Diyarbakır'da HDP'li 2 genç kaçırılarak darp ve ajanlık dayatmasına maruz kaldı

Diyarbakır'da HDP'li 2 genç kaçırılarak darp ve ajanlık dayatmasına maruz kaldı

Diyarbakır'da kimliği belirsiz kişilerce kaçırılan HDP Gençlik Meclisi üyesi 2 genç, darp ve ajanlık dayatmasına maruz kaldı.

Kimliği belirsiz kişilerce muhalif işçilere ve gençlere uygulanan kaçırma ve ajanlaştırma faaliyetleri İstanbul ve Ankara’nın ardından, bu kez Diyarbakır’da yaşandı. HDP Gençlik Meclisi üyesi Ömer Faruk Karahan, Dağkapı Meydanı’nda 16 Mart günü polisler tarafından kaçırıldığını, alıkonduğu araçta şehir içinde tur atılırken kendisine ajanlık dayatıldığını anlattı. HDP Gençlik Meclisi üyesi Selami Erkiz ise polisler tarafından darp edildiğini belirtti. 

‘SAKİN OL KAÇIRMIYORUZ!’

Mezopotamya Ajansı'nın haberine göre, partisinin Kayapınar ilçe binasından ayrıldıktan sonra akşam saatlerinde Dağkapı Meydanı'nda kimliği belirsiz kişiler tarafından gözaltı bahanesiyle alıkonduğunu belirten HDP Gençlik Meclisi üyesi ve Munzur Üniversitesi öğrencisi olan Karahan, yaşananları şöyle anlattı: “Dersim’de bazı siyasi davalarım vardı. Beni durduran bu kişiler, hakkımda savcılığın gözaltı kararı verdiğini söyledi. Bende kararı görmek istedim fakat bana ‘arabada kararı gösteririz” dediler. Avukatıma haber vermeden kendilerine gelmeyeceğimi, dava ile ilgili de daha önce ifade verdiğimi söyledim. Bunun üzerine arabada duran bir kişi araçtan inerek elimdeki telefonu almaya çalıştı. Bunun üzerine diğer bir kişi ‘Tamam sakin ol zaten kaçırmıyoruz, resmi olarak gözaltına alacağız’ dedi.  Avukatıma gözaltına alınacağımı söyledim, o da tamam ben de adliyeye geçiyorum dedi. Ben bu kişilerden kimliklerini de istedim ama bana göremeyeceğim bir şekilde uzatıp geri çekti. İsmini bile göremedim. Bu sırada aramızda biraz arbede çıkınca insanlar etrafımıza toplandı. Tartışmayla beraber arabanın yanına kadar gelmiştik. Daha sonra arabaya bindirdiler beni.”

‘İSTİHBARATTANIZ’ 

Uzun zamandır Diyarbakır’da siyasi faaliyet yürüttüğünü belirten Karahan, bindirildiği araçta, bu kişilerin kendisine Diyarbakır’da ne tür faaliyetler yürüttüğünü sorduklarını cevap vermemesi durumunda, “Ne polisi ne emniyeti, biz devletiz. Devletin gerçek sahibi olan istihbarattanız” dediklerini söyledi. 

AJANLIK DAYATMASI 

Karahan, “Bana sorular sormaya başladılar. Ben de cevap vermedim. Şu an dava aşamasında olan dosyalarım üzerinden tehdit ettiler. Burada da dosyaların olabilir, istersen dosyalarını iki dakikada silebiliriz. Üniversiten var, seni istersen hemen mezun edebiliriz. Maddi ve manevi her türlü destek olabiliriz. Devlet olarak çok yetkimiz var. İstediğimiz kişiyi yaşatabiliriz” ifadeleriyle ajanlık dayatıldığını söyledi. 

SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU 

Karahan,teklifleri kabul etmeyince bu kişiler tarafından tekrar tehdit edildiğini ifade ederken,  yaklaşık yarım saatten fazla zorla araçla kentte gezindiklerini söyledi. B zaman zarfında ise tehditlerin devam ettiğini belirten Karahan, aynı yere getirilip bırakıldığını dile getirdi. Karahan, kimliği belirsiz bu kişiler hakkında avukatı aracılığıyla suç duyurusunda bulunduklarını belirterek “Beni aldıkları yerlerde mobese kameraları da vardı. Bu yöntemlere yabancı değiliz. Bunlar 90’ların uygulamaları, bizi yıldırmaya ve ajanlaştırmaya çalıştıklarını düşünüyorlarsa yanılıyorlar. Bu tür girişimlere boyun eğmeyeceğiz” dedi. 

'EMNİYETTE DARP EDİLDİK'

HDP Gençlik Meclisi üyesi Selami Erkiz ise, 12 Mart'ta akşam saatlerinde Bağlar ilçesinede sokakta yürürken polislerin kendisine ve tanımadığı 3 kişiye uzun namlulu silahlar doğrultarak yaka paça gözaltına aldığını söyledi. Emniyete götürülene kadar kendisi ve diğer üç kişinin darp edildiğini ifade eden Erkiz, emniyette sokakta slogan attıkları iddiasıyla gözaltına alındıklarını öğrendiklerini dile getirdi. Erkiz, emniyette 3 saat boyunca duvar dibinde ayakta bekletildiklerini söyleyerek, “Orada da bizi darp ettiler. Avukatlarımız geldiğinde bize iyi davrandılar, fakat onlar tekrar gittiklerinde yine hakarete maruz kaldık. Saatler sonra bırakıldıktan sonra bizi hastaneye götürdüler. Orada darp raporu almak istedik ama polisler doktorlarla konuştu ve doktorlar bizi dinlemeden raporu onlara verdi. Hastaneden emniyete kadar polisler bize ‘siz teröristsiniz’ dedi. Bana ‘Bize konuş sana hiçbir şey olmaz’ diyerek ajanlık dayatmasında bulundular. Daha sonra bizi emniyetten bıraktılar” diye belirtti. 
 
Erkiz, polisler hakkında suç duyurusunda bulunacağını söyledi. 
 

DAHA FAZLA