TİP Genel Başkanı Erkan Baş: Türkiye'nin geleceği Gezi Direnişi'nde gizlidir

TİP Genel Başkanı Erkan Baş: Türkiye'nin geleceği Gezi Direnişi'nde gizlidir

TİP Genel Başkanı Baş, Cumhuriyet TV’de gazetecilerin sorularını yanıtladı

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, Cumhuriyet TV’de gazeteciler Serhat Doğan, Mustafa Kemal Erdemol ve Mustafa Büyüksipahi’nin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Baş’ın açıklamalarından satır başları şu şekilde:

ERKEN SEÇİM TARTIŞMALARI

"TİP ve diğer muhalefet partileri bir süredir bir erken seçim olması gerektiğini dile getiriyor. Biz de bu erken seçim talebimizde ısrarcıyız."

"İki yıldır adına cumhurbaşkanlığı sistemi denilen ucube bir sistemle Türkiye yönetilmeye çalışılıyor ama Türkiye’nin bu sistemle yönetilemediği görülüyor. Bununla birlikte referandum sürecinde söyledikleri hiçbir şeyin gerçek olmadığı ortaya çıktı. Biz bu sebeple erken seçimin gerekli olduğunu düşünüyoruz. Ancak AKP erken seçimi tercih eder mi sorusunu sorduğunuzda ise aynı netlikte yanıt veremiyorum."

"2018’in Nisan ayında ilan edilip Haziran ayında yapılan seçimler, Kasım 2019’da yani zamanında yapılsaydı görüyoruz ki bu iktidarın devri sona ermiş olacaktı."

"AKP ülkenin çıkarlarına göre değil kendi siyasi çıkarlarına göre seçim tarihi belirliyor. Sanıyorum şu anda bir kamuoyu yoklaması yapıyor. Bir yandan seçim olmayacak derken diğer yandan seçime gidilecekmiş gibi işaretler vererek kendileri açısından uygun görürlerse bir baskın seçime gidebilirler. Ama ben kişisel görüşümü de şöyle ifade edeyim: Bugün gerçekleşecek bir seçimde AKP’nin kazanma şansı olmayacağını düşünüyorum."

"Toplumsal muhalefetin tüm güçleri adına konuşacak olursam bence bir erken seçime hazırız. AKP’yi yenebilecek durumdayız."

"AKP’nin kendi çıkarına uymayan bir seçime izin vereceği ya da bir seçimle iktidarı bırakıp bırakmayacağı konusunda bir takım soru işaretleri oluşabiliyor. Ben bu konuda da net olunması gerektiğini düşünüyorum. AKP her istediğini yapabilecek diye bir kural yok. Bizim görüşümüz, bu kadar büyük suçlar işlemiş bir hükümet, iktidarda tutunmak için elinden geleni yapabilir. Fakat yerel seçimlerde İstanbul’da gördük,  ellerindeki bütün kozları oynadılar ama buna rağmen sonunda halkın istediği oldu."

"AKP’yi yenebilecek güce sahibiz. Bunu tüm geniş muhalefet için söylüyorum. Özelde Türkiye İşçi Partisi’nden konuşacak olursak, henüz yeni kurulan bir partiyiz. Örgütlenme çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Geçtiğimiz baskın seçim ve sonrasındaki yerel seçimdeki sorumluluklarımız nedeniyle süreci tamamlayamamıştık.  Sanıyorum önümüzdeki on gün içerisinde gerekli tüm il ve ilçelerde seçim yeterliliğini sağlamış olacağız ve yapılabilecek en erken seçime hazır olacağız."

"Seçim sürecinde tüm partiler için eşitlik sağlanması gerekiyor. Seçim çalışmaları için devlet alınan desteğin seçime girecek tüm partiler için eşit miktarda verilmesi gerekiyor."

 

VEKİL TRANSFERİ

"Vekil transferi tartışmasında üç önemli örnek var. Bu örneklerden biri İyi Parti’den MHP’ye, ikisi İyi Parti’den AKP’ye geçmiştir. Yani bu vekil transferi tartışmasını en son yapacak olanlar kendileri. Ayrıca millet ittifakı içinde yer alıp seçimi kazanan ancak bir takım zorlama ve tehditlerle AKP’ye geçenleri de hatırlatmak gerekiyor".

"Vekil transferi tartışmasından anlaşıldığı kadarıyla AKP ve MHP vekil kaybetme telaşı içinde. Türkiye tarihinde hep böyle olmuştur. Ne değişiklik yaparlarsa yapsınlar kendileri açısından bir kurtuluş olmayacağını düşünüyorum."

 

GEZİ DİRENİŞİ

"Türkiye’de siyasetin temel problemi şu: Halk siyasetin merkezinin dışına doğru itiliyor. 4-5 yılda bir seçim olursa oy kullansınlar sonra evlerinde otursunlar, çalışsınlar üretsinler isteniyor. Ancak Gezi buna karşı da bir isyandı. Gezi kendi sözünü milyonlarla bir araya gelerek söylediği çok büyük bir halk isyanıdır. Türkiye’nin geleceğinin burada gizli olduğunu düşünüyorum."

"Türkiye sosyalist hareketi olarak Gezi’de ortaya çıkan muazzam tabloyu geliştiremedik. Gezi’nin temelinde bizim uzun yıllardır verdiğimiz mücadelenin büyük bir etkisi var. Türkiye’de sosyalistler AKP iktidara geldiği ilk günden bu yana bu partiye karşı tavrını koydu. Ancak sosyalist hareketlerin çeperindekiler bile AKP’ye çok haksızlık etmiyor musunuz? Bir şans tanısanız dediler."

"Gezi Direnişi 70-80 yıldır sosyalistlere karşı yapılanlara rağmen var olduğumuz gösterdiğimiz bir zirveydi."

"Türkiye halklarının 18 yıldır AKP karşısında verdiği mücadelenin dünya tarihi açısından muazzam bir direniş olduğunu düşünüyorum."

"18 yıldır elindeki muazzam olanaklara rağmen toplumun yüzde 50’lik kesimini asla teslim alamadı. Bu bizim açımızdan son derece umut verici bir şey. Bu tablodan siyasetçilerin bir ders çıkarması gerek. Bir halk daha fazla ne kadar direnebilir? Bu kadar örgütsüzleştirilmiş, yalnız bırakılmış, açlıkla yoksullukla terbiye edilmeye çalışılmış bir halk var ama inatla ve ısrarla bu iktidara karşı direniyor ve bulduğu her fırsatta bu iktidara çok kuvvetli tokatlar atıyor."

 

'ÜLKEYİ EMEKÇİLER YÖNETSİN İSTİYORUZ'

"TİP esas olarak birkaç dinamikten kendisini tanımladı. Birincisi ülkemizin köklü devrimci mücadele tarihi, ikincisi ise gezi direnişinde ortaya çıkan yeni dinamikler söz konusuydu ve bu yeni dinamiklerin köklü mücadele tarihimizle buluşması gerekiyordu. Biz partimizi bunun üzerine inşa ettik ve dedik ki gençler kadınlar ve işçiler siyasetin merkezinde yer almalıdır."

"Türkiye’de bir gelecek tartışması yapacaksak en büyük eksiğimiz güçlü bir sosyalist partinin Türkiye siyaset sahnesinde yer almamasıydı. TİP bu nedenle kuruldu."

"Bu ülkeyi asalaklar değil alın teri döken emekçiler yönetsin istiyoruz."

 

DARBE TARTIŞMALARI

"AKP emperyalizm yanlısı bir patron partisidir. Bunun halk tarafından kabul edilmeyeceğini bildiği için buna bir siyasal İslam sosu ekliyor ve biz Müslümanları temsil ediyoruz ya da biz Türkiye’nin zencilerini temsil ediyoruz iddialarını taşıyordu."

"12 Eylül darbesi olmasaydı AKP diye bir parti olur muydu? AKP darbenin çocuğudur."

"27 Mayıs darbesini yapanların içindeki isimlerden birisi de MHP’nin Başbuğ olarak adlandırdığı Alparslan Türkeş. Anlaşılıyor ki MHP bu 50 yıllık tarihini AKP ile kurduğu Cumhur İttifakı’nın geleceği için bir kenara itti."

 

'HALKI BEN KURTARIRIM DİYEN YALAN SÖYLÜYOR'

"Özgürlük ve demokrasi gibi kavramlar, toplumun en geniş kesimini oluşturan işçiler için ne anlam ifade ediyor buna bakmak gerek."

"Muhalefet sol söylemleri bırakıp sağ eğilimli politikalar üretince toplumun kendisine yaklaşacağını düşündü. Ancak sağın zemine yayılmasına yol açmış oldu. Solun yapması gereken şu: İlkeli olacağız ve ilkelerimizden vazgeçmeyip onları güncele formülize edeceğiz."

Halkı ben kurtarırım diyen kişi yalan söylüyordur. Halkı yalnızca kendi örgütlülüğü kurtarabilir."