Fen lisesine yandaş Eğitim-Bir-Sen kuşatması: ‘Namus mesafesi’, darp, ‘din sohbetleri’…
Yandaş Eğitim-Bir-Sen’in kadrolaştığı Edirne Süleyman Demirel Fen Lisesi’nde karma eğitime zıt uygulamalar dikkat çekiyor. Eğitim-Bir-Sen’li müdürün atanmasıyla, okulda kız ve erkek öğrencilerin arasındaki en ufak temas “namus mesafesi” yaptırımına uğrarken, tepki gösteren öğrenciler mimleniyor. ‘Mimli’ öğrencilere yapılan baskı ise Eğitim-Bir-Sen’li öğretmenler tarafından şiddete kadar götürülüyor.
07-07-2020 16:41

Tugay Candan - @TugayCandann
Mail: tugaycandan@ilerihaber.org
Edirne Süleyman Demirel Fen Lisesi’nde yandaş Eğitim-Bir-Sen’in kadrolaşmasıyla öğrencilere yönelik gerici baskılar arttı. Kız ve erkek öğrenciler arasındaki en ufak temas “namus mesafesi” gibi gerekçelerle yaptırım sebebi sayılırken, tepki gösteren öğrenciler mimlendi. Bu öğrencilerden biri, müdür yardımcısının eşi ve aynı zamanda Eğitim-Bir-Sen Edirne Şube Başkan Yardımcısı olan bir öğretmen tarafından darp edildi.
Edirne Süleyman Demirel Lisesi’ne sene başında müdür olarak yandaş Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) Edirne Şube Başkan Yardımcısı Fatma Dalgıç atandı. Aynı zamanda Eğitim-Bir-Sen Edirne Şube Başkanı Erdinç Dalgıç’ın eşi olan Fatma Dalgıç’ın atanmasıyla birlikte özellikle karma eğitime zıt uygulamalarla öğrenciler baskı altına alınmaya çalışıldı.
Okulda, kız ve erkek öğrencilerin birbirine en ufak teması okul yönetimi tarafından“namus mesafesi” gibi söylemlerle yaptırıma uğrarken, öğrencilerin aileleri üzerinden tehdit edildiği öğrenildi.
‘BİR SÜRÜ ARKADAŞIN VARKEN, NEDEN ONUNLA OTURUYORDUN?’
Bir öğrenci kız arkadaşıyla karşılıklı yemek yediği için Müdür Fatma Dalgıç tarafından hakkında dilekçe yazıldığını ve ardından ailesinin aranarak, durumun kriminalize edilmeye çalışıldığını söyledi.
Öğrenci, şunları söyledi:
“Sene başında okul müdürünün değişmesiyle başlayan olaylar biz Edirne Fen Lisesi öğrencilerini oldukça üzüyor. Sene başından itibaren karma eğitim sistemine zıt yönde uygulamalar yapan müdüremiz, kız arkadaşım ve beni karşılıklı yemek yerken, ayrıca diğer birkaç arkadaşımın da aralarında hiçbir yakınlık olmamasına rağmen yan yana gördüğü için hakkımızda dilekçe yazdı. Bu olaydan sonra dilekçede ismi geçen her öğrencinin ailesi aranarak asılsız söylemlerde bulunularak okula çağırıldı. Odasına gidip, ‘Ailemi neden aradınız?’ diye sorduğumda ‘görüşmek istiyorum’ cevabını verdi. Ben ise ‘Derdinizin ne olduğunu bilmiyorum, neden ilişkilerimize karışıyorsunuz?’ diye sordum. ‘Sınıfta bir sürü arkadaşın varken neden onunla oturuyordun?’ gibi anlamsız bir soru sordu.”
‘FEN LİSESİ ÖĞRENCİSİNİN İŞİ DİN VE BİLİM ÖĞRENMEKTİR’
Müdürün okulda sık sık ”Kızlar ve erkekler 35 cm’den daha yakın olamaz. 35 cm namus mesafesidir” ve “Fen lisesi öğrencisinin işi din ve bilim öğrenmektir” söylemlerini tekrarladığını belirten öğrenci, yaşananlara tepki gösteren öğrencilerin ise mimlendiğini ve okulda her hareketlerinin titizlikle takip edildiğini ifade etti.
EĞİTİM-BİR-SEN’Lİ ÖĞRETMENDEN ÖĞRENCİYE DARP!
Bir sabah kıyafet kontrolü yapıldığı sırada, tüm kurallara uymasına rağmen Müdür Yardımcısı Reyhan Olgun tarafından kurallara uymayan öğrencilerin yanına alınarak, bekletildiğini söyleyen öğrenci, “Galiba her sabah burada kalacağım, bu şaka mı?“ dedikten sonra Reyhan Olgun’un eşi ve aynı zamanda Eğitim-Bir-Sen Edirne Şubesi Başkan Yardımcısı olan Matematik Öğretmeni Murat Olgun tarafından darp edildiğini öne sürdü.
Öğrenci, yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Ben o sözü söyledikten sonra kenarda duran Reyhan Olgun’un eşi Murat Olgun bana ‘Evet şaka, ben çok şakacıyımdır, sen benimle gel’ diyerek, beni kamera bulunmayan fotokopi odasına götürdü ve içerideki hizmetlileri dışarı çıkardı. Ardından ‘Bana bak ben kimseye benzemem’ dedi ve ben de karşılık olarak ‘ben de’ diye yanıt verdim. Bunun üzerine bana ‘adamın a... koyarım ha’ şeklinde küfrederek, boğazımı sıktı.”
Okul önündeki polislere durumu anlatan öğrenci, sonrasında gelen bir ekip arabasıyla hastaneye giderek darp raporu aldı. Buradan Çocuk Şube Müdürlüğü’ne götürülen öğrenci, burada Murat Olgun’dan şikayetçi oldu. Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.
BASKI SADECE OKULDA DEĞİL
Okuldaki gerici baskının okul yurdunda da devam ettiğini belirten bir başka öğrenci ise gerici dernek ve vakıflardan gelen kişilere yurtta “din sohbetleri” yaptırıldığını söylerken, bu yıl yönetim baskısının daha arttığını vurguladı. Okul Müdürü Fatma Dalgıç’ın yurda sık sık baskın yaptığını ifade eden öğrenci, konum itibarıyla şehirden izole olan yurtta öğrencilerin şehirle bağının daha da kısıtlanmak istendiğini belirterek, “Öğrencilerin izinleri farklı gerekçeler uydurarak kısaltıldı ya da kaldırıldı” şeklinde konuştu.
YEMEKHANEDE ‘DİN SOHBETLERİ’
Konuyla ilgili görüştüğümüz bir başka öğrenci ise yurttaki “din sohbetleri”nin okulda da yapıldığını söyledi. Öğrenci, “Her hafta yemekhanede Karaağaç Müftülüğü’nden geldiğini söyleyen birileri bu sohbetleri yapıyor” dedi.
EDİRNE GENÇLİK DAYANIŞMA AĞI: TAKİPÇİSİYİZ!
Öte yandan dün, Edirne Gençlik Dayanışma Ağı tarafından okulda yaşananlara ilişkin bir açıklama yapıldı. Okuldaki Eğitim-Bir-Sen kadrolaşması ve gerici uygulamaların “kuşatma” olarak nitelendiği açıklamada, hem darp edilen öğrenciyle ilgili yasal sürecin, hem de okulda yaşananların takipçisi olunduğu vurgulandı. Açıklamada ayrıca, kentte parasız ve bilimsel eğitim mücadelesi veren tüm eğitim kuruluşları ile gençlik dernekleri bu sürece sessiz kalmamaya davet edildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Kentimizin en önemli eğitim kurumlarından olan, bilim öğretmesi gereken Edirne Fen Lisesi’nde bu yaşananlar kabul edilemez. Yandaş bir sendikanın kadroları tarafından yapılan bu kuşatma, hem öğrenci kardeşlerimizin iktidarın politikaları nedeniyle güç bela sürdürdükleri eğitimlerini zorlaştırmakta, hem de Anayasa güvencesinde olan karma eğitime bir saldırı anlamına gelmektedir. Edirne Gençlik Dayanışma Ağı olarak hem darp edilen öğrenci arkadaşımızla ilgili yasal sürecin, hem de okuldaki bu gerici kuşatmanın takipçisi olacağız.
Kentimizde parasız ve bilimsel eğitim mücadelesi veren tüm eğitim kuruluşları ile gençlik derneklerini bu sürece sessiz kalmamaya davet ediyoruz.”
Kentimizde parasız ve bilimsel eğitim mücadelesi veren tüm eğitim kuruluşları ile gençlik derneklerini bu sürece sessiz kalmamaya davet ediyoruz.
— Edirne Gençlik Dayanışma Ağı (@EdirneAg) July 6, 2020
BİLİM KARANLIĞA, EĞİTİM GERİCİLİĞE TESLİM EDİLEMEZ!
ÖĞRENCİ ARKADAŞLARIMIZIN YANINDAYIZ! pic.twitter.com/sh9HyWmvXz
İLGİLİ HABERLER
Eğitim-Sen Ziya Selçuk ile görüşerek eğitimde çözüm bekleyen sorunları aktardı
Eğitim-Sen yönetimi Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’u ziyaret ederek eğitim alanında yaşanan sorunlara yönelik bir dosya sundu. Dosyada pandemi döneminde artan öğretmen ve öğrenci sorunlarının çözümü için kalıcı adımların atılması gerektiği vurgulandı.
17-01-2021 15:19

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Genel Başkanı Prof.Dr. Nejla Kurul, Genel Sekreter İkram Atabay ve Genel Örgütlenme Sekreteri Ramazan Gürbüz, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’la bir görüşme gerçekleştirdi. Eğitim alanında yaşanan sorunların dosya olarak Ziya Selçuk' a iletildiğini açıklayan Eğitim-Sen sorunlara yönelik kalıcı çözümler için gerekli adımların atılması gerektiğini belirtti. Milli Eğitim Bakan'ı Ziay Selçuk' a sunulan dosya aşağıdaki gibidir.
UZAKTAN EĞİTİMDE EŞİTLİK SAĞLANMALIDIR
COVID-19 salgınının eğitim alanında yarattığı sorunları etkin bir uzaktan eğitimle çözme sürecinde başta öğrencilerimiz olmak üzere velilerimiz ve öğrencilerimiz ciddi sorunlar yaşamaktadır. Bakanlık süreci, katılımcı bir anlayışla ve aşamaları belirli bir “öğretim tasarımı” bağlamında yürütememiştir. Katılımcı, destekleyici ve planlı bir çalışmanın olmaması nedeniyle eğitim emekçileri, öğretmenler, öğrenciler ve veliler ciddi sorunlarla baş başa bırakılmıştır. Sahada çalışanlar salgında eğitim sürecini el yordamıyla ve deneme yanılma yoluyla yürütmüşlerdir.Bu süreçte karşı karşıya kalınan en büyük problem hâlihazırda var olan eşitsizliklerin daha da artması, katlanarak çoğalması olmuştur. Özellikle sosyoekonomik durumu iyi olmayan düşük gelirli velilerin çocukları, kız çocukları, tarım işçisi çocuklar, anadili farklı olan çocuklar, engelli çocuklar ve dezavantajlı gruplar uzaktan eğitime ulaşamamış, sistemin dışında kalmışlardır. İnternet erişimi olmayan, akıllı telefon, tablet ve bilgisayarı olmayan öğrenciler uzaktan eğitime dâhil olamamışlardır.
LAİKLİK İLKESİNİ İHLAL EDEN UYGULAMALAR ORTADAN KALDIRILMALI
Cemaatler ve tarikatlarla yapılan protokoller, dinden özerk yaşam süren velilerimizi ve öğretmenlerimizi ciddi biçimde endişelendirmektedir. Yine Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’nün, il ve ilçe milli eğitim yöneticileri ile okul yöneticilerini öğrencilerin dini içerikli dersleri seçmeleri konusunda yönlendirdiği şikâyetleri sendikamıza sıklıkla iletilmektedir. Seçmeli derslerin ilgi, yetenek ve merakları doğrultusunda öğrenciler tarafından seçilmesi için gerekli özen gösterilmelidir. Öğrencileri dini içerikli dersleri seçmeye yönlendiren eğitim yöneticileri ve okul yöneticileri uyarılmalıdır. Bu konu basında da yeterince yer almıştır. Anayasa ve eğitimle ilgili yasalarda yer alan laiklik ilkesi, Türkiye’de çoğul bir ortak yaşamın güvencesidir. Bilimsel ve laik eğitim ilkesinden vazgeçilmemelidir.
EĞİTİMDE GÜVENCELİ İSTİHDAM SAĞLANMALI
Öğretmenler arasında kadrolu, sözleşmeli ya da ücretli öğretmen ayrımı yapılması ve bir hiyerarşinin oluşturulması çalışma barışını bozan bir etkiye sahiptir. Eğitimin vazgeçilmez bileşeni öğretmendir ve eğitimin niteliği, öğretmenin niteliği ile doğru orantılıdır. Güvencesizliğin ve düşük ücretlerin yarattığı kaygı, eğitim ve öğretim uğraşını olumsuz biçimde etkilemektedir. Eğitimin niteliği düşünülüyorsa sözleşmeli, ücretli ya da başka bir ad altında yapılan öğretmenlik uygulamalarının tamamına son verilmelidir. Kamu hizmetlerinin sürekliliği, düzenliliği ve halka daha nitelikli olarak sunulması için eğitimde her türlü güvencesiz istihdam uygulamasından derhal vazgeçilmeli, ataması yapılmayan öğretmenler sorunu kalıcı olarak çözülerek herkese kadrolu ve güvenceli istihdam sağlanmalıdır.
KHK’LER KONUSUNDA BAKANLIK DAHA ETKİN OLMALI
Haklarında herhangi bir yargı kararı bulunmayan, hukuken suç olmayan gerekçelerle ihraç edilen kamu görevlilerinin bütün haklarıyla birlikte derhal görevlerine iade edilmeleri gerekmektedir. Halen OHAL Komisyonu’nun inceleme aşamasında bulunan yaklaşık 16 bin dosyanın yaklaşık bin 200’ü sendikamız üyelerine aittir. OHAL Komisyonu tarafından karara bağlanan dosyaların oranı yüzde 87 iken ihraç üyelerimizin karara bağlanan dosya oranı yüzde 21’dir. Bu olgu, üyelerimizin dosyalarının bilinçli biçimde karara bağlanmadığını göstermektedir. Kamu emekçilerinin işlerine dönüşü konusunda Milli Eğitim Bakanlığı daha etkin olmalıdır.
EĞİTİM-SEN ÜYELERİ SÜRGÜN EDİLDİ
2017/18 eğitim öğretim yılı başında daha önce katıldıkları sendikal eylemler nedeniyle açığa alınan üyelerimize yönelik olarak MEB tarafından büyük bir sürgün furyası başlatılmış, tamamen idari ve siyasi tasarruflarla 1190 Eğitim-Sen üyesi hukuksuz bir şekilde sürgün edilmiştir. Sürgünlerle sadece üyelerimiz değil, aynı zamanda öğrenciler de mağdur edilmiş, üyelerimizin çocuklarının eğitim hakları bizzat Bakanlık eliyle kesintiye uğratılmıştır.
EK DERS ÜCRETLERİ ÖDENMELİDİR
Öğretmenlerin mesai saati sonrasında yaptığı dersler ile hafta sonunda yaptığı derslerin, ayrıca halk eğitim merkezlerinde görev yapan kadrolu öğretmenler ile usta öğreticilerin ek derslerinin ödenmediğine ilişkin olarak sendikamıza şikâyetler gelmektedir. Artan hayat pahalılığı ve son yapılan memur zammının düşük oranı da dikkate alındığında öğretmenlerin ek ders ücretlerinin zamanında ve hakkaniyete uygun biçimde yapılması gerekmektedir.
EBEVEYN İZNİ ARTTIRILMALI
Çalışan kadınlara doğum öncesi 8, doğum sonrası 16 hafta olmak üzere toplam 24 hafta ücretli doğum izni verilmelidir. Doğumdan sonra babaya 10 iş günü ücretli izin verilmeli, sezaryenle veya erken doğum halinde bu izin ücretli olarak 15 güne çıkarılmalıdır. Bunun için; 0-6 yaş grubu çocuklar için, 50 ve üzerinde çalışanı olan bütün iş yerlerinde kreş açılmalıdır. 50’den az çalışanın bulunduğu iş yerlerinde ise çalışma alanlarına yakın ortak bakım üniteleri ve kreşler açılmalıdır.
Açık Öğretim Okulları sınavlarının tarihi açıklandı
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Twitter hesabından yaptığı paylaşımla Açık Öğretim Okulları 1. dönem ve 2. dönem sınavlarının tarihlerini açıkladı.
16-01-2021 17:23

İleri Haber
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Açık Öğretim Okulları ilk dönem sınavlarının 25 Şubat'ta, 2. dönem sınavlarının ise 25 Mart’ta başlayacağını duyurdu. Sınavlar, çevrimiçi şekilde yapılacak.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Twitter hesabından yaptığı paylaşımla Açık Öğretim Okulları 1. dönem ve 2. dönem sınavlarının tarihlerini açıkladı.
Selçuk, paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
"Açık Öğretim Okulları sınavlarımızı çevrim içi ortamda gerçekleştireceğiz. I. Dönem sınavları, 25 Şubat 2021’de II. Dönem sınavları, 25 Mart’ta başlayacak. Sınavlar, Açıköğretim Okulları Bilgi Yönetimi Sistemi üzerinden yapılacaktır. Öğrencilerimize başarılar diliyorum."
Açık Öğretim Okulları sınavlarımızı çevrim içi ortamda gerçekleştireceğiz.
— Ziya Selçuk (@ziyaselcuk) January 16, 2021
I. Dönem sınavları, 25 Şubat 2021’de
II. Dönem sınavları, 25 Mart’ta başlayacak.
Sınavlar, Açıköğretim Okulları Bilgi Yönetimi Sistemi üzerinden yapılacaktır. Öğrencilerimize başarılar diliyorum. pic.twitter.com/vRsblWDjnU
CHP'li Karabıyık: İmkansızlıklar nedeniyle EBA'ya girememiş öğrencilerin notu nasıl verilecek?
CHP Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık, MEB'in uzaktan eğitim gören öğrencilere EBA'daki performanslarına göre not verilmesine tepki gösterdi. Karabıyık, 2 milyon öğrencinin EBA'ya hiç erişemediğine dikkat çekti.
14-01-2021 16:21

CHP Eğitim Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Lale Karabıyık, Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) uzaktan eğitim gören öğrencilere EBA'daki performansları üzerinden not verilmesine yazılı açıklama yaparak tepki gösterdi. Karabıyık, 15 milyon öğrenciden 2 milyonunun EBA'ya hiç erişemediğine dikkat çekti.
Her 5 öğrenciden birinin EBA'ya erişemediğini vurgulayan Karabıyık, “Bu öğrencilerin öğrenmelerini nasıl sürdürdüğü, EBA TV üzerinden sunulan içeriklerin farklı sınıf seviyelerinde öğrenmeyi ne ölçüde destekleyebildiği, öğrenciler tarafından ne ölçüde izlendiği, ebeveynlerin çocuklarına ne ölçüde öğrenme desteği sağlayabildiği ise bilinmiyor” ifadelerini kullandı.
'EBA'YA GİRİŞİN EN AZ OLDUĞU BÖLGE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ'
"İmkansızlıklar nedeniyle EBA TV'ye girememiş öğrencilerin notu nasıl verilecek?" diye soran Karabıyık, şöyle devam etti:
“Uzaktan eğitime erişemeyen öğrencilerin MEB tarafından yaklaşık olarak tespit edildiğini biliyoruz. Ancak Bakanlık tarafından bu konuda yeterli bir girişimde bulunulmadı. Halen milyonlarca öğrencinin tablet, bilgisayar ve internet erişimi sorunu devam ediyor. Özellikle altyapı eksikliği ve gelir yetersizliği nedeniyle Güneydoğu Anadolu Bölgesi, EBA sistemine girişin en az olduğu bölgemiz.
'DİYARBAKIR'DA 200 BİN ÖĞRENCİ SİSTEME BAĞLANAMADI'
Örneğin Diyarbakır’da, 492 bin 975 öğrenci eğitim görmesine rağmen yaklaşık 200 bin öğrenci bugüne kadar hiç EBA sistemine bağlanamadı. Zaten bütçesi yetersiz olan Milli Eğitim Bakanlığına ek bütçe verilmedi. Eğitim sistemi ve aileler sorunları ile baş başa bırakıldı. Bütün bu hataların bedelini ise, imkansızlıklar nedeniyle, evinde bilgisayarı, televizyonu, interneti olmayan çocuklarımız ödedi.”
MEB'den karne notlarına ilişkin açıklama
Milli Eğitim Bakanlığı, ilk ve ortaokullarda karne notlarının derse katılım puanlarıyla belirleneceğini açıkladı. Birinci dönemde yapılan yüz yüze sınavlar değerlendirmeye alınmayacak.
14-01-2021 09:58

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ilk ve ortaokullarda karne notlarının derse katılım puanlarıyla belirleneceğini duyurdu. Birinci dönem yapılmış olan yüz yüze sınavların değerlendirmeye alınmayacak ancak isteyen veliler bu sınavların değerlendirmeye alınması için 21 Ocak’a kadar okul müdürüklerine başvurabilecek.
İllere gönderilen yazıda, ilkokul 4. sınıflarla ortaokul ve imam hatip ortaokullarında birinci dönemde yapılmış olan yüz yüze sınavların dönem sonu puan değerlendirmeye alınmayacağı açıklandı. Birinci dönem yüz yüze sınavlar velilerin 21 Ocak'a kadar okul müdürlüklerine başvurmaları halinde, bu sınavlardan alınan notlar karne puanı değerlendirmesine alınabilecek.
Ayrıca, ilkokul ve ortaokulların birinci döneminde karne basımı ve dağıtımının yapılmayacağı, karnelerin elektronik ortamda erişime açılacağı açıklandı.
25 Aralık 2020’de MEB tarafından yapılan açıklamaya göre, 2020-2021 eğitim ve öğretim yılının birinci dönemi ile sınırlı olmak kaydıyla dönem puanı belirlenirken, 1. 2. ve 3. sınıflarda dönem sonu işlemleri, ilgili yönetmelikte belirtildiği şekliyle uygulanmaya devam edecek, 4. sınıflarda ders etkinliklerine katılım puanlarının aritmetik ortalaması ile dönem puanı hesaplanacak. 5. 6. 7. ve 8. sınıflarda ders etkinliklerine katılım puanları ve varsa proje puanlarının aritmetik ortalaması ile dönem puanı hesaplanacak.
Bornova Milli Eğitim Müdürlüğü buyurdu: 'Öğrencileri dini derslere yönlendirin'
Bornova Milli Eğitim Müdürlüğü, ilçede görev yapan okul müdürlerine gönderdiği yazıda, öğrencilerin seçmeli ders tercihlerinde dini derslere yönlendirilmelerini istedi.
03-01-2021 23:19

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) orta okul ve liselerde seçmeli ders tercihlerinin 4-22 Ocak tarihleri arasında yapılacağının açıklanmasının ardından, Bornova İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ilçede görev yapan okul müdürlerine yazı gönderdi.
İz Gazete'den Duygu Kaya'nın haberine göre, anlık mesajlaşma uygulaması Whatsapp üzerinden gönderilen okul müdürlerine iletilen yazıda, öğrencilerin seçmeli ders tercihlerinde dini derslere yönlendirilmeleri 'gerektiği' bildirildi.
'DİN DERSLERİNİN SEÇİMİNDE ÖNCÜ OLMANIZI BEKLİYORUZ'
Gönderilen mesajda, "Sayın müdürlerim hepinize hayırlı günler diliyorum. Malumunuz olduğu üzere 04-22 Ocak tarihleri arası, seçmeli derslerin belirlenmesi sürecidir. Bu süreçte özellikle 4-5-6-7-8-9-10 ve 11. Sınıflarda okuyan öğrencilerin ders seçiminde rehber öğretmenleri, sınıf öğretmenleri, okul müdürleri ve veliler belirleyici olacaktır. Evlatlarımızın milli, manevi ve ahlaki açıdan donanmaları ve yetişmeleri için mutlaka doğru seçim yapmalarına yardımcı olalım. Bu konuda siz sayın ilçe müdürlerimizin rolü de belirleyici olacaktır. Kur’an-ı Kerim, Peygamberimizin Hayatı, Temel Dini Bilgiler derslerinin seçiminde desteklerinizi ve öncü olmanızı bekliyoruz" ifadeleri kullanıldı.
'BİLİMSEL EĞİTİMDEN UZAKLAŞTIĞIMIZIN KANITIDIR'
Konuya ilişkin İz Gazete'ye konuşan Eğitim İş İzmir 2 No'lu Şube Başkanı Ahmet Cangı, "Bu olay laik ve bilimsel eğitimden uzaklaştığımızın kanıtıdır.Çağdaş, bilimsel ve laik eğitimi savunan bir sendika olarak, bu seçmeli derslerde okul idaresi ya da başkaları tarafından yönlendirme yapılmaması gerektiğini düşünüyoruz. Veli ve öğrenci tarafından kararlaştırılan seçmeli ders seçiminde, bu özgürlüğün açılması gerekir. Bir baskı olmaması gerekir, burada ise açık bir dayatma var. Bilimsel ya da akademik derslerin seçilmemesi, sadece ahlak derslerinin seçilmesi için bir yönlendirme var. Bu yazı İlçe Milli Eğitim'den yollanmış ve ona da muhtemelen İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nden geldi. Bu konunun sonuna kadar takipçisi olacağız " dedi.
Eğitim Sen: Seçmeli ders seçiminde öğrenciler dini içerikli derslere yönlendiriliyor
Eğitim Sen 4 Ocak'ta başlayacak olan ortaokullar ve liseler için seçmeli ders tercihlerinin yapılması konusunda velileri uyardı. Eğitim Sen çağrısında velilere seçmeli dersleri öğrencinin seçmesi gerektiğini hatırlatırken, seçmeli dersleri öğrenciye danışmadan seçen okul yönetimlerinin suç işlediğini belirtti.
03-01-2021 15:25

Yeni eğitim dönemİNde ortaokullar ve liseler için seçmeli ders tercihlerinin başlangıç tarihi Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafIndan 4-22 Ocak olarak belirlendi. Pandemi sürecinde okullların uzakta eğitimle devam ettiği ve mevcut ekonomik koşullardan kaynaklı bir çok öğrencinin eğitimden mahrum kaldığı bu dönemde öğrencileri bekleyen bir diğer sorun seçmeli ders konusu. Eğitim Sen velilerin ve öğrencilerin siyasallaşmış okul yönetimleri tarafından geliştirici ve yeteneklerini keşfedeceği seçmeli derslere değil de dini içerikli derslere yönlendirdiğini belirterek uyarıda bulundu.
Eğitim Sen'i resmi sayfasından yapılan açıklamada:
''Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), ortaokullar ve liseler için seçmeli ders tercihlerinin 4-22 Ocak 2021 tarihleri arasında yapılacağını açıklamıştır. Pandemi nedeniyle uzaktan eğitimin yapıldığı, öğrencilerin eğitime erişim sorunu yaşadığı bir dönemde, seçmeli derslerin belirlenmesi ve öğrencilerin özgür iradesiyle seçim yapabilmeleri konusunda dikkatli olunması gerektiği açıktır.
MEB, her ne kadar seçmeli derslerin öğrencilerin istek ve tercihlerine göre belirlenmesi gerektiğini ifade etse de geçtiğimiz yıllar içinde eğitimde yaşanan yoğun siyasal kadrolaşmanın bir sonucu olarak bazı dini içerikli derslerin seçilmesi için öğrenci ve velilerin yönlendirilmeye çalışıldığı bilinmektedir. Nitekim okullara gönderilen yazıda öğrencilerin seçmeli ders seçmediği hallerde ders seçimini okul yönetiminin yapacağı belirtilmiştir. Pandemi koşullarında bu kararın nasıl sonuçlar ortaya çıkaracağını tahmin etmek zor değildir.
Geçtiğimiz yıllarda bazı okul yöneticilerinin öğrenci ve velilere bilgilendirme yapmadan, onlar adına ders seçimi yaptığı ve sadece seçilen dersleri imzalamaları için velilere tebliğ ettikleri bilinmektedir. Pandemi döneminde benzer uygulamaların olması halinde, velilerimiz Eğitim Sen şubelerine mutlaka başvurmalıdır.''
'ZORUNLU SEÇMELİ DERS KABUL EDİLEMEZ'
''Seçmeli ders tercihlerinde temel ölçütün öğrencinin ilgi ve yetenekleri olması gerekirken, her seferinde öğretmen durumu ve fiziki olanakların yetersizliği gerekçe gösterilerek sadece önceden belirlenmiş bazı derslerin seçilmesini istemek çelişkili bir durumdur. Geçmişte yaşandığı gibi bazı derslerin öğrencilerimiz için ‘zorunlu seçmeli’ hale getirilmek istenmesi gibi uygulamalar kabul edilemez.
Seçmeli dersler, öğrencilerin hayata hazırlanması, ilgi ve yeteneklerinin ortaya çıkarılması açısından elbette önemlidir. Seçmeli derslerin okul programlarının ayrılmaz bir parçası olarak öğrencilerin gelişimlerine destek olması, ayrıca bilişsel (bilgi, beceri), duyuşsal (ilgi, tutum) ve sosyal gelişimlerine katkı sağlaması gerekmektedir.''
'OKUL YÖNETİCİLERİ SUÇ İŞLEDİKLERİNİ BİLMELİDİR'
Geçmişte defalarca yapıldığı gibi veli ve öğrenciler adına ders seçen okul yöneticileri suç işlediklerini bilmeli ve ona göre hareket etmelidir. Eğitim Sen olarak, seçmeli derslerin belirlenmesi sürecinde hangi nedenle olursa olsun mağdur edilen veli ve öğrencilerimizin yanında olduğumuzu bir kez daha belirtiyor, eğitim politikalarına ilişkin her konuda olduğu gibi, bu konuda da her türlü siyasal ve ideolojik yönlendirmenin karşısında duracağımızın, seçmeli ders seçimi sürecini yakından takip edeceğimizin bilinmesini istiyoruz.