Özgür Yılmaz - @ozguryilmaz344

Grup Yorum yaptığı yazılı açıklamayla 17 Mayıs'ta açlık grevine başlayacağını açıklamıştı.

Grup Yorum üyeleri bugün 53. gününe giren açlık grevi sürecini, taleplerini, yaşanan polis tacizlerini İleri Haber'e anlattı. 

'BİZE BAŞKA ÇARE BIRAKMADILAR'

Grup Yorum üyeleri belli taleplerle bir açlık grevine başladı. Öncelikle bu talepler nelerdi ve açlık grevinin kaçıncı günündesiniz?

Bugün açlık grevimizin 53. günündeyiz. Tam 53 gündür açlığa yatıyoruz. Neden açlığa yattığımızı size sıralayalım... Konser yasaklarına karşı, başlarımıza ödül konuldu, listeler kaldırılsın diye, kurumumuz basılmasın diye, tutsak grup yorum üyeleri serbest bırakılsın diye, hakkımızda açılan tüm davalar düşürülsün diye açlık grevindeyiz. Bize başka bir çare bırakmadılar.

'TARİH BİZİ YAZACAK'

Neden açlık grevi yöntemini seçtiğimizi soranlara bu cevabı vermek istiyoruz. Başka bir çare bırakmadılar. Bakın tarihe, başına ödül konulan, sürekli konserleri yasaklanan, kasetleri kurşunlanan, tüm üyeleri tutuklanan, müzik yaptığı kurumu iki sene içerisinde tam 9 defa basılan başka bir müzik grubu görülmemiştir. OHAL'den bu yana baskılar gittikçe arttı. Kurumumuz neredeyse iki ayda bir basılır duruma geldi... Biz bu baskıya zulme nasıl bir cevap verelim? Sesimizi duyurmak için daha ne yapalım? Tek çare direnmek. Tek çare sesimizi daha iyi duyurmak için, açlığa yatmak. Bakın sanatçılara... AKP faşizmine yaranmak için Beştepe'ye gittiler. İktidardan yana olduklarını ıspat etmek için ne yapacaklarını şaşırmışlar. Ama biz böyle değiliz. Biz taraf olduğumuzu her yerde haykırıyoruz! Biz halktan tarafız bunun için de her türlü bedeli öderiz. Evet bu süreçte halktan yana sanat yapmak "suç" sayılabiliyor. Ağır bedeller ödememize neden olabiliyor. Olsun! biz bu bedeli ödemekten asla kaçınmayız! Çünkü biz sonuna kadar düşündüğümüzü yapacağız, yaptığımızı savunacağız. Tarih bizi yazacak... doğrudan yana, halktan yana olanları yazacak. 

'BİZE YEMEK ISMARLAMALARI ŞAŞIRTICI DEĞİL'

Açlık grevi sürecinde bildiğimiz kadarıyla polis tacizleriyle karşı karşıya kalıyorsunuz. Bu durumun başka örnekleri oluyor mu? Neler söylemek istersiniz?

Düşman aciz ve korkak. Biz buna çok şaşırmıyoruz, düşmanı çok iyi tanıyoruz. Onlar Filistin'de özgür tutsakları önünde mangal yakan İsrail polisiyle aynı zihniyeti taşıyorlar. Bize de yemek "ısmarlamaları" hiç şaşırtıcı değil. Açlık grevimize işte bukadar tahammülsüzler. Çünkü halkın bizi sahipleneceğinden eminler. Ve bu sahiplenmenin ne kadar büyüyeceğini çok iyi biliyorlar. Bundan kaynaklı da çok korkuyorlar. Korktukları için bu acizce yöntemlerle bize baskı uygulamaya çalışıyorlar. Ama nafile! Bu tür oyunlar bize sökmez. Şuan 4 üyemiz süresiz açlık grevindeler, moral üstünlüğü, haklılık gücü ve zafere olan inancımız karşısında hiç bir güç duramaz. Yemek ısmarlama dışında polisin tacizi oluyor. Kapının önünde etkinlikler yaptığımızda, halaylar çektiğimiz de zırhlı araçlarıyla gelip taciz ediyorlar. 

'HALKIMIZ BİZE HER DAİM SAHİP ÇIKACAKTIR'

Peki, Grup Yorum, talepleri kabul olmadığı takdirde nasıl bir yol izleyecek?

Taleplerimizin kabul edilip edilmeyeceğini zaman gösterecek... Biz arkadaşlarımızın her yerde sesi olacağız. Grup Yorum'un açlık grevinde olduğunu her yerde halka duyuracağız. Çünkü çok eminiz ki... halkımız bize her daim sahip çıkacaktır. Biz nekadar kitlesel olursak, düşmanı nekadar teşhir edersek, haklılığımızı her yerde ne kadar anlatırsak okadar sonuç alırız. Yani kısacası taleplerimizin kabul edilmesi de bize bağlı. Kurum baskınları, ödüller, tutsak üyelerimiz, konser yasakları... biz bunlara karşı susup bir kenaarda oturamazdık. Elimizde ki tek güç direnmek. Biz sonuna kadar direneceğiz. 

'GRUP YORUM'UN SESİ OLALIM'

Son olarak açlık grevine yakından takip eden kamuoyuna neler söylemek istersiniz? 

Haklı taleplerimizin her yerde duyurulmasını istiyoruz. Tüm halkımıza çağrımızdır, her yerde Grup Yorum'un sesi olalım. Her yerde 4 arkadaşımızın süresiz açlık grevinde olduklarını anlatalım. Bahar Kurt, Helin Bölek, Barış Yüksel ve İbrahim Gökçek'i herkes duymalı. Ayrıca tüm halkımızı kurumumuz İdil Kültür Merkezi'ni sahiplenmeye, ziyaret etmeye çağırıyoruz! Ancak hep birlikte güçlü olabiliriz. Taleplerimizi, faşizme karşı tek bir güç olursak kabul ettirebiliriz.