Beyin kanaması geçiren hasta tutsak İlhan Dikme yatağa kelepçeyle bağlandı. Ankara’da da Nazlı Solgin’in sağlık durumuna dikkat çeken insan hakları savunucuları, hasta tutsaklar için uygun sağlık koşullarının sağlanmasını istedi.

Hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek için 393. F oturması yapıldı. İnsan Hakları Derneği önünde bir araya gelen tutsak yakınları, mahpusların tedavi hakkı ve buna bağlı olarak yaşama haklarının ihlal edildiğini bildirdi.

Hapishanelerde uygulanan tecrit, baskı, şiddet ve yasakların yanı sıra tutsakların tedavi hakkının engellenmesi son zamanlarda yaygınlaştı. Bu tutum, basit hastalıkların ölümcül hale gelmesine ve kayıplarla sonuçlanmasına neden oluyor. Adli Tıp Kurumu'nun "hapishanede kalamaz" raporları da görmezden gelinerek hasta mahpuslar ölüme terk edilmek isteniyor.

Geçirdiği ameliyat sonrası hayati tehlikeye giren İlhan Dikme'nin durumunu kamuoyunla paylaşmak amacıyla ailesi ve hak savunucuları F oturmasında bir araya geldi. Yakınları, Dikme'nin yatağa kelepçeli halde tutulduğunu aktardı ve bu uygulamadan vazgeçilmesini istedi.

'YATAĞA KELEPÇELİ TEDAVİ İŞKENCEDİR'

İHD Hapishane Komisyonu adına basına açıklamada bulunan Hatice Onaran, hastanede yatağa kelepçeli tedavinin işkence olduğunu söyledi. Onaran, beyin kanaması sonucu ameliyat olan ve ameliyat sonrası gelişen beyin ödemi ve akciğer enfeksiyonu nedeniyle bilinci kapanan ve halen uyutulan Dikme'nin kelepçelenmesinin ilgili sözleşmelere aykırı olduğunu belirtti.

Onaran, Kandıra F Tipi hapishanesinde tutulan Dikme'nin durumunu aktardı: "Ameliyattan 48 saat sonra aileye komplikasyon geliştiği ve durumunun ağırlaştığı söylenmiş, ardından uyutulmaya başlanmıştır. Bu sürede akciğer enfeksiyonu ve beyin ödemi gelişmiş ve beyin ödemini atabilmesi için I Ekim günü beynine diren takılmıştır. Eşi ve kızı savcılıktan izin alarak günde sadece 5 dakika kendisini görebilmekte ancak anne ve babası görüş yapamamaktadır.

"Derneğimize yapılan başvuruda aile; halen bilinci kapalı olarak uyutulmakta olan İlhan Dikme'nin yatağa kelepçelendiğini ve kelepçe takılan kolunda ciddi oranda ödem oluştuğunu, tedavisini zorlaştıran bu duruma son verilmesi için girişimlerde bulunduklarını, ancak kelepçenin çıkarılmasını sağlayamadıklarını bildirmiş, yaşamından endişe ettikleri için tedavisinin denetimi ve tedavisini olumsuz etkileyen kelepçenin çıkartılması için yardım talep etmiştir. Dernek avukatı İlhan Dikme'yi ve sorunu yerinde görmek amacı ile hastaneye gitmiş ancak vekaleti olmasına rağmen görüşüne izin verilmemiştir."

'TEDAVİ ÖZGÜR KOŞULLARDA OLMALI'

Açıklamanın devamında şunlar kaydedildi: "Bizler İnsan Hakları Savunucuları ve Hapishane Komisyonu olarak tedaviyi yürütmekte olan hekimler de dahil yetkilileri göreve çağırıyoruz. Tıbbi gereklilikler ve İstanbul protokolü de gözetilerek, yoğun bakımda bilinci kapalı olarak uyutulan İlhan Dikme'nin kelepçesi çıkarılmalı, ceza infazının durdurularak serbest bırakılmalı ve tedavisinin özgür koşullarda yapılmasına imkan sağlanmalıdır. Tedavi sürecinde verdiği zarara rağmen kelepçe uygulamasına izin veren ve devamına karar verenler hakkında ise adli ve idari başlatılmalıdır."

NAZLI SOLGİN UYGUN ŞARTLARDA TEDAVİ GÖRSÜN

Ankara’da da Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, 266. haftaki eyleminde hasta mahpus Nazlı Solgin’in durumuna dikkat çekti. Yaklaşık bir yıl önce Tarsus Kadın Kapalı Hapishanesinden, Kayseri Bünyan Kadın Kapalı Hapishanesine gönderilen Hasta Mahpus Nazlı Soglin 10 yıldır tutsak. Solgin, birçok sağlık sorunu yaşamasına karşın hastanede kelepçe uygulamasını reddettiği için sürekli hapishaneye geri götürülüyor.

Mide ülseri, beyne giden iki damarda tıkanma, kalp kapakçığında kalınlaşma, yumurtalıklarında kist, eklem rahatsızlıkları ve nefes darlığı gibi birçok sağlık sorunu bulunan Solgin’in hapishane koşullarında tedavi olanağı bulunmamaktadır. Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, Solgin ve tüm hasta tutsakların uygun koşullarda tedavilerinin sağlanması için gerekli adımların atılmasını istedi.(ETHA)