AKP'li Cumhurbaşkanı Reecep Tayyip Erdoğan kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamada Türkiye'de 29 Nisan - 17 Mayıs tarihleri arasında 'tam kapanma' uygulanacağını açıklamıştı.

Salgın nedeniyle alınan 17 günlük kapanma kararını değerlendiren hekimler, “Tam kapanma olmalı ancak bu şekilde değil. Ekonomik, sosyal desteksiz kapanma olmaz. Devlet, gereksinim duyan herkese sosyal ve ekonomik destek vermeli. Ayrıca belli saatlerde evin yakınında açık alanlarda hava almak ve yürümek de serbest olmalı” dediler.

Cumhuriyet'ten Sibel Bahçetepe'nin haberine göre hekilerin değerlendirmeleri şöyle:

'MIŞ GİBİ YAPILIYOR'

Prof. Dr. Sinan Adıyaman: 

"Ekonomik ve sosyal destek olmadan tam kapanmadan bahsetmek mümkün değil. Bu bir nevi sokağa çıkma yasağı gibi... TTB’nin de başından beri söylediği tam kapanmadan kastedilen sosyal ve ekonomik olarak desteklenen acil ihtiyaçlar dışında bütün işyerlerinin kapatıldığı bir kapanma. 17’sinden sonra hızlı açılma da olursa bu yeni pik ile tekrar karşımıza çıkacağı kesin. Bilimsel olarak pandemi ile mücadelede gerekli adımlar atılmıyor. Pandemi ile mücadelede “mış” gibi yapılıyor."

'ÖNLEMLER YETMEYECEK'

Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol:  

"Cumhurbaşkanı’nın hedeflediği 5 binli rakamlardan çok uzağız. Onun için çok yaşamsal bir kısıtlama gerekiyordu. Bu kadar büyük bir salgın yükünde olmasaydık, 4 hafta önce kapatma yapmış olsaydık daha etkili olurdu ama bu evrede yetmeyecek. Çalışmaya çıkmak zorunda olan kesimlerin hiçbir şekilde korunmadığı ve gözetilmediği, zaruri haller yüzünden çalışamayan kesimlerin gözetilmediğini görüyoruz. Kapanma hiç yoktan iyidir tabii bir miktar etkisi olacaktır, bu etki bizi 5 bin sınırına getirir mi? 6-12 hafta kadar sürer. Çok daha etkili ve ideal kapanma çerçevesi çizilmeliydi."

'KISA SÜREDE ETKİ ZOR'

Prof. Dr. Kayıhan Pala: 

"Tam bir kapanma olmadığı anlaşılıyor ve 43 maddede istisnalar sıralanmış. Örneğin fabrikalar, inşaatlar çalışıyor. Vaka sayılarında ilk haftadan itibaren azalma gözlenebilir. Bu arada aşılamayı hızlandıracak ve varyantların durumunu saptayacak bir uygulamaya ihtiyaç var. Beden ve ruh sağlığımız için bu süre içinde evin yakınlarında dışarı çıkıp yürümek, hava almak önemli. Çünkü virüs asıl olarak kapalı ortamlardan bulaşıyor, açık ortamlardan değil." 

'BİLİMSEL OLMALIYDI'

Prof. Dr. Nilay Etiler:  

"Kapanmalar ve açılmalar bilimsel temele dayalı olmalı. Açılma süreçleri de 1 Mart’ta ya da geçen yıl 1 Haziran’da olduğu gibi birdenbire her yeri açma şeklinde olmamalı. Biz toplumun ihtiyaçlarını karşılayacak faaliyetlerin sürdürülmesini, onun dışında bütün faaliyetlerin durdurulmasını öneriyoruz. Tam kapanma yapılınca eğer gerekli sosyal ve ekonomik destekler sağlanmazsa toplumun alt-orta kesimlerine çok büyük zarar gelir."

'KAPANMA DENİLEMEZ'

Prof. Dr. Elif Dağlı:

"Buna kapanma demek mümkün değildir. Ayrıca yine kısıtlamalar ramazana göre saat değiştirmektedir. Bu kararın bilimsel olarak temeli yoktur. Kapatılmayan hizmet sektörlerindeki çalışanların zaten hastalık riski yüksektir. Onlar için hızlıca aşı bulunmalıdır. Kapatılan sektörlerde çalışanların ise maddi desteksiz bırakılması, sosyal devlet anlayışı ile bağdaşmaz. Yaşamlarını onurlu bir şekilde sürdürmelerini sağlayan destek sağlanmalıdır. Kararlar ekonomik ve turistik nedenlerle değil, insanların canı düşünerek alınmalıdır."