Genç arkeologun intiharına ilişkin 'mobbing' iddiası: 'İntihar değil, cinayet'

Genç arkeologun intiharına ilişkin 'mobbing' iddiası: 'İntihar değil, cinayet'

Kültür Sanat Sen'den yapılan açıklamada, "Müzede görevli arkeolog arkadaşımızın hayatını kaybetmesine neden olan bu olay intihar değil cinayettir ve sorumlular derhal yargı önüne çıkarılmalıdır” denildi.

İleri Haber

Gaziantep Müze Müdürlüğü’nde sözleşmeli olarak görev yapan Arkeolog Merve Kaçmış, hayatına son verdi. Kaçmış, arkasında neden intihar ettiğine dair bir mektup bıraktı. Kültür Sanat Sen’den yapılan açıklamada, müzede 3 yıldır baskı ve mobbingin Müdür Emine Öztürk tarafından uzun yıllardır personele uygulandığı, birçok personelin bu durumdan kaynaklı soruşturmaya maruz kalarak görev yerlerini değiştirmek zorunda kaldıklarının bilindiği belirtildi.

2,5 yıldır Gaziantep Müze Müdürlüğü’nde sözleşmeli olarak görev yapan Arkeolog Merve Kaçmış, 13 Aralık Pazartesi günü hayatına son verdi. Genç kadın, intiharının ardından bir de mektup bıraktı. Savcılıkta bulunan mektubun içeriği tam olarak bilinmese de Kaçmış’ın çalıştığı Gaziantep Müze Müdürlüğü’ndeki mobbing iddiaları gündeme geldi.

İNTİHARIN NEDENİ İŞYERİNDEKİ MOBBİNG Mİ?

Kaçmış’ın intiharına ilişkin Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’na (KESK) bağlı Kültür Sanat ve Turizm Emekçileri Sendikası (Kültür Sanat Sen) tarafından yapılan açıklamada o iddialarla ilgili şu ifadelere yer verildi:

“Müzedeki diğer uzmanlar ile yapılan görüşmede işyerindeki sıkıntıların yaklaşık 3 yıldır sürdüğü, bu baskı ve mobbingin Müdür Emine Öztürk tarafından uzun yıllardır personele uygulandığı, birçok personelin bu durumdan kaynaklı soruşturmaya maruz kalarak görev yerlerini değiştirmek zorunda kaldıkları söylenmektedir. Mevcutta Müze Müdürüne açılmış mobbing davalarının olduğu bilinmekle birlikte Kültür Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü ve Teftiş Başkanlığının durumu bilmesine rağmen Müdür hakkında hiçbir işlem yapmadığı yönünde üyelerimizden şikâyetler gelmiştir. Yetkilerin duruma sessiz kalması ve ülkemizde yaratılan cezasızlık kültürü müze müdürü Emine Öztürk’ün gün geçtikçe personel üzerinde baskılarının artırmasını da beraberinde getirmiştir.

Bölgeden gelen bilgilerde, Genel Müdürlükten müzeye ziyarete gelen kimi kurum yöneticilerinin personelle yaptıkları toplantıda ‘müdürünüz genç, güzel ve iyi hiç birinizden şikâyet duymayacağız. Siz Arkeologlar dinsiz, ateist ve solcu oluyorsunuz hepiniz hizaya geleceksiniz’ şeklinde tehditlerle karşılaştıklarını, müzede çalışan arkadaşlarımız Müdür hakkındaki tüm şikâyetlerine rağmen bir sonuca varamadıklarını ifade etmektedirler.  

İntihar eden meslektaşlarının son zamanlarda müdürden eserlerin zimmetini kısa sürede alması için baskı ve tehditle mücadele etmek zorunda kaldığı, sözleşmeli olduğu için eğer şu tarihe kadar yapmazsan sözleşmeni fes ederim ve senin dilin çok uzadı şeklinde hakaretler ile karşılaştığı söylenmektedir. Uzmanların mevzuatın açık olması nedeniyle zimmet işinde sayım ve kontrol yapmadan eserleri alamayacağını belirtmelerine rağmen Müdür Emine Öztürk’ün psikolojik şiddet ve baskılarının devam ettiği söylenmektedir.

Genç Arkeolog’un geçen  hafta sonu memleketi Diyarbakır’a gittiği bir yakınının rahatsız olması nedeniyle Pazar günü Müdüründen 1 günlük izin istediği ancak bu izinin verilmemesi ile birlikte baskıya maruz kaldığı, bunun üzerine meslektaşlarının birkaç telefon görüşmesi sonrası bu eylemi gerçekleştirdiği anlatılmaktadır.

Bunlar ile birlikte daha önceki yıllarda bir gişe personelinin işinden olmasına da yine aynı müdürün neden olduğunu ve birçok personelin müdür hakkında şikâyetlerde bulunmasına rağmen korunduğunu hiçbir işlem yapılmaması sonucunda genç meslektaşının bu durumu kaldıramaması dolayısıyla hayatından olduğunu söylemektedir.

Bölgeden birçok uzmanın maruz kaldığı bu baskı ve mobbing Kültür Bakanlığında liyakatsiz ve özellikle Memur-Sen üyesi olan Müdürlerin kendilerini personelin efendisi gibi görmeleri ve devlet müzelerini ise kendi çiftlikleri şeklinde yönetmelerinden kaynaklıdır. Özellikle sorgulanması gereken konu bu şikâyetlerin neden değerlendirmeye alınmadığı ve bir insanın hayatına mal olmasının neden beklendiğidir. Ayrıca belirtmek isteriz ki ölümü tercih eden arkeolog arkadaşımız Memur-sen üyesidir. Yalnız Memur-Sen’den her zamanki gibi konu ile ilgili ne bir açıklama gelmiştir ne de yaşanan süreçte olaya müdahale de bulunulmuştur.”

‘İNTİHAR DEĞİL, CİNAYET’

Kaçmış’ın intiharına ilişkin iddiaların sıralandığı açıklama, “Müzede görevli arkeolog arkadaşımızın hayatını kaybetmesine neden olan bu olay intihar değil cinayettir ve sorumlular derhal yargı önüne çıkarılmalıdır” ifadeleriyle sona erdi.