Gezi tutsakları için 512. günde ‘adalet’ talebi: ‘Sokakta mücadelemizi sürdüreceğiz’
Gezi tutukluları için başlatılan nöbetin 512’ncisinde TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi önünde yine “adalet" talep edildi.
Ersan Kınık
Gezi Davası kapsamında tutuklanan isimler için “adalet” talebiyle 512 gündür devam eden nöbette konuşan TİP Sözcüsü Sera Kadıgil, “Gezi nedeniyle esir tutulan herkes için sokakta, en çok korktukları yerde mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.
Osman Kavala'nın tutukluluğunun üzerinden 2 bin 137 gün geçerken, Gezi Davası kapsamında tutuklanan Can Atalay, Mücella Yapıcı, Tayfun Kahraman, Çiğdem Mater, Mine Özerden ve Hakan Altınay'ın tutuklanmasının üzerinden 512 gün geçti.
Gezi tutukluları için başlatılan nöbetin 512’ncisinde bugün Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi önünde yine “adalet" talep edildi.
‘ONLARI ESİR TUTANLARA DERT OLSUN’
Nöbete katılan Türkiye İşçi Partisi (TİP) Sözcüsü ve İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, burada yaptığı konuşmada 19 Eylül vesilesiyle mimar, mühendis ve şehir plancılarının dayanışma gününü kutladı.
“Bugün TİP adına buradayım ve hepinizi bir kere daha bu vesileyle selamlıyorum ve Can’ı alamamanın üzüntüsünü yaşıyorum” diyen Kadıgil, şunları söyledi:
Geçen hafta yanlarındaydım. İslamo –faşist düzene karşı çıktığı için sistem tarafından esir tutulan arkadaşlarımızın küçük bir kısmını gördüm. O kadar direngenler ve o kadar enerjikler ki bunu herkesin bilmesini ve onları esir tutanlara dert olmasını çok istiyorum.
Biz bugün Can’ın arkadaşları olarak buradayız ama yalnızca Can için burada değiliz. Biz bu ülkede 80 şehirde milyonlarca insan sokağa çıktık. O Gezi’nin faturası nasıl oluyor da bizim 6 arkadaşımıza kesiliyor. Biz tam bunun hesabını sormak için işte bu eylemleri yapmaya devam ediyoruz.
‘YARGITAY, AYM’YE RACON KESTİ’
Can’ı gördüm. Normalde Mecliste görmem lazımdı, göremiyorum çünkü Yargıtay’ı ele geçiren bazı klikler anayasanın üstünde kabul ettiler kendilerini. Yargıtay, AYM’ye karşı racon kesti. “Anayasa neymiş ya?” dedi. Kim için dedi? Depremde zaten hayat hakkını gasbettikleri Hataylıların bir de milli iradesini gasbetmek için seçtikleri milletvekilini esir tutmak için dedi. Biz de AYM’ye başvurduk. Hala gündeminde yok.
‘MECLİSTE DEĞİL, HATAY’DA OLACAĞIZ’
Önümüz 1 Ekim. 1 Ekim’de Meclis açılacak. O Meclis yine 599 insanla açılacak. O Meclisi yine Hatay’da on binlerce insanın iradesini gasbederek açacaklar ve o Meclisin açılışında gelecek Recep Tayyip Erdoğan efendi “milli irade” masalları anlatacak. Biz de Türkiye İşçi Partililer olarak diyoruz ki “yeter” biz o Mecliste Recep Tayyip Erdoğan’ın şovuna alet olmayacağız, 1 Ekim’de Can için Hatay’da Hataylılarla birlikte olacağız.
Daha sonra sadece Can değil; Mücella Abla, Çiğdem, Mine, Tayfun, Hakan, Osman Kavala ve bu düzen tarafından Gezi nedeniyle esir tutulan herkes için sokakta, en çok korktukları yerde mücadelemizi sürdüreceğiz.
‘ADALET MÜCADELESİ DAYANIŞMAYLA BAŞARIYA ULAŞACAK’
Nöbette bir konuşma yapan Avukat Nazan Moroğlu da sözlerine mühendis, mimar ve şehir plancılarının dayanışma gününde mücadelelerini kutlayarak başladı.
Moroğlu, “Burada Can Atalay’ın meslektaşları ve arkadaşları olarak bulunuyoruz ve bu nöbete destek veriyoruz. Dayanışma güçlendirir. Adalet mücadelesi dayanışmayla başarıya ulaşacak. Benim milletvekilim şu an tutsak. Neden hala Can Atalay orada? Bunun nedeni Türkiye’de hukukun, yargının işlememesi. Bu mücadeleyi vermeye devam edeceğiz. Can Atalay’a, Gezi tutsaklarına, hepsine buradan selam olsun diyorum” dedi.