Erdoğan, yeni yasama yılı açılışında konuştu

Erdoğan, yeni yasama yılı açılışında konuştu

TBMM’nin 27. Dönem 6. Yasama Yılı resmen başladı.

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) 27. Dönem 6. Yasama Yılı açılış toplantısında konuştu. Erdoğan konuşmasında yaptığı “yeni anayasa” vurgusu ve “Hiçbir vatandaşımızın enflasyonun altında ezilmesine izin vermeyeceğiz” iddiası dikkat çekti.

Recep Tayyip Erdoğan, TBMM’nin yeni yasama yılı açılışında konuştu. Erdoğan’ın konuşmasında yeni anayasa, ücretlerde iyileştirme, terörle mücadele, Türkiye ekonomi modeli ve dış politikaya ilişkin vurgular öne çıktı.

Erdoğan’ın konuşmasında öne çıkanlar şöyle:

‘YENİ ANAYASA İÇİMİZDE UKDE’

“İçimizde ukde kalan bir mesele de yeni anayasaya ülkemizi kavuşturmaktır. Bunu bir borcumuz, gençlerimize hediye edeceğimiz kazanım olarak görüyoruz. İnşallah yeni anayasa çalışmasını da tamamlayacağız. Yeni dönem meclisimizin Türkiye'yi hakkı olan yeni anayasa ile buluşturarak, darbe dönemlerinin son izini sileceğine inanıyorum.

‘VATANDAŞI ENFLASYONA EZDİRMEYECEĞİZ’

Enflasyondaki artışın kayıplarını önlemek için asgari ücreti, emekli maaşlarını yılbaşında ciddi oranlarda artırdık. Temmuz ayındaki ilave düzenlemelerle bu artışları daha da ileri taşıdık. İnşallah önümüzdeki yılbaşında tüm ücretlilerin kayıplarını telafi edecek şekilde tekrar gözden geçireceğiz. Hiçbir vatandaşımızın enflasyonun altında ezilmesine izin vermeyeceğiz.

‘GÜVENLİK VE HUZUR İKLİMİ OLUŞTURDUK’

Uzun yıllar boyunca ülkemiz gündeminin bir numaralı sorunu hep terör meselesiydi. Operasyonlar, tedbirler ve izlediğimiz diplomasiyle terör örgütlerini sınır içinde bitirerek yeni bir güvenlik ve huzur iklimi oluşturduk. Tek tük eylem teşebbüsleri bu hainlerin son çırpınışlarıdır. 

‘KENDİ ÖZGÜN EKONOMİ MODELİMİZİ İNŞA ETTİK’

Bizim uyguladığımız ekonomi politikası kesinlikle akıntıya kürek çekmek gibi akıldışı amaca dayanmıyor. Biz tam tersine ekonomik araçlarla ülkemize diz çöktürmek isteyenlere bugüne kadar kazançlı olduğu telkin edilmiş iktisat politikalarının tersine kendi modelimizi geliştirdik. Bunun hem iktisat ilminde yeri vardır hem de ülkemiz gerçekleriyle en üst düzeyde uyumludur. Maç sürerken oyunun kurallarını bizim aleyhimize değiştirmeye çalışmasalardı belki bir süre daha buna ihtiyaç duymayabilirdik. Küresel gelişmelerin fırsatlarını da değerlendirerek olanda hayır vardır anlayışıyla yönümüzü geleceğe çevirdik. Kendi özgün ekonomi modelimizi inşa ettik. 

‘DİPLOMATİK GÜÇ HALİNE GELDİK’

Dünyamız büyük bir girdaba sürükleniyor. Türkiye tüm gelişmelerden en fazla etkilenen ülke konumunda Türkiye'nin bölgesindeki olayları seyretme lüksü yoktur. Sorunların çözümünde inisiyatif alarak aktif siyaset üretiyoruz. Uluslararası planda fikirlerine başvurulan, önerileri dikkate alınan, sorunlara çözüm üreten bir diplomatik güç haline geldik. Türk diplomasisi son asırların en başarılı dönemini yaşamaktadır. Ukrayna krizindeki tutumumuz ülkemizin barışı, istikrarı merkeze alan dış politikasının son örneğidir. Rusya-Ukrayna arasındaki savaşta tercihimizi barıştan yana, diyalogdan, adaletli hakemlikten yana kullandık.