Cumhuriyet'ten Fatih Altaylı'ya: 'Gazeteci' değil, 'tetikçi'

Cumhuriyet'ten Fatih Altaylı'ya: 'Gazeteci' değil, 'tetikçi'

Cumhuriyet Gazetesi, Habertürk yazarı Fatih Altaylı'nın "Nadir Nadi'nin evi kaça satıldı" yazısına son kez cevap verdi. Cumhuriyet'in açıklamasında "Araştırmadan yazana 'gazeteci' değil, 'tetikçi' deniliyor" dendi.

Cumhuriyet Gazetesi, Habertürk yazarı Fatih Altaylı'nın "Nadir Nadi'nin evi kaça satıldı" yazısındaki iddialara belge ve bilgilerle cevap verdi. 'Cumhuriyet'ten son yanıt' başlığıyla paylaşılan açıklamada, Altaylı'ya yönelik olarak "Sahici bir gazeteci o bilgileri araştırmadan, ilgili taraflara sormadan, bilgileri birkaç kaynaktan doğrulatmadan gazetesine yazmaz. Bu mesleğin temel kuralı. Böyle yapmayana meslek dilinde 'gazeteci' değil 'tetikçi' deniliyor" dendi.

Cumhuriyet'ten yapılan açıklamanın ilgili bölümü şöyle:

Habertürk gazetesi yazarı Fatih Altaylı 7 Ocak’ta “Nadir Nadi’nin evi kaça satıldı” başlıklı bir yazı yayımladı. Cumhuriyet gazetesini susturma amaçlı soruşturmayı başlatan ve halen FETÖ sanığı olarak yargılanmakta olan savcı Murat İnam’ın iddianamesinin merkezine yerleştirdiği konulardan birini Altaylı’nın, durup dururken savcının iddialarını yineleyip düpedüz yalanlarla beslenmiş bir köşe yazısına taşımaya neden ihtiyaç duyduğu anlaşılamadı. Cumhuriyet bu iftira ve yalanlarla örülmüş yazıya bir cevap verdi ve yalanları belgelerle çürüttü.

Ancak bu açıklama Fatih Altaylı’yı ya da onu bu yalan bilgilerle besleyen karanlık kaynakları susturmaya yetmedi. Fatih Altaylı 12 Ocak günü köşesini yine aynı konuya ayırdı ve Cumhuriyet’in açıklamasına karşı “Sen özür dile Cumhuriyet yönetimi” başlığı ile yalanların dozunu yükselterek iddialarına devam etti.

Altaylı, savcının yanında saf tutup Cumhuriyet yönetimine saldırdığı ilk yazısında “Bana gelen bilgilere göre, bu ev değerinin çok çok altında bir fiyata satılmış” demişti. Bir gazeteciye “bazı kaynaklardan” bazı bilgiler gelir. Sahici bir gazeteci o bilgileri araştırmadan, ilgili taraflara sormadan, bilgileri birkaç kaynaktan doğrulatmadan gazetesine yazmaz. Bu mesleğin temel kuralı. Böyle yapmayana meslek dilinde “gazeteci” değil “tetikçi” deniliyor. Ancak bu Cumhuriyet’in değil Fatih Altaylı’nın sorunu.

Altaylı son yazısında Cumhuriyet yönetiminin özür dilemesi gerektiğini yazıyor. Fatih Altaylı’nın mesleğe Cumhuriyet gazetesinde başlamış ve ardından da böyle bir “gazeteciye”(!) dönüşmüş olmasından dolayı okurlardan özür dilememiz gerekiyorsa içtenlikle özür dileriz. “Cumhuriyet okulu”ndan bir daha böylelerinin yetişmesine yol açmamak için eleman seçiminde daha dikkatli davranmaya da kararlıyız.