Eğitim-İş: Öğrencilerimizin bir yılı daha çalınmasın!

Eğitim-İş: Öğrencilerimizin bir yılı daha çalınmasın!

Eğitim-İş tarafından yapılan açıklamada, 6 Eylül’den bugüne kadar geçen sürede yüz yüze eğitimin durumu değerlendirildi.

İleri Haber

Eğitim-İş tarafından 2021-2022 Eğitim ve Öğretim Döneminin birinci dönem ara tatili öncesi yapılan değerlendirmede, MEB’in okulları virüsün kuluçka merkezi haline getirdiği belirtilirken,  eğitimi geleceğe taşımak bir yana, yıllarca geriye götüren uygulamalara sahne olduğu vurgulandı. Açıklamada, “Öğrencilerimizin bir yılı daha çalınsın, biz eğitimcilerin bir yıllık emeği daha boşa gitsin istemiyoruz!” denildi.

6 Eylül’de başlayan yüz yüze eğitimde 2021-2022 Eğitim ve Öğretim Dönemi’nin birinci dönem ara tatili bugün başlıyor. Tatil öncesi Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş) tarafından yapılan açıklamada, 6 Eylül’den bugüne kadar yüz yüze eğitimin durumu değerlendirildi.

“6 Eylül 2021'de yüz yüze ve tam zamanlı olarak başlatılan 2021-2022 eğitim öğretim yılı eğitimi geleceğe taşımak bir yana dursun, yıllarca geriye götüren uygulamalara sahne olmuştur” denilen açıklamada, Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) okulları virüsün kuluçka alanı haline getirdiği kaydedildi.

Açıklamada, Türkiye genelinde 2 bin 500 civarında sınıfın karantinaya alındığı hatırlatılırken, “MEB okullarda yaşanan vakalar ve karantinaya alınan sınıflarla ilgili bilgileri kamuoyu ile paylaşmamakta, süreci şeffaf yönetmemektedir” ifadeleri kullanıldı.

‘ACİZ YÖNETİM EĞİTİMDEN BİR YIL DAHA ÇALACAK’

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

Okulları "Maske-mesafe-hijyen" tabelalarıyla donatıp, okullarda maske dağıtmaktan, mesafeleri kalabalığa engel olacak şekilde ayarlamaktan, hijyen malzemeleri temin etmekten aciz bir yönetim, milli eğitimimizden bir yılı daha çalmak üzeredir!

Sorunlar ve eksikler okul yöneticilerimizin, öğretmenlerimizin, emekçilerimizin iyi niyeti ve özverisiyle çözülmektedir. Yardımcı personeli olmayan okullar, boya badanası bitmeyen okullar, temizliği yapılamayan tuvalet ve derslikleri görmeyen Sayın Bakan sorunları halının altına süpürmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı görevini yapmayıp sorumluluktan kaçarak sorunların çözümünde öğretmen, öğrenci ve veliyi karşı karşıya getirmektedir.

Pandemiden önce açıkladığı raporlarla öğretmen açığı bulunduğunu itiraf eden MEB, bu koşullara rağmen yeterli öğretmen ataması yapmamıştır.2020-2021 eğitim öğretim yılı sonunda 38.000 öğretmenimiz emekli olmuştur. Milli Eğitim Bakanlığı önce 20 bin ardından 15 bin ek atamayla emekli öğretmenlerimizin yerini bile dolduramamıştır. Geçtiğimiz yıl 87.000 ücretli öğretmenimiz görev yapmıştır. Bunun en az 80 bini açık kadrodur. Bakanlık bütün sınıfları en çok 30 öğrenci üst sınırıyla düzenlemelidir. Bu anlayış sınıfları 40-50 öğrenciye çıkararak derslik ve öğretmen eksiğini gizlemeye çalışmaktadır.

En az 140 bin atama yapması gereken Milli Eğitim Bakanlığı ataması gereken 140 bin öğretmenin yerine ücretli öğretmen çalıştırmaktadır. Bu durum hükümetin işletmeci zihniyetinin yansımasıdır.

Hükümet aynı zihniyetle yardımcı personel, hizmetli ve memur ataması yapmayıp okullarımızı bu alanlarda hizmetlerden eksik bırakmıştır. Taşeron işçilerle, İŞKUR üzerinden sağlanan geçici çalışanlarla bu hizmetler sağlanamamaktadır. AKP iktidarı kendi rant alanları için bütçe ve ödenekleri fazlasıyla harcarken yine düşük ücret vererek eğitim öğretim faaliyetlerini “karşılamış” gibi yapmaktadır.

Virüsün bulaş riskini azaltmak için derslerin ülke genelinde 30 dakikaya düşürülmesi gerekmekteyken hala 40 dakikalık ders süresinde ısrar edilmekte, okul öncesi için 50 dakika düzenlemesi devam etmektedir. İnsan sağlığı en önemli önceliğimiz ise öğrenci ve eğitim emekçilerimizin sağlığı için bu tedbir ivedilikle sağlanmalıdır.

‘ÖĞRENCİLERİN BİR YILLIK EMEĞİ DAHA BOŞA GİTMESİN’

Eğitim-İş olarak altını çiziyoruz: Öğrencilerimizin bir yılı daha çalınsın, biz eğitimcilerin bir yıllık emeği daha boşa gitsin istemiyoruz! Eğitim, yoksul öğrencilerin yok sayılacağı şekilde uzaktan değil, okuldaki herkesin sağlığı hesap edilecek şekilde yüz yüze devam etmelidir. Kış aylarında daha vahim tablolar ortaya çıkmaması için derhal atılması gereken adımlar açıktır.

Açıklamanın tamamı için tıklayın.

DAHA FAZLA