DİSK/Genel-İş: Kayyum atamaları halk iradesine darbe vurmaktır

DİSK/Genel-İş: Kayyum atamaları halk iradesine darbe vurmaktır

DİSK/Genel-İş, kayyum atamalarına karşı Kadıköy'de basın açıklaması düzenledi.

İleri Haber

DİSK/Genel-İş,İçişleri Bakanlığı'nın, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Adnan Selçuk Mızraklı'yı, Mardin Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Ahmet Türk'ü ve Van Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Bedia Özgökçe Ertan’ı görevinden uzaklaştırarak yerine kayyum ataması üzerine Kadıköy Beşiktaş İskelesi önünde basın açıklaması düzenledi.

"Belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılması sonrasında söz konusu belediyelerde işçiler üzerinden bir baskı ortamı kurulmaya başlandığını gözlemliyoruz. Bunun sonucu olarak bazı üyelerimizin sendikamızdan istifa ettiğini üzüntüyle izliyoruz. Elbette buna karşı tavırsız kalmayacak üyelerimiz üzerinde kurulmak istenen baskıya karşı direneceğiz. Sendikal haklar üzerinden yürütülen baskı politikaları sonuçsuz kalmaya mahkumdur" ifadelerinin geçtiği basın açıklamasının tamamı şu şekilde:

DİSK/Genel-İş Genel Yönetim Kurulu’nun Diyarbakır, Van ve Mardin Büyükşehir Belediye Başkanlarının görevden alınması ile sendikal hak ihlalleri konusundaki açıklamasıdır.

Belediye başkanlarının Hükümet tarafından görevden alınmasının demokratik bir ülkede kabul görmeyeceği çok açıktır.

Görevden alma gerekçeleri tartışmalı bir içeriğe sahiptir. Belediye başkanlarının seçilme yeterlilikleri 31 Mart yerel seçimleri öncesinde tartışma konusu olmuş ve tartışma YSK’nın adaylıkları kabul etmesiyle sonuçlanmıştı. Dolayısıyla yargı, adaylıkları meşru görmüş ve kabul etmiştir. Bu durumda belediye başkanlarının seçim sonrası belediye başkanlığından uzaklaştırılmasını gerektirecek bir suç işlemesi gerekir ki Hükümet işlemi meşru olabilsin. Oysa ortaya konulan gerekçeler açılan soruşturmalara işaret etmektedir. Soruşturma suçu kanıtlamaz ancak iddia eder; iddia yargının içinde bulunduğu siyasi bağımlılık durumu göz önüne alındığında bir siyasi araç olarak kullanılabilir ve mevcut durumda soruşturmanın görevden uzaklaştırmaya araç yapıldığı güçlü bir izlenimdir.

Bu çerçevede belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılması çürük iddialarla halk iradesine darbe vurmak anlamına gelir. 

Demokrasinin olmazsa olmazı olan ve halk iradesini yansıtan seçimler sonucunda göreve gelenlerin çürük gerekçelerle görevden uzaklaştırılması hem halk iradesini hem de temsili demokrasiyi yaralar.

Belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılması sonrasında söz konusu belediyelerde işçiler üzerinden bir baskı ortamı kurulmaya başlandığını gözlemliyoruz. Bunun sonucu olarak bazı üyelerimizin sendikamızdan istifa ettiğini üzüntüyle izliyoruz. Elbette buna karşı tavırsız kalmayacak üyelerimiz üzerinde kurulmak istenen baskıya karşı direneceğiz. Sendikal haklar üzerinden yürütülen baskı politikaları sonuçsuz kalmaya mahkumdur.

İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan basın açıklamasında görevden uzaklaştırmaların geçici tedbir niteliğinde olduğu ifade edilmektedir. Bu ifadenin gereği olarak görevden uzaklaştırılan belediye başkanlarının hemen görevlerine iade edilmesi tüm demokratik kamuoyunun beklentisidir. İçişleri Bakanlığı açıklamasının gereği olarak bu demokrasi karşıtı uygulamanın çok kısa sürede sona ermesini talep ediyoruz.