Ezgi Alya Yiğit Davası: ‘Görgü tanıkları tehdit edildi’

Ezgi Alya Yiğit Davası: ‘Görgü tanıkları tehdit edildi’

Ehliyetsiz araç kullanarak ölüme sebebiyet veren AKP’li başkanın yeğeni Osman Sarı, tutuksuz yargılanmaya devam ediyor.

Ersan Kınık

Antep’te 12 Nisan 2022’de ehliyetsiz araç kullanarak Ezgi Alya Yiğit’in ölümüne ve Şimal Toprak’ın ağır yaralanmasına sebep olan AKP Nizip Belediye Başkanı ve eski milletvekili Mehmet Sarı’nın yeğeni olan 17 yaşındaki Osman Sarı, 1 aylık tutukluluğunun ardından 13 Mayıs’ta tahliye edilmişti.

Hakkında “taksirle ölüme sebebiyet verme” suçlamasıyla Gaziantep Ağır Çocuk Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın ilk duruşması 12 Eylül’de görüldü ve Yiğit Ailesi’nin avukatının sanık Osman Sarı’nın tutuklu yargılanması yönündeki talebi mahkeme tarafından reddedilip, keşif yapılması amacıyla 28 Kasım 2022 tarihine ertelendi.

Davanın ardından İleri Haber’e konuşan Ezgi Alya Yiğit’in ablası Elif Yiğit, görgü tanıklarının tehdit edildiğini ifade etti, dosyadaki bilirkişi raporunun da eksikliklerine dikkat çekti.

‘ÇOK SAYIDA KAMERA VAR AMA OLAYI GÖREN KAMERA YOK!’

Bilirkişi raporu oluşturulurken herhangi bir kamera görüntüsünün kullanılmadığının altını çizen Yiğit, kazanın meydana geldiği caddede MOBESE kameralarının bulunduğunu, otuzdan fazla işletmenin ve kafenin olduğunu ancak buna karşılık olay anını görüntüleyen kamera kaydına ulaşamadıklarını söyleyen Yiğit “Biz kendimiz de bölgeye giderek üç defa inceleme yaptık. Çok sayıda kamera bulunuyor ama mekân sahipleriyle konuştuğumuzda kamera açımız orayı görmüyor deniyor. Yani nasıl oluyor anlamıyorum. Çünkü bu işletmeler direkt cadde üzerinde” dedi.

Dosyada sadece tek bir tanık ifadesinin olduğunu ve o tanık ifadesinin de scooter üzerinde bulunan ve ağır yaralanarak hastaneye kaldırılan Şimâl Toprak’a ait olduğunu belirten Yiğit, şunları söyledi:

“İfadesi alınırken kız üç tane sakinleştiriciyle hastanede o sırada. Hastane polisi tarafından ifadesi alınmak isteniyor. Herhangi bir beyan veremeyecek durumda olduğunu söylediğinde, ‘Olay yeri ekibini arayıp onlardan öğrenelim’ diyorlar. Arabanın Ezgi’yi ileriye fırlattığı belliyken olay yeri ekibi de arabanın Ezgi’yi altına aldığını söylüyor. Hastane polisi de bu şekilde bir yönlendirmede bulunarak bu bilgilere binaen bir rapor hazırlıyor ve kıza bu şekilde imzalattırıyor. Kız zaten şok içinde ve sakinleştiriciyle ayakta durabiliyor o sırada.

Daha sonra Şimal kendine geldiğinde verdiği ifadeyi okumak istiyor ve ‘Ben böyle bir şey söylemedim, olay böyle olmadı’ diyerek ifadesini düzeltmek için adliyeye gidiyor.”

‘KAMERA KAYITLARINA NEDEN ULAŞILAMIYOR?’

Tek tanık ifadesiyle bilirkişi raporu hazırlanıp bu rapora istinaden de sanık Osman Sarı’nın tahliye edildiğini belirten Yiğit, tepkisini şöyle dile getiriyor:

“Tanığın tek ifadesiyle şahıs serbest bırakılıyor. O baz aldıkları tek tanıklı bilirkişi raporuyla tahliye vermişlerken, tanığın ifadesini düzeltmesinin ardından iki kez yaptığımız tutuklama talebi yerine getirilmiyor!”

Sanık Osman Sarı’nın amcasının AKP Nizip Belediye Başkanı, babasının ise Nizip Ticaret Odası Başkanı olmasının davanın seyrine etki ettiğini düşündüğünü ifade eden Yiğit, “Böylesi işlek bir caddede işlenen bir cinayet olmasına rağmen kamera kayıtlarına neden ulaşılamıyor?” diye sordu.

GÖRGÜ TANIĞINA TEHDİT İDDİASI!

Görgü tanıklarından bir tanesiyle iletişime geçtiklerini söyleyen Yiğit şu iddialarda bulundu:

“Tanık bana, Osman Sarı’nın ağabeyleri olduğu iddia edilen iki kişinin gelip kendisini tehdit etmiş. Tanığın söylediği şey şu: ‘Elleri kolları çok uzun. Beni tehdit ettiler, hiçbir şekilde de ifade vermem. Zaten artık Antep’te de değilim. Asla ifade vermem’ dedi”

‘DRİFT YAPTIĞI VİDEOLARI SOSYAL MEDYASINDA PAYLAŞMIŞ’

Sanık Osman Sarı’nın sosyal medya hesaplarında yer alan görüntülerde de kaza anında kullandığı aracı defalarca kez kullandığı, hız ve drift videoları paylaştığı iddiasında bulunan Yiğit, “Hakim ve savcılar nasıl oluyor da bunu kaza diye nitelendirebiliyor? Ya da şu zamana kadar bu kişi sürekli bu arabayı kullandıysa, neden hiç polis tarafından durdurulup ehliyet kontrolü yapılmamış? Bu kişinin ailesi Nizip’te, kendisi burada (Şehitkamil), şehirlerarası yolda hiç mi durdurulmuyor? Bu aracın polisler açısından bir kayırıcılığı mı var ki durdurulmuyor?” diye konuştu.

‘ADALET ARTIK SUÇU MEŞRULAŞTIRMAK İÇİN KULLANILAN BİR ARAÇ HALİNE GELMİŞ’

Yiğit son olarak “Bu ülkede adalet, siyasetin bir maşası olarak kullanılmaya devam edildiği sürece hiçbir şekilde hukuksuzluklar, suçlar azalmayacak” diyerek şu sözleri kaydetti:

“Adaletin tamamen yansız, tarafsız bir şekilde olmasını, suçluyu cezalandırmasını beklerken; adalet bizim ülkemizde artık belli bir suçu meşrulaştırılmak için kullanılan bir araç haline gelmiş tamamen. Siyasi yanlılığı olan kişiler suç işlerse bizim ülkemizdeki adalet bunu meşrulaştırmak için var. Suçluya ceza vermek için değil!”