Gizemli bir bekleyiş: 'Carol Gömülmeden'

Gizemli bir bekleyiş: 'Carol Gömülmeden'

“Carol Gömülmeden” heyecanla okunacak, kurgusu güçlü bir gerilim örneği. Kitabın yarattığı gizemli atmosfer ve ortaya koyduğu gerçek üstü öğeler olay örgüsü ile birleşince yapıt merak ve heyecan ile okuru yolda peşinden sürüklüyor. Üstelik tüm bunları kadın cinayeti gibi önemli ve can yakan bir meseleye temas ederek yapıyor. Özellikle gerilim ve korku sevenlerin ilgisini çekecek eser sıra dışı bir deneyim sunmakta.

Gökçesu Özgül

“Carol Gömülmeden” , Kafes, Kırmızı Piyana, Gölün Dibindeki Ev gibi kitaplarıyla ve müzisyen kimliğiyle de tanınan Josh Malerman’ın İthaki  tarafından basılan bir diğer kitabı. Eser bu yılın başında raflardaki yerini alarak adından söz ettirmeye başladı.

Hikaye aslında bir kadın cinayeti fikri üzerine kurulu. Carol Evers’in cinayeti… O otuz sekiz yaşında, oldukça zengin,  yaşadığı yerde sevilen ve on yıldan fazla zamandır Dwight Evers ile evli. Kocasıyla birlikte Yol’un en kuzey noktasında bulunan Harrows’da yaşamaktadır. Bu kadının sadece artık hayatta olmayan annesi Hattie, en yakın arkadaşı John Bowie ve ve kocası tarafından bilinen bir sırrı var. Carol çocukluğundan beri zaman zaman komaya giriyor, bunlar birkaç günden fazla sürüyor. Komadayken bir ölüden pek de farkı yok; nabzı atmıyor ama bilinci açık, kımıldayamasa da konuşulanları duyabiliyor.  Bilinci açık ama sadece kendisi biliyor… O hastalığına bir ad vermiş; Uğultu Kasabası. Hastalığı Carol’ın öldü zannedilip gömülmesi için yeterli sayılabilir. Bu yüzden de Carol,  annesi Hattie öldükten sonra kendini garantiye almak için bu sırrı bir kişi ile daha paylaşmaya karar veriyor; Jhon Bowie. Jhon Carol’ın hem güvendiği hem de birlikte iyi vakit geçirdiği en yakın arkadaşıdır. Ancak Jhon’un beklenmedik ölümü Carol’a dair esrarengiz durumu kendisinden başka bilen bir tek kişinin kalmasına sebep olur; kocası Dwight. Bundan sonra ise Dwight’ın yıllardır yaptığı plan işlemeye başlayacaktır. Carol’un gireceği bir sonraki komada Dwight kasabada yaşayan herkese karısının öldüğünü söyleyecek, kimse onun yaşadığını fark edemeden gömülmesini sağlamaya çabalayacaktır. Yaklaşık beş yıldır Carol’ın girdiği komalarda onu gözlemleyerek, “kibarlıktan ve nezaketten nasibini almamış olmasıyla ve yaptığı şaibeli anlaşmalarla ünlü” suç ortağı Lafayette ile bu planın detaylarına kafa yormuştur. Dwight artık zengin, akıllı, kendisine ihtiyaç duymayan karısının varlığına tahammül edemez. Kendince Carol ile rekabete girmiş ve   kaybeden taraf olmuştur. Kendini var edebilecek hiçbir şey yapmayan, işe yaramaz ve aciz bu adam karısına ait parayla onun olmadığı bir hayat sürmenin peşindedir. Kısacası Dwight karısı Carol’ı diri diri gömmek ister. 

Ancak Dwight’ın unuttuğu biri vardır; Carol’ın komalarının ona verdiği sorumluluğu kaldıramayıp yirmi yıl önce onu terk eden kanun kaçağı eski sevgilisi James Moxie. “Moxie Carol’ın rahatsızlığını sır gibi saklamasının asıl nedeniydi. Onun tarafından terk edilmek Carol’ı korkutmuştu. Moxie gençlik aşkını, ilk aşkını kaybetmek uğruna da olsa Yol’u sık sık ölen bir kadına göstermesi gereken ilgi ve özene tercih etmişti.” Carol’ın evinde çalışan ve bu eski aşkı bilen Farrah, Carol’ın ani ve erken ölümünü Moxie’nin de öğrenmesi gerektiğini düşünerek ona haber uçurur. Moxie’ye giden telgraf Dwight’ın planını tehlikeye sokacak, Moxie’nin ise yıllardır içinde taşıdığı vicdan azabı ile  karşı karşıya geleceği,  Harrows’a doğru oldukça tehlikeli bir yolculuğa çıkmasına sebep olacaktır. Moxie peşinde onu öldürmek üzere tutulmuş azılı  bir kiralık katille gizemli yollardan geçip, esrarengiz varlıklarla karşılaşırken Harrows’da cenaze hazırlıkları başlamıştır bile… Bu yolculuk Moxie için sadece dokuz yıl sonra Yol’a dönmek, aşık olduğu kadını kurtarmak adına girişilen bir mücadele değil anılarıyla yüzleşmek anlamına da gelir. “Moxie’nin asla kestiremediği bir yerden geldikçe gelen vicdan azabının ve pişmanlığın neşteriyle yeniden şekillenmiş çehrelerdi. Carol’ın suratındaki her kırışık, giydiği eteğin kat yerleri, hatta çizmelerinin ucundaki tozlar bile suçluluk duygusunu pekiştiriyor; hatasını nasıl düzelteceğini bilmeden kendi prensiplerini, kendi kendine koyduğu kanunları çiğnediği için kanun kaçağı hayatı yaşamaya başlamasının ve Yol’da nam salmasının öncesinde, yirmi yıl evvel kendi elleriyle yıktığı mutluluk vaatlerini anımsamasına yol açıyordu. (…) Hatıralarına, ahlak anlayışına, onca yılı heba edip etmediğine kafa yormak ruhunu delik deşik etmeye, Moxie’nin birkaç tahtasının eksilmesine yetmişti.” Yazar tuhaflıklar ülkesinde tasarlanan bir kadın cinayeti, korku, gerilim, vicdan azabı arasından aşka bir şans verir; “Aşk kaybolur.(…) Ama daima geri gelmenin bir yolunu bulur.”

“Carol Gömülmeden” heyecanla okunacak, kurgusu güçlü bir gerilim örneği.  Kitabın yarattığı gizemli atmosfer  ve ortaya koyduğu gerçek üstü öğeler olay örgüsü ile birleşince yapıt merak ve heyecan ile okuru yolda peşinden sürüklüyor.  Üstelik tüm bunları kadın cinayeti gibi önemli ve can yakan bir meseleye temas ederek yapıyor. Özellikle gerilim ve korku sevenlerin ilgisini çekecek eser sıra dışı bir deneyim sunmakta.

KÜNYE: Carol Gömülmeden, Josh Malerman, Çevirmen: Aslı Dağlı, İthaki 2019, 399 Sayfa.

DAHA FAZLA