Erdoğan: Ruhlarını iblise satanlar var

Erdoğan: Ruhlarını iblise satanlar var

15 Temmuz'un 3. yıl dönümünde kapatılan Atatürk Havalimanı'nda etkinlikler düzenlendi. Erdoğan, burada yaptığı konuşmada "Ruhlarını iblise satanlar var. O karanlık güçler Türkiye'yi ele geçiremeyecekler" ifadelerini kullandı.

15 Temmuz darbe girişiminin 3. yıl dönümünde İstanbul Atatürk Havalimanı'nda yapılacak etkinlikler için Ankara'dan İstanbul'a gelen Erdoğan'ın uçağı havalimanına indi.

Eşi Emine Erdoğan ile birlikte alana gelen Erdoğan'ı karşılayanlar arasında 15 Temmuz'da yaralananlar, spor kulübü başkanları ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da yer aldı.

Erdoğan'ın uçaktan inişi esnasında ise alanda sela okundu.

'RUHLARINI İBLİSE SATANLAR VAR'

Erdoğan'ın Atatürk Havalimanı'nda yaptığı konuşmadan satırbaşları şöyle:

"Aziz milletim, sevgili İstanbullular, değerli şehit yakınlarımız ve gazilerimiz, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum.

2016 yılının 15 Temmuz'unda milletimizin istikbalimiz korumak için uçaklarını tankların karşısına dikilen milletimizin her bir ferdini selamlıyorum. 251 evladımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Bizler inanıyoruz ki, peygamberlerden başka hiçbir kula nasip olmayacak en yüce makamın sahibidirler. Kabirleri nur mekanları cennet olsun. Emniyet teşkilatımızın kahraman mensuplarını selamlıyorum. TSK'nın milletimize gönülden bağlı, askerlerini, astsubaylarını, subaylarını alnından öpüyorum. İlk andan itibare darbenin üzerine giden yargı mensuplarını kutluyorum. 

O gece burası iki anı tespit etti. Bunlardan bir tanesi 23:15 civarı. Tankların arasından  sayın Baykemal gelip Bakırköy'e geçti. Bakırköy Belediyesi'ne. Kendi ifadesiyle "Gidebilecek bir otel bulamadığım için oraya gittim" dedi. Ve 01:15 biz eşim, kızım, torunlarım ve damadımla beraber buraya indik. Burada millet vardı. Üzerimizden geçen  F16'lar helikopterler vardı. Mermiler vardı. Bir şeye inanıyorduk: Korkmayın! Allah bizimledir. O gece 16 saat süren süreçte, basın toplantımı yaptım. Valimiz aynı şekilde, 1. Ordu Komutanımız aynı şekilde. Bu mesaj verildikten sonra her şey yerli yerine oturdu. O gece dünyaya örnek teşkil edecek bir dik duruş sergileyen medyamıza STK'larımıza ve aydınlarımıza teşekkür ediyorum. Sabaha kadar kesintisiz ezan ve sela okuyan imamlarımıza, müezzinlerimize, seccadelerinin başında dua eden halkımıza şükranlarımı sunuyorum. Dünyada Türk bayraklarıyla sokaklara çıkan vatandaşlarımıza selamlarımı gönderiyorum. O gece barikatları geçerek, tepelerindeki bombalara TBMM'ye gelen milletvekillerimize teşekkür ediyorum. Milli mücadelede işgal kuvvetleri Polatlı'ya kadar geldiler ama Meclis'i ele geçiremediler. Darbelerde milli irade darbe alsa da Meclis'e fiili bir saldırı olmamıştı. Hiçbir darbe, yapanların yanına kâr kalmadı. Allah'ın izniyle bundan sonra da kâr kalmayacaktır. Milletin iradesine el uzatmayı aklından bile geçiremeyecektir. Bizler vatanımıza demokrasimize ezanımıza sahip çıktık hiçbir güç oralara uzanamayacaktır. Hiçbir terör örgütü, hiçbir ihanet şebekesi birliğimizi, kardeşliğimizi beraberliğimizi bozamayacaktır. 

Ruhlarını iblise satanlar var. O karanlık güçler Türkiye'yi ele geçiremeyecekler. Şehitlerimizin hiçbirini unutmayacağız. Ankara Emniyet Müdürlüğü binasını da bombalayıp yıkmışlardı. Onlar Emniyet Müdürlüğü binasını yıkarak sakalımızı kestiler. Biz emniyet müdürlüğü binasını yeniden yaparak onların kolunu kestik. Kesilen sakal yeniden uzar ama kesilen kol yerine gelmez. 

15 yaşındaki Halil İbrahim Yıldırım'ı, 16 yaşındaki Abdullah Tayyip Olçok'u, 63 yaşındaki Ümit Güder'i unutmayacağız. Darbecilerin başındaki haini, gözünü kırpmadan vuran Ömer Halisdemir'i, albay Sair Ertürk'ü unutmayacağız. Her birini şahsen tanıma şerefine eriştiğim Erol Olçok'u İlhan Varank'ı, Halil Kartalcı'yı unutmayacağız. Emniyet teşkilatımızın her biri, diğerinden kıymetli 63 mensubunu unutmayacağız. 251 şehidin ismini unutmayacağız. 

Biz de yeni nesillerin 15 Temmuz şehitlerini hatırlamaları için bu tarihi Demokrasi ve Milli Birlik Günü adıyla resmi bayram günü olarak ilan ettik. Biz bugün nasıl ecdadı rahmetle ve minnetle yad ediyorsak inşallah sonraki nesillerde 15 Temmuz kahramanlarını aynı şekilde hatırlayacaklardır. Bu vesileyle sizlerle bir müjdeyi paylaşmak istiyorum. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımız tarafından hazırlığı yürütülen Türkiye Şehit Yakınları ve Gazilerle Dayanışma Vakfı’nın kuruluşu resmen tamamlandı. Vakfımızın hayırlı olmasını diliyorum.

15 Temmuz gecesi Türkiye'yi karanlığa gömmek istediler ama başaramadılar. Allah kurdukları tuzakları başlarına geçirdi. O karanlık geceye teslim olmadıkları için milletimize minnettarız. O karanlık geceyi aydınlatan herkese minnettarız. Siz bambaşkasınız. Kadınıyla erkeğiyle başbaşkasınız. Yılmadınız, kurşunların üzerine gittiniz. Bazı gençlerimiz tankların altına attı bazıları da gazi oldu. Bu yürektir yürek! Kürek değil ve bunu ancak bu millet yapar. Siz yaptınız. Geceye yenilmeyenler uçaklara, helikopterlere, tanklara karşı duranlar, vakit sabaha döndüğünde istiklallerini ve istikballerini kurtarmış olmanın gururuyla ödüllerini aldılar. Bu ülkenin asıl sahipleri şehitler ve gazilerin başını çektiği kahramanlardır. Biz bugün sözümüzü söyleyebiliyor nefesimizi alabiliyor, işimize gücümüze bakabiliyorsak şehitlerimizin, gazilerimizin sayesindedir. 

Bugün ülkemizin önündeki engeller, yaşadığı sıkıntılar, maruz kaldığı saldırılar, hep işte bu kadim kavganın tezahürleridir. Doğu Akdeniz, Kıbrıs, Ege konularında karşı tarafı haklı bulanların zihinleri iğfal edilmiş demektir. S-400'ler artık ülkemize inmeye başladı mı? 8 uçak geldi ve diğerleri de geliyor. Alamazlar yapamazlar dediler. Aldık mı? Şu anda montajlar başladı mı? Allah'ın izniyle Nisan 2020'de tamamı yerlerine yerleştirilmiş olacak. Dik durduk dikleşmedik. Türküz verdiğimiz sözün arkasında dururuz durduk. Bu bir taarruz sistemi değil savunma sistemidir.

Türkiye'nin, son 17 yılda demokraside ve ekonomide gerçekleştirdiği hamlelerle çağ atladığını inkar edenin gözü görmüyor, kulağı duymuyor, dili lal olmuş demektir."