Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) 6 Mayıs'taki skandal kararıyla İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı gasp edilen Ekrem İmamoğlu, 23 Haziran'da yeniden kazanacaklarını söyledi.

Fox TV'de yayınlanan 'Çalar Saat' programına katılan İmamoğlu, AKP tarafından gazetelere adının kullanılmaması talimatı verildiğini, "Benim ismim yok, talimat var. CHP'nin İstanbul adayı yazılıyor. Basın özgürlüğü, medyanın haber özgürlüğü, insanların bilgi alma hakkının korunması yok olmuş durumda" sözleriyle anlattı. 

"Böyle bir ortamda demokrasiyi sağlam inşa edemezsiniz" diyen İmamoğlu, "O yüzden bu sürece demokrasi seferberliği diyoruz, tek başına bir yerel seçim İstanbul seçimi değil" yorumunu yaptı.

İmamoğlu, İBB'deki israfa dair de, bir genel sekreterin üç aracı olduğunu söyledi.

Önceki akşam CNN Türk'te Ahmet Hakan'ın sunduğu 'Tarafsız Bölge' 'yukarıdan gelen bir telefon'la yayın kesilmiş ve İmamoğlu, İBB'deki israfı anlatamamıştı. Bu kez böylesi bir skandal olmadan İmamoğlu, İBB'deki israfı anlattı.

İmamoğlu'nun açıklamalarının satır başları şöyle:

Halkımız her şeye, baskılara, bu medya düzenine rağmen demokrasi aşığı. Demokrasiyi, özgürlüğü seviyor. Bağımsızlık mücadelesi vermiş bir toplumun evlatlarıyız. Türkiye'nin en büyük teminatı Türk halkıdır. Biz herhangi bir Ortadoğu devleti değiliz. Milletimizin hak arama ve özgürlük düşkünlüğü demokrasi sorunlarını çözecektir. Dünyaya bir demokrasi dersi vereceğiz.23 Haziran'da yeniden kazanacağız. Niye? Kazanacağız kısmında 16 milyon insan var.

123 sandıkta kamu görevlisi olmadığı için seçim iptal edildi diyor. Bu sandıklarda 4 tane oy pusulası vardı. Hepsini yenileyelim. Sorun kurullarda, cetvellerdeyse hepsini yenileyelim. Sonuca tesir etmiyor dediler. Elinizde 123 sandık da var, oy sayıları da var. 40 bin oy olsa 35 bin oy kullanıldı. Açıklasanıza sonucunu.

Ülkenin yöneticisi, Sayın Cumhurbaşkanı ve rakibimiz dahil. "CHP yaptı demiyoruz" diyor. Kim çaldı? Basit bir söz değil ki. Size biri çaldı dese... Çok ağır iftira. Hakkımı yediler, hakkımızı yediler kardeşim. 16 milyon insanın hakkını yediler.

Zaman yetmedi. İBB'de sadece özel kaleme ait araçları dizip sizi de çağıracaktım. Modelleriyle gösterecektim. Bir genel sekreterin üç arabası olur mu yahu? Yazlık, kışlık, baharlık. İsraf. Beş yıllık belediye başkanlığı yaptım. Kendi arabamla belediye başkanlığı yaptım. Makam arabam yoktu. Yine kendi arabamı kullanacağım belediye başkanı olunca da. Bazen kendi ailemle de o arabaya biniyorum. 

‘YILDIRIM’IN YÜZ İFADESİNE BAKIN’

(Binali Yıldırım’ın  ‘tipe göre pusula’ iddiasına ilişkin) Tartışmanın boyutu şöyle; bunu herhangi birisi söyleyebilir, karşısındakini kızdırmak için söyleyebilir. Ama bu ülkede önemli mevkilere gelmiş bir insanın ciddi bir bulguymuş gibi bunu anlatması çok enteresan bir şey. Üzücü olan şu; bunu gerçekten büyük mevkilerde var olmuş bir insan ciddi bir bulguymuş gibi, sıfatına bakarak oy pusulası veriyor, vermiyor tezinden yola çıkarak bütün bu usulsüzlüğü kendilerine göre bir gerekçenin varlığını ispat açısından böyle bir vakayı anlatıyor ve bunu topluma anlatıyor. Soruyu sorduktan sonraki Sayın Yıldırım'ın bir yüz hatlarına bakın kayıtlardaki. Yüzünde bir mahcubiyet var.

‘YSK HAKKIMIZI GASP ETTİ’

Biz ne yaptık ıslak imzalı tutanakları üzerinden süreci ve hakkımızı koruduk. Ama hakkımızı YSK gasp etti, hesaba katmamışız. İstanbul'un gündemi bizim için israf ve tasarruf. Tasarruf dönemi başlayacak bu çok önemli bir şey. Bu Türkiye'nin ekonomik düzenine katkı sunacak iki kavram olmalı. Özellikle Türkiye içinde ana manşet konusu bunlar olacak.

‘ELLERİNDE GEREKÇE YOK’

Tam 17 gün. 6 Mayıs'tan bu güne geçen 17 günde gerekçeli kararın yazılmamasının sebebi; ellerinde gerekçe olmamasıdır. Bilmiyorum manşetiniz var diye girmek istemiyorum ama bakın YSK bir karar aldı, 2123 sandıkta kamu görevlisi olmadığından dolayı süreci iptal ettiğini duyurdu. O günden bu güne 17 gün geçti gerekçeli karar yok, 17 gündür o sandıklardaki insanları zan altında bırakıyorlar. Bu insanlar 24 Haziran'da vardı, 16 Nisan'da vardı. İlk defa olan bir şey değildi. O insanları yanıma alıp, huzurunuza çıkardığımda ne diyeceksiniz? Bu insanlar hakkında soruşturma başlatıldı değil mi? Bu soruşturmada ne yapıldı? Bu ifadelerde ne çıktı? Benim ismimi bile anmayı bile reddeden anlayışlı kişiler sonuçları çarşaf çarşaf gazetelerinde yayınlamazlar mıydı? Ellerinde gerekçe yok.

‘AKIL ÖTESİ BİR ŞEY’

Sorun kurullarda, cetvellerdeyse hepsini yenileyelim. Önce itiraz yok dediler, esas dedikleri şey ise şu; sonuca tesir etmiyor. 25 ilçenin sonucuna tesir etmiyormuş. Allah aşkına elinizde 123 tane sandık var, demek ki nerede olduklarını biliyorsunuz, demek ki elinizde sandık sayısı da var. Ne diyorlar İmamoğlu Yıldırım seçimine tesir ettiler diyorlar. Açıklasanıza sonucu. Ben yüzde kaç oy aldım? Ben bunu ilk defa da söylemiyorum. Anormal bir şey olmadığını net düşünüyorum. Çünkü dertleri bir gerekçe üretmek. Sanal bir gerekçe ürettiler, altı boş. O yüzden soyadına bakarak, tipine bakarak yorumunu yapmak akıl ötesi bir şey. Benim iminin yazılmayacağına yönelik talimat var. Kemal bey yüzde yüz haklı. Acı bir şey bu. Basın özgürlüğü medyanın, insanların haber alma hakkının koruması unsurları yok olmuş durumda. Biz bu yüzden sürece bir demokrasi seferberliği diyoruz.

‘BİR İL GENEL SEKRETERİNİN ÜÇ ARABASI OLUR MU?’

Vakit yetmedi, ne yapacaktım biliyor musunuz? Sadece özel kalem müdürlüğündeki araçları alıp Yenikapı’da gösterecektim. Bir il genel sekreterinin üç arabası olur mu? Ya ben 6 yıldır kendi aracımı kullanıyorum. Yeniden seçilirsem yine kendi aracımı kullanmaya devam edeceğim. Bazı şeyler şeytanın aklına gelmez. Öyle işler yapıldı ki…

‘İŞSİZLİĞİ ÇÖZMÜYORSUNUZ, EKONOMİYLE UĞRAŞMIYORSUNUZ’

16 milyon insana ait bir makamdan bahsediyoruz. Ne oluyor size? Altında ne var Allah aşkına? Siz asıl işinizi ihmal ediyorsunuz, işsizliği çözmüyorsunuz, ekonomiyle uğraşmıyorsunuz.

'TAKİP EDİN DEDİM, BENİ DE TAKİPTEN ÇIKARDILAR’

İBB Twitter'da Topbaş'ı takipten çıkarmış. Geldim, bana 'Uysal'ı da çıkaracağız' diyorlar. 'Ya ne yapıyorsunuz?' dedim, 'Takip etmediğiniz başka başkanlar varsa onları da edin' dedim. Sonra beni de takipten çıktılar.