İleri Haber

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, Türkiye’de her yıl artmakta olan ve toplumda ciddi travmalara neden olan intihar vakalarının sosyolojik, psikolojik ve ekonomik nedenlerinin araştırılarak intiharların önlenmesine yönelik çözümlerin üretilmesi amacıyla Meclis'e araştırma önergesi verdi.

Fatih'te 4 kardeşin ekonomik sıkıntılar sebebiyle yaşamına son vermesinin ardından, Antalya'da da 4 kişilik bir aile hayatını kaybederken; yoksulluk ve geleceksizlik sebebiyle intihar eden yurttaşların sayısı her geçen daha da artıyor.

HDP'li Züleyha Gülüm, Türkiye’de 2002’den günümüze kadar geçen 17 yıllık AKP iktidarı boyunca izlenen politikalara paralel olarak intihar vakalarının ciddi oranda arttığını belirterek bir araştırma önergesi verdi.

'HAK İHLALLERİ, İNSANLARI YAŞAMLARINA SON VERMEYE İTTİ'

"AKP iktidarı, kısmen var olan demokrasi, insan hakları, hukuk, özgürlükler ve sosyal devlet anlayışından özellikle son yıllarda hızla uzaklaşmıştır" diyen Gülüm, "Söz konusu değerlerin ortadan kaldırılması ve buna bağlı olarak ortaya çıkan ekonomik krizin de etkisiyle yaşanan işsizlik, yoksullaşma, geçim sıkıntısı, işten atılma gibi sebeplerden dolayı intihar vakalarında büyük bir artış yaşanmıştır. Özellikle iki yıllık OHAL döneminde yaşanan ağır hak ihlalleri, kamudan haksız yere ihraç gibi birçok faktör insanların geleceğe dair olan umutlarının azalmasına ve insanları yaşamlarına son vermeye itmiştir" dedi.

Araştırma önergesinin gerekçesinde Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerini referans gösteren Züleyha Gülüm'ün verdiği önergede, "Türkiye’de 2016’da 3 bin 193, 2017’de 3 bin 168, 2018’de 3.161 kişi intihar etmiştir. AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılında bu sayı 2 bin 301’dir. 2003’te ise 2 bin 705’tir. 2009-2018 yılları arasında toplam intihar sayısı 30 bin 984’tür" ifadeleri yer aldı.

'İNTİHARLAR, YOKSULLUĞUN GELDİĞİ KORKUNÇ NOKTAYI GÖSTERİYOR'

İşsizliğin ve yaşanan ekonomik sorunların, intihar üzerinde yadsınamayacak bir etkiye sahip olduğunun bilindiğini dile getiren HDP'li milletvekili, "Geçtiğimiz hafta İstanbul Fatih ilçesinde yaşları 45 ile 60 arasında değişen ve aynı evde yaşayan 4 kardeş ağır borçları nedeniyle intihar ederek yaşamlarına son vermiştir. Antalya'da benzer şekilde maddi zorluklar çeken ve 9 aydır işsiz olan Selim Şimşek iki çocuğu ve eşini zehirlemiş, ardından intihar etmiştir. Bir hafta içerisinde yaşanan söz konusu toplu intihar vakaları, Türkiye’de yoksulluğun geldiği korkunç noktayı göstermektedir" şeklinde konuştu.

Züleyha Gülüm'ün araştırma önergesinin gerekçesinde şu ifadeler yer aldı:

"Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı Temmuz 2019’da geçen yılın aynı dönemine göre 1 milyon 65 bin kişi artarak 4 milyon 596 bin kişi olmuştur. Artan işsizlik, yoksulluk, borç ve kötü çalışma koşulları yaşanan intihar vakaların en önemli nedenlerindendir. Giderek artan geçim zorluğu, intihar nedenleri arasında ikinci sırada yer almaktadır. 

'KÖTÜ ÇALIŞMA KOŞULLARI YÜZÜNDEN ONLARCA ÖĞRETMEN İNTİHARA SÜRÜKLENİYOR'

İşçi intiharları da işsizlik ve güvencesiz çalışma koşullarıyla doğru orantılı artmaktadır. İSİG verilerine göre, 2013-2018 arasında 351 işçi geçim sıkıntısı, borç ve işsizlik nedeniyle yaşamına son vermiştir. Aynı şekilde ataması yapılmayan veya dayatılan kötü çalışma koşulları yüzünden her yıl onlarca öğretmen intihara sürüklenmektedir. Bunun son örneği geçtiğimiz günlerde Antep’te maruz kaldığı mobbing nedeniyle intihar etmek zorunda bırakılan 25 yaşındaki sözleşmeli öğretmen Saadet Harmancı’dır. 

'İNTİHAR EDENLERİN 8 BİN 193'Ü KADIN'

Öte yandan, Türkiye’de kadınların yaşam haklarına yönelik saldırılar da çok boyutlu bir şekilde devam etmektedir. Kadınlar yaşamın her alanında maruz kaldıkları sistematik saldırılar sonucunda hayatlarını kaybetmekte veya intihar etmek zorunda bırakılmaktadırlar. 2009-2018 yılları arasında intihar eden 30 bin 984 kişiden 8 bin 193’ü kadındır.

İnsanların yaşadığı ağır koşullar nedeniyle yaşamına son vermesi intihar değil cinayet olarak değerlendirilmesi gerektirmektedir. İktidarın çözümsüz bırakan politikaları ve buna karşı insanların tepkisini ortaya koymasını sağlayacak demokratik ortamın yokluğu bu sonucu üretmektedir.

Yaşanan ekonomik kriz, işsizlik, yoksulluk ve hukuksuzluk gibi pek çok sebepten kaynaklı meydana gelen intihar vakaların ve diğer toplumsal sorunların çözümü için bir an önce demokrasi, hukuk devleti, insan hakları, toplumsal adalet vb. alanlarında adımlar atılması gerekmektedir. Türkiye’de her yıl artmakta olan ve toplumda ciddi travmalara neden olan intihar vakalarının sosyolojik, psikolojik ve ekonomik nedenlerinin araştırılarak intiharların önlenmesine yönelik çözümlerin üretilmesi amacıyla bir araştırma komisyonu kurulmasını arz ve teklif ederim."