaktadır. Basın özgürlüğünün, ifade özgürlüğünün olmadığı bir ülkede demokrasiden, reformdan bahsedilemez. Gazetecilere, siyasetçilere yönelik saldırıları yapanlara karşı bugüne kadar sürdürülen 'cezasızlık' politikaları artık son bulmalı, bu saldırıların failleri yargı önünde hesap vermeli ve gereken caydırıcı cezaları almalıdır. Cezasızlık politikası sürer, caydırıcı cezalar verilmezse saldırılar artarak sürecektir.”
Gazeteci ve sunucu Sevim Gözay yaşamını yitirdi
Gazeteci ve sunucu Sevim Gözay 48 yaşında hayatını kaybetti.
14-01-2021 13:42

Kültür, sanat ve yaşam alanlarında içerik üreten gazeteci ve sunucu Sevim Gözay, 48 yaşında yaşamını yitirdi.
Birçok kanalda yönetmenlik, sunuculuk, moderatörlük ve jüri üyeliği yapmış olan Gözay, lenf kanseri tedavisi görüyordu.
Gözay, bugün 07.30’da İstanbul Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaşamını yitirdi.
ABD’nin Idaho eyaletinde, Trump’ı engelleyen Facebook ve Twitter’a erişim kapatıldı
ABD Başkanı Donald Trump’ın sosyal medya hesaplarının kapatılmasına tepki gösteren Idaho eyaleti, Facebook ve Twitter'a erişimi engelledi.
14-01-2021 09:05

ABD’de faaliyet gösteren ‘Your T1 WIFI’ adlı internet servis sağlayıcısı, Idaho eyaletinde Facebook ve Twitter’a erişimi engelledi. Bu karara sebep olarak, ABD Başkanı Donald Trump’ın hesaplarının kapatılması gösterildi.
Idaho eyaletinde yayın yapan Krem televizyonu, ‘Your T1 WIFI’ internet servis sağlayıcı şirketin duyurusunu yayınladı. Duyuruda, Twitter ve Facebook’un kullanıcılara ve enformasyona yönelik uyguladığı sansüre dikkat çekildi.
Şirket, sosyal medyada sansüre yer olmadığını vurgulayarak, “Bu iki siteyi erişime kapatma kararı aldık” açıklamasında bulundu.
Covid-19'a yakalanan gazeteci-yazar Emin Karaca hayatını kaybetti
TGC, Covid-19'a yakalanan gazeteci-yazar Emin Karaca’nın hayatını kaybettiğini duyurdu
12-01-2021 18:54

Covid-19’a yakalanan gazeteci-yazar Emin Karaca 72 yaşında hayatını kaybetti. TGC’den yapılan açıklamada, “Mesleğimize uzun yıllar başarıyla hizmet veren Karaca’nın ailesinin, dostlarının ve meslektaşlarının acısını paylaşıyor, sabırlar diliyoruz” denildi.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), yeni tip koronavirüse (Covid-19) yakalanan gazeteci-yazar Emin Karaca’nın hayatını kaybettiğini duyurdu. TGC’den yapılan açıklamada, 72 yaşındaki Karaca’nın ölüm haberi şöyle verildi:
"Değerli meslektaşımız Emin Karaca’yı kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Mesleğimize uzun yıllar başarıyla hizmet veren Karaca’nın ailesinin, dostlarının ve meslektaşlarının acısını paylaşıyor, sabırlar diliyoruz”
EMİN KARACA KİMDİR?
1949 yılında Denizli’de doğdu. Aydın Lisesi’ni bitirdi. Mesleğe 1968 yılında Hüraydın Gazetesi’nde başladı. Gelişim Yayınları, Milliyet, Güneş, Halk Gerçeği, Para Dergisi, Özgür Gündem ve Radikal gazetelerinde düzeltmen, muhabir, servis yöneticisi ve köşe yazarı olarak çalıştı.
Basın meslek kuruluşlarının yarışmalarında köşe yazısı, röportaj ve inceleme dalında birçok ödül sahibi olan Emin Karaca Sürekli Basın Kartı taşıyordu.
ESERLERİ:
Türk Basınında Kalem Kavgaları, İstanbul, 1998
Ağrı Eteklerinde İsyan: Bir Kürt Ayaklanmasının Anatomisi, Karakutu Yayınları, Eylül 2003
Eski Tüfeklerin Sonbaharı, Ozan yayıncılık, Ocak 2004
Plazaların Efendisi Aydın Doğan: Bir medya İmparatorunun Öyküsü, Karakutu Yayınları, Ekim 2003
Yeraltı Dünyadan Başka Bir Yıldız Değildi: 1929 Komünist Tutuklaması, Nazım Kültürevi Kitaplığı
Sevdalınız Komünisttir: Nazım Hikmet'in Siyasal Yaşamı, Gendaş Kültür, Aralık 2001
Sosyalizm Yolunda İnadın ve Direncin Adı: Kıvılcımlı, Nazım Kültürevi Kitaplığı, Ekim 2001
12 Eylül'ün Arka Bahçesinde Avrupa'daki Mültecilerle Konuşmalar, Gendaş Kültür, Şubat 2001
Sintinenin Dibinde (T.C.'nin hukuksal öyküsü), Gendaş Kültür, Aralık 2000
Cumhuriyet Olayı, Altın Kitaplar, 1995
Milliyet Olayı, Altın kitaplar, Mayıs 1995
Kalaşnikofa Güzelleme, Toplumsal Dönüşüm Yayınları
150'likler, Altın Kitaplar, 2007
Nazım Hikmet Şiirinde Gizli Tarih, Karakutu Yayınları, 2005