Dünya gündeminden satır başları...

Dünya gündeminden satır başları...

Dünya gündeminde bu hafta Türkiye'nin Suriye harekatı, Katalonya ve Lübnan'daki protestolar, Tunus'taki Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile İngiltere'deki Brexit süreci vardı.

İleri Haber

Geride bıraktığımız haftada dünya gündeminde yer alan, farklı ülkelerdeki gelişmeleri okuyucularımız için derledik. İşte dünyadaki son durum...

Suriye’ye yönelik kara harekatına “ara verildi”

TSK’nın ÖSO’dan devşirdiği cihatçıların toparlanmasıyla kurulan “Suriye Ulusal Ordusu” yla beraber başlattığı kara harekatı 9. gününde sürpriz gelişmelere sahne oldu. PYD ve Suriye hükümeti arasında varılan anlaşma çerçevesinde Suriye ordusunun Menbiç, Tel Rıfat, Kobane ve Rakka’ya girmesi ile Türkiye’nin askeri operasyonunu “işgal” olarak nitelendirmesi sonrasında ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence Türkiye’ye gelerek Tayyip Erdoğan ile görüştü. Yapılan görüşme sonrasında iki ülke adına ortak açıklama yapıldı ve bu açıklamayla operasyona “ara verildiği” duyuruldu. Yapılan ortak açıklamada ise NATO müttefikliği vurgusu ve Türkiye’nin güvenlik kaygılarına vurgu yapılırken ABD tarafından yapılan açıklamalarda “ateşkes” ön plana çıkarıldı. Kara harekatının durdurulduğu açıklamasına SDG ve Suriye hükümeti tarafından olumlu tepkiler gelse de açıklamaların bütününde Türkiye’ye olan güvensizlik yer alıyordu.

OHAL ilan edilen Lübnan’da yeni vergilere protesto!

Lübnan'da hükümetin internet üzerinden sağlanan iletişime getirmek istediği yeni vergilere halk isyan ederken; özellikle sosyal iletişim ağı WhatsApp uygulamasına vergi getirme kararı başkent Beyrut ve diğer kentlerde protesto edildi.

Beyrut şehir merkezinde toplanan ve Bakanlar Kurulu toplantısının olduğu Hükümet Sarayı'na yürüyen binlerce kişi, hükümetin yeni vergiler konusunda geri adım atması talebinde bulundu.

Çok kısa süre içerisinde Beyrut, Tire, Saida, Trablus ve Baalbek dahil pek çok kente yayılan gösteriler neticesinde hükümet vergi teklifi konusunda geri adım atarken halk, Lübnan İç Savaşı sonrası oluşturulan anayasayı ve düzeni hedef alan sloganlarla eylemlerini sürdürdü.

Tunus Cumhurbaşkanlığı seçimlerini Kays Said kazandı

Tunus’ta 13 Ekim’de yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turunu bağımsız aday Kays Said büyük bir farkla kazandı. Resmi sonuçlara göre, ilk turda oyların yüzde 18.4’ünü alan Said ikinci turda yüzde 72.71 gibi yüksek bir oyla cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturdu.

Tunus’ta diktatör Bin Ali’nin devrildiği 2011 yılından beri halkın taleplerini karşılayabilen bir rejim kurulmuş değil. Son yıllarda laiklik vurgusu yapan Nida Hareketi ve İslamcı Nahda Hareketi arasındaki çekişmeye sahne olan Tunus siyasetinde halk, mevcut partilere olan güvenini kaybetmiş durumda. İlk turda katılım oranının yüzde 44’e kadar düşmesi ve ikinci turda bağımsız aday Said’in seçimleri kazanması, bu yönde yapılan yorumları destekler nitelikte.

Al Jazeera’nin haberine göre yeni cumhurbaşkanı Kays Said, muhafazakar dünya görüşü ve eşcinsellik karşıtı demeçleriyle biliniyor. Kariyerinin büyük bölümünde Tunus’ta bir üniversitede hukuk profesörlüğü yapan Said, aynı zamanda 2014’te hazırlanan yeni Tunus Anayasasını yazmak için kurulan komitede de yer aldı.

Katalanlar 9 liderin hapis cezasını protesto için sokağa çıktı

14 Ekim Pazartesi günü İspanyol mahkemesi, bağımsızlıkçı 9 Katalan lideri isyana teşvik ile suçlayarak 9 ila 13’er yıllık hapis cezaları verdi. Kararın açıklanmasından dakikalar sonra başta Barcelona olmak üzere üç büyük Katalan şehrinde halk protesto için sokağa çıkarken Katalan liderleri halkı genel greve, bir öğrenci sendikası ise gençleri “kitlesel itaatsizliğe” ve “halkın bağımsızlık hareketinde mızrağın ucu olmaya” çağırdı.

Hafta boyunca devam eden eylemler İspanyol polisinin sert saldırılarına sahne oldu. Barcelona’da eylemcilerin devlet binalarını da hedef aldıkları gözlendi.

Katalonya bölgesel yönetiminin bağımsızlıkçı liderleri, İspanya’dan ayrılmak için yeni bir referandum için çalışacaklarını, önümüzdeki iki yıl içinde bir halk oylaması daha yapılması gerektiğini açıkladı.

Eylemlerde şimdiye kadar 100’e yakın insanın yaralandığı bildirildi.

Boris Johnson Brexit’i sonuçlandırmak için zamana karşı yarışıyor

İngiltere Başbakanı Johnson, uzatılmadığı takdirde 31 Ekim’de sonuçlanması beklenen Brexit süreci için anlaşma taslağını parlamentoya kabul ettirmek için görüşmelerini sürdürüyor.

Johnson’ın, parlamentoyu eski başbakan May’in reddedilen taslağına benzer bir öneri ile anlaşmasız ayrılık arasında seçime zorlama stratejisi, perşembe günü AB liderlerinin Avam Kamarası taslağını reddettiği takdirde termini 31 Ekim’den sonraya ertelemeyi kabul edeceklerini açıklamasıyla suya düştü.

Hükümet sözcüleri, bu gelişmeye istinaden Johnson’ın cumartesi günü yapılacak Avam Kamarası oylamasında taslağı kabul ettirmek için vekillerle sürekli olarak görüşme yaptığını bildiriyor. İngiltere İşçi Partisi ve diğer muhalifler ise taslağın aleyhinde oy kullanacaklarını dile getirmeye devam ediyor.

AB üye ülkeleri ve İngiltere, Türkiye’ye silah satışını durdurdu

AB üyesi ülkelerin Türkiye’nin kuzey Suriye’deki askeri müdahalesini kınamasının ardından, geçtiğimiz haftaya kadar silah satışını sürdüren İtalya, Hollanda, Finlandiya ve İsveç de satışı durdurma kararı alırken, İspanya hükümeti de kısıtlamaya hazır olduğuna işaret etti.

Avrupa Birliği yetkilileri, Suriye’deki askeri müdahale ve Kıbrıs karasularındaki sondaj çekişmesine yönelik yeni kısıtlama ve yaptırımlara da başvurulabileceğini ancak Türkiye’ye yönelik, tüm üye ülkeleri bağlayıcı ve kapsamlı bir ambargodan şimdilik kaçınılacağını belirtiyor. Böyle bir ambargo, Türkiye’nin AB’nin tehdit olarak gördüğü ülkeler kategorisine girdiği anlamına gelecek.