Erdoğan Farketti: 'Para Dediğin Bugün Yoktur'

Erdoğan Farketti: 'Para Dediğin Bugün Yoktur'

Partisinin Trabzon'daki il toplantısında konuşan Erdoğan,ekonomik krize dair "Para dediğin bugün yoktur, yarın olur" yorumunda bulundu.

Partili cumhurbaşkanı Erdoğan, AKP Trabzon İl Başkanlığı Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı’na katıldı. Amerika'nın vergi yaptırımı ve artan döviz kuru hakkında konuşan Erdoğan yaşanan ekonomik krizi ‘dış güçlere’ bağlamayı tercih etti.

‘Ekonomik saldırı’ altındayız diyen Erdoğan artan döviz kuru ve halkın yoksullaşmasını 15 Temmuz darbe girişimiyle karşılaştırdı. Erdoğan’ın o sözleri şöyle:

ERDOĞAN'IN DİPLOMATİK DİLİ: 'DELİKANLI'CA MÜCADELE EDEN RAKİP 

“15 Temmuz darbe girişimi bir kez daha bu milletin istikbali için yollara düştüğü bir imtihandır. Hamd olsun bu imtihandan çıktı. Aynı çevreler güney sınırlarımız boyunca bir terör koridoru kurmaya kalktılar. Bu planı da bozduk. Bel altı işlere yöneldiler. En büyük üzüntümüz karşımızda delikanlıca mücadele eden rakip bulamamamızdır. Bir olarak üstesinden geleceğiz.”

'PARA DEDİĞİNİZ BUGÜN YOKTUR YARIN VARDIR'

Ülkenin tüm kaynaklarının tüketildiği ve krizin saklanamaz boyutta olduğunu da “Para dediğiniz bugün yoktur yarın bulursunuz. Onlar şu anda sakalımızı tıraş ediyorlar bilmiyorlar ki yarın daha gür çıkacak” sözleriyle itiraf etti.

Yine yurttaşların dövizine göz diken Erdoğan “Yastık altı dövizi olanlar lütfen bunları bankalarda Türk Lirasına çevirsinler. Bunlara İstiklal ve istikbal mücadelemizi verelim. Milletimizin maruz kaldığımız bu ekonomik saldırı karşısında birliğini koruyor olması en büyük gücümüzdür”  dedi.

‘HUKUK DİLİNDEN ANLAMIYORLAR’

“Talimatla Türkiye’ye boyun eğdiremezsiniz” diyen Erdoğan, “Biz her şeyi hukuk içinde götürelim istedik. Ama gördük ki hukuk dilinden anlamıyorlar. Başka bir dilden anlıyorlar. Biz o dilleri de konuşmasını biliriz. Hukuk diline varsanız biz varız, yoksanız biz hukuk diliyle konuşmaya devam ederiz” ifadelerini kullandı.

ABD’nin Türkiye’den alınan demir çelik ve alüminyuma ek gümrük vergisi uygulamasını eleştiren Erdoğan, “Tüm dünyaya ticaret savaşı açan ve bunu ülkemize açana da cevabımızı yeni ittifaklara, yeni pazarlara yönelerek veririz. Biz Dünya Ticaret Örgütü’nün üyesiyiz. Ben yaptım oldu mantığıyla böyle bir şey olamaz. Biz de ticaret hukuku neyi söylüyorsa onu söylemeye devam edeceğiz” dedi.

NATO BİRLİKTELİĞİNİ HATIRLADI

"Biz sizinle NATO'da beraber değil miyiz? Beraber hareket etmiyor muyuz? Stratejik ortak değil miyiz? Ne oldu şimdi size? Bu ortaklığı niye bozuyorsunuz? Suç onlarda. Senin adamın suçluysa, terör örgütleriyle ilişkisi varsa bu ülkenin de bir yargı sistemi var. Gereği neyse bunu yapar. Halkbankası genel müdür muavinini hiç suçu yokken tutuklayacaksın, siz kalkıp Halkbankamıza hiçbir ilgisi alakası yokken yaptırım uygulayacaksın. Eee? Türkiye'den de kalkıp farklı şeyler isteyeceksin.

Biz burada bir mütekabiliyet anlayışıyla hareket etmiyoruz. Sen öyle yaptın da biz öyle yapıyoruz diye değil. Suç işleyen bedelini ödeyecek, olay budur. Biz bugüne kadar Amerika ile hiçbir zaman kötü olmanın gayreti içerisine girmedik. Ama eğer böyle gidecekse Arapların bir sözü var "men dakka dukka" Biz de onu yaparız."

NAZIM ŞİİRİ OKUDU

Erdoğan konuşmasında komünist şair Nazım Hikmet'in geçmişte yasaklanan 'Davet' şiirini de okudu.

Nazım Hikmet'in davet şiiri şöyle:

Dörtnala gelip Uzak Asya'dan
Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan
bu memleket, bizim.
Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak
ve ipek bir halıya benziyen toprak,
bu cehennem, bu cennet bizim.
Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,
yok edin insanın insana kulluğunu,
bu dâvet bizim....
Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
ve bir orman gibi kardeşçesine,
bu hasret bizim...

SANAYİCİLERE 'DÖVİZ ALMAYIN' DİYE SESLENDİ

Erdoğan konuşmasında, "Milletimiz müsterih olsun. Özellikle sanayicilerimize sesleniyorum. Bankalara saldırarak oralardan döviz alma yoluna gitmeyin. Battık, bittik, işi sağlama alalım gibi yolllara tevessül etmeyin. Ederseniz yanlış yaparsınız. Bilesiniz ki bu milleti ayakta tutmak sadece bizim görevimiz değil, sanayicinin tüccarın da görevidir. Aksi takdirde B planını C planını uygulamak zorunda kalırım bunu da böyle biliniz" dedi.

'B ve C planının' ne olduğunu ise açıklamadı.