Gezi tutuklularına görüş kısıtlaması

Gezi tutuklularına görüş kısıtlaması

Atalay ve Kahraman'ın belirlediği görüşçüler onaylanmadı, Yapıcı'nın 2 görüşçüsüne ise yasak geldi.

Can Atalay ve Tayfun Kahraman'ın akrabaları dışında 3 kişiyle görüşme hakkına ilişkin listesi 4 aydır onaylanmazken, Mücelle Yapıcı'nın listesinde yer alan ve daha önce görüştüğü 2 isimle görüşmesi gerekçesiz şekilde yasaklandı. 

Gezi Davası'nda mahkeme Osman Kavala'ya ağırlaştırılmış müebbet; Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi’nin 18’er yıl hapis cezası verildi. Tutuklanarak Silivri Cezaevi'ne gönderilen Kahraman ve Atalay’ın ziyaretçi listeleri 4 aydır onaylanmadı. Arkadaşlarıyla görüşebilen Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi'ndeki Mücelle Yapıcı'nın da arkadaşlarından 2'sinin görüş hakkı gerekçesiz şekilde düşürüldü.

BirGün'den Kayhan Ayhan'a konuşan Gezi tutuklularının avukatlarından Ali Deniz Özen, her tutuklunun birinci dereceden akrabaları hariç 3 kişiyle daha kapalı ve açık görüş hakkı bulunduğunu belirterek, "Tutuklu ve hükümlülerin açık - kapalı görüş haklarını düzenleyen mevzuata göre, tutuklu arkadaşlarımızın aile görüşüne ek olarak bildirecekleri 3 kişi ile görüşme hakkı bulunuyor. Gezi Davası kapsamında tutuklanan tüm arkadaşlarımız cezaevine girdikten sonra 3'er kişilik ziyaretçi listelerini oluşturdular ve cezaevi idaresine teslim ettiler. Aradan geçen yaklaşık 4 aylık süreye karşın, Can Atalay ve Tayfun Kahraman’ın ziyaretçi listesi hala onaylanmadığı gibi, ne kendilerine ne de avukatlarına olumlu ya da olumsuz herhangi bir karar tebliğ edilmiş değil. Dolayısıyla arkadaşlarımız, belirledikleri ziyaretçilerle görüşme haklarından, "ziyaretçiler ile ilgili gerçekleştirilen güvenlik soruşturmasının tamamlanmaması" gerekçesi ile neredeyse 4 aydır keyfi biçimde mahrum bırakılıyorlar" ifadelerini kullandı.

YAPICI İÇİN GEREKÇE YOK

Geçtiğimiz hafta Mücella Yapıcı’nın belirlediği 3 ziyaretçiden 2'sinin görüş hakkının düşürüldüğünü de açıklayan Özen, "Bunun gerekçesini henüz bilmiyoruz. Cezaevi idaresinin bu keyfi kararına hem Mücella Yapıcı hem de avukatları tarafından itiraz ediliyor" dedi.

'TOPLUMSAL DESTEĞE GÖZDAĞI VERİLMEK İSTENİYOR'

"İktidar, başına gelen bütün kötülüklerin başlangıcı olarak Gezi’yi sorumlu tutsa ve tarihi bu şekilde çarpıtsa da, aradan geçen 9 yıla rağmen bugün Gezi’nin toplumsal meşruiyetinin hâlâ dimdik ayakta olduğunu biliyoruz" biliyoruz diyen avukat Özen, "Aslında tüm bunlar, tutuklama kararları sonucunda arkadaşlarımız için gösterilen geniş toplumsal desteğe gözdağı verilmek istendiğinin bir başka göstergesi" diye konuştu.