Erdoğan: Bu ülkede artık laiklik tartışması diye bir şey kalmamıştır

Erdoğan: Bu ülkede artık laiklik tartışması diye bir şey kalmamıştır

AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, İspanya dönüşü gazetecilere açıklamalarda bulundu.

NATO Liderler Zirvesi dönüşü açıklamalarda bulunan ve tarikat lideri Mahmut Ostaosmanoğlu'nun cezanesinde yaşananlara yönelik eleştirilere yanıt veren Erdoğan, "Bu ülkede artık laiklik tartışması diye bir şey kalmamıştır" derken, "Laiklikle alakalı bütün tanımlar vesaire hepsi özellikle partimin tüzüğünde de en güzel şekliyle vardır. Biz o çerçeve içerisinde laikliği yaşadık, yaşıyoruz. Ve birilerinden de icazet almamıza gerek yok" ifadelerini kullandı.

AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İspanya'nın başkenti Madrid'de gerçekleştirilen NATO Liderler Zirvesi'nin dönüşünde, gazetecilerin sorularını yanıtladı ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

'NATO ZİRVESİ, BÜYÜK BİR DİPLOMATİK ZAFER OLDU'

"Ukrayna’daki savaşla birlikte düşünüldüğünde NATO tarihindeki en önemli zirvelerden birisini başarıyla gerçekleştirdik" diyen Erdoğan, "NATO’nun Avrupa-Atlantik coğrafyasının güvenliği bakımından oynadığı asli rolü bu vesileyle bir kez daha teyit ettik" dedi. NATO Zirvesi'nin Türkiye için büyük bir diplomatik zafer olduğunu savunan Erdoğan, İsveç ve Finlandiya ile yapılan anlaşma dikkat çekti. Erdoğan, iki ülkeden iadesi istenen isimlere yönelik soruya da "İsveç 73 teröristi bize gönderecek. Şu anda 3-4 tane gönderdiler. Ama bunlar bizim için yeterli değil" diyerek yanıt verdi. 

'YUNANİSTAN KENDİSİNE ÇEKİ DÜZEN VERSİN'

Yunanistan ile yaşanan gerilime dair soruya da yanıt veren Erdoğan, konunun birçok ülkenin başbakan ve cumhurbaşkanı tarafından da sorulduğunu belirterek, yaşananları aktardıklarını ve Yunanistan'ın iyi niyetli olmadığını söyledi. Erdoğan, "Yunanistan kendisine çeki düzen vermedikten sonra bizim bir araya gelmemiz mümkün değil" ifadesini kullandı.

DOĞAL GAZ VE PETROL AÇIKLAMASI

Akdeniz ve Karadeniz'de süren çalışmalara ilişkin de konuşan Erdoğan, "Şu anda bize verilen raporlara göre de inşallah bu yıl sonu itibarıyla, önümüzdeki yılın başı itibarıyla neticeler artık gelmeye başlayacak. Çünkü bu konuyla ilgili raporlarda artık sinyaller veriliyor. İnşallah bu doğal gazı, petrolü gördüğümüz andan itibaren bizim tabii bu konuda vatandaşımızı da rahatlatma sürecimiz ayrıca başlayacak" diye konuştu.

'PARLAMENTO 'İDAM' KARARI ALIRSA BEN ONAYLARIM'

Muğla'nın Marmaris ilçesindeki orman yangınları sonrası AKP tarafından gündeme getirilen idam tartışmalarını Pınar Gültekin cinayetini örnek göstererek değerlendiren Erdoğan, "İdam konusu ülkemizin yeniden gündemine gelebilir ve bu tartışmaya açılabilir. Tabii Pınar Hanım’ın ölümü rastgele bir ölüm de değil. Tamamen burada bir vahşet söz konusu. Bu vahşet bu millete yakışmaz. Böyle bir şeye katlanmamız da mümkün değil. Bunun için de gerekli müzakereleri, tartışmaları Adalet Bakanım ile de yaptık, bunları konuştuk. Gerekirse bu tekrar gündeme getirilerek tartışma konusu haline gelmeli. Bu tartışmadan ne çıkar bunu görmeliyiz. Ardından da çıkan neticeye göre bir adım atılabilir" dedi.

İstanbul Sözleşmesi'ni fesheden Erdoğan, "Çünkü Pınar Hanım’ın durumunun benzeri birçok vahşetler var. Bunlar hakikaten böyle yenilir yutulur şeyler değil. Onun için burada da bu işin müzakeresi tartışmaları hepsi yapılır. Tabii bu bir anayasa değişikliği gerektiren de bir konu. Daha önce de söylemiştim, burada Adalet Bakanlığımızın yaptığı çalışmada parlamento böyle bir karar alması halinde ben böyle bir kararı onaylarım" sözlerini kullandı.

TARİKAT CENAZESİ

Tarikat lideri Mahmut Ustaosmanoğlu’nun cenazesininin ardından Atatürkçü Düşünce Derneği'nin (ADD) "laiklik" vurgusuyla yargıya başvurulacağı açıklaması ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun katılmamasına yönelik soruyu da yanıt veren Erdoğan, "Bunların taziyesi bu kadar önemli mi? Hiç gerek yok. Oraya gelenler, özellikle Mahmut Ustaosmanoğlu Hocaefendi’nin bütün hayatı boyunca vermiş olduğu mücadeleyi yaşayanlar, buna saygı duyanlar. Ben de bu ülkenin Cumhurbaşkanı olarak orada bulundum. Arkadaşlarımla beraber bulundum" dedi. 

'BU ÜLKEDE ARTIK LAİKLİK TARTIŞMASI KALMAMIŞTIR'

CHP İstanbul Milletvekili İlhan Kesici'yi hatırlatarak, "CHP’den de bir arkadaş geldi. O da orada bulundu. Demek ki nasibi olanlar da varmış. Bunlar maalesef nasibi olmayanlar" diyen Erdoğan, ADD için de "O söylediğiniz derneklerin zaten tarzlarını biliyorsunuz. Bunlar asla bizi üzmez" ifadesini kullandı. 

"Bu ülkede artık laiklik tartışması diye bir şey kalmamıştır" diyerek sözlerine devam eden Erdoğan, "Bunu onlar düşünsün. Laiklikle alakalı bütün tanımlar vesaire hepsi özellikle partimin tüzüğünde de en güzel şekliyle vardır. Biz o çerçeve içerisinde laikliği yaşadık, yaşıyoruz. Ve birilerinden de icazet almamıza gerek yok. Ana muhalefetin başı bu cenazeyle ilgili bir taziye niye göndermemiş veyahut yavru muhalefet niye göndermemiş; bundan dolayı hiç dertlenmeye gerek yok ki" şeklinde konuştu.

'ASGARİ ÜCRET TESPİT KOMİSYONU EN İDEAL SEVİYEYİ BELİRLEYECEK'

Asgari ücrete ek zam konusuna dair Erdoğan, "Asgari Ücret Tespit Komisyonu çalışıyor. İnşallah arkadaşlarımız çalışmayı efradını cami ağyarını mani bir şekilde bitirirler. Biliyorum ki Asgari Ücret Tespit Komisyonu en ideal seviyeyi belirleyecek. Biz de inşallah müjdeli haberi işçilerimizle, emekçilerimizle paylaşırız. Hiçbir vatandaşımızı enflasyona ezdirmeme sözümüz, kararlığımız var. Şartlara göre ne yapılması gerekiyorsa onu yapmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

'SANSÜR YASASI'NDA MUHALFET İLE ANLAŞMA

AKP tarafından "dezenformasyon yasası" iddisıyla hazırlanan ve gazetecilik meslek örgütleri ile kamuoyunun büyük tepkisini çeken "sansür yasası"na dair gelen soruya da yanıt veren Erdoğan, görüşmelerinin yeni yasama yılına kalmasına ilişkin, "Özellikle bu hafta başka önemli olan bazı yasaların çıkması süreci de vardı. Bunun içinde öğrenci affı, 3600 ek gösterge ve başka yasalar var. Burada mutabakat sağlandı, bir konsensüs oldu" dedi.

Muhalefet ile anlaşmaya varıldığını da söyleyen Erdoğan, "Cumhur İttifakı ile muhalefet şöyle bir anlayışa geldiler; 'Biz önce bu 5-6 tane yasayı hemen çıkaralım, Meclis açıldığında da bunu hallederiz' dediler. Grup Başkanvekili arkadaşımız beni aradı. 'Böyle bir durum var. Mutabakatımız tamam, fakat dezenformasyonla mücadeleyi Meclis'in açılışına bırakmaya ne dersiniz?' dediler. Biz de 'Mademki aranızda böyle bir mutabakat var, hiç olmazsa diğerlerini çıkaralım. Onları hemen yürürlüğe sokmuş oluruz. Böylece bu süreci dayanışma içerisinde bitirmiş oluruz' dedik ve onu Meclis'in açılışına bırakmış olduk" şeklinde konuştu.