İçişleri Bakanlığı ve Beyoğlu Kaymakamlığı tarafından 700. haftadan bu yana Galatasaray Meydanı'ndaki oturma eylemleri engellenen Cumartesi Anneleri, eylemlerinin 720. haftasında İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi önünde toplanarak 1996 yılında kaybedilen İstanbul Belediyesi işçisi İsmail’in Şahin’in akıbetini sordu. Cumartesi Anneleri, Galatasaray Meydanı’ndan vazgeçmeyeceklerini belirterek, İsmail Şahin’in akıbetini yaşamını yitiren eşi Kiraz Şahin’in bıraktığı yerden sorduklarını kaydetti. 

Cumartesi İnsanları’nın eylemi öncesi İHD’nin bulunduğu sokak polisler tarafından ablukaya alındı. Polis ablukası ve etkili olan sağanak yağışa rağmen dernek önünde bir araya gelen Cumartesi Anneleri, üzerinde kaybedilen yakınlarının fotoğraflarının bulunduğu tişörtler giyerek, kayıpların fotoğraflarını taşıdı. Bu haftaki açıklamayı okuyan İHD Kayıp Komisyonu Üyesi Besna Tosun, “Kiraz Şahin’in bıraktığı yerden soruyoruz İsmail Şahin Nerede?” diye sordu.

‘ADALET TALEBİMİZİ ENGELLEYENLER SUÇ İŞLEMEKTEDİR’

Türkiye’de devlet gücünün kullandığı zor ve baskı yöntemlerinin ağır insan hakları krizine yol açtığını belirten Tosun, “Devletin bu antidemokratik işleyişine yönelik eleştirilerde bulunmak suç olarak nitelendiriliyor. Oysa ifade ve eleştiri özgürlüğü demokratik bir sistemin vazgeçilmez şartıdır. Toplumu ayakta tutacak olan ortak adalet duygusunun sağlanabilmesi ancak herkesin hukuk düzeni içinde özgürce var olabildiği, taleplerini özgürce gündeme getirdiği ve tartıştığı bir Türkiye ile mümkündür. 21 haftadır bizim adalet ve hakikat talebimizi Galatasaray’dan kamuoyuna açıklama hakkımız hukuki gerekçelerden uzak bir biçimde engelleniyor. Bu engelleme Anayasa’nın ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerin ihlalidir. Bu engelleme talimatını verenler ve uygulayanlar anayasal bir suç işlemektedir” dedi.

’TELEVİZYONDA POLİSLERLE GÖRDÜK’

Jin News’un aktardığına göre İsmail Şahin’in eşi Kiraz Şahin’in kanserden yaşamını yitirerek aralarından ayrıldığını ifade eden Besna Tosun, Kiraz’ın “akıbetine ömrümü adadığım” dediği eşi İsmail Şahin’in akıbetinin açıklanması için buluştuklarını vurguladı. 2 çocuk babası 36 yaşındaki İsmail Şahin’in Beyoğlu Belediyesi’nde temizlik işçisi olarak çalıştığını ve Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Genel İş Sendikası üyesi olduğunu hatırlatan Tosun, İsmail’in 18 Ocak 1996 günü saat 06.30’da 2 belediye çalışanı ile birlikte görev yaptığı 34 ATZ 59 plakalı temizlik aracında iş başı yaptığını dile getirerek, “Bir daha geri dönmedi. Çalışma arkadaşı olan 2 kişi araçla Mimar Sinan Üniversitesi’ne geldiklerinde İsmail Şahin’in elindeki süpürgesi ile birlikte ortadan kaybolduğunu söyledi. Aynı günlerde İsmail’in 4 yaşındaki kızı annesine, babasını televizyonda polislerle gördüğünü söyledi. Aile, Beyoğlu Belediyesi'ne başvurdu. İsmail Şahin'in mesai saatleri içerisinde kaybolduğunu ve bundan işveren olarak sorumlu olduklarını söyleyerek olayın araştırılmasını istedi" ifadelerini kullandı.

'GALATASARAY MEYDANI'NDAN VAZGEÇMEYECEĞİZ'

Tosun, 2011 yılında dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’la görüşen kayıp yakınlarının arasında bulunan Kiraz Şahin’in Tayyip Erdoğan’a; “Eşim sizin işçinizdi, mesai saatleri içinde kayboldu. İsmail Şahin’in akıbetinin açıklanması sizin de sorumluluğunuzdur” dediğini anımsattı. Kiraz’ın 19 yıl boyunca eşinden bir haber alma umuduyla girişimlerini sürdürdüğünü ancak hiçbir bilgiye ulaşmadan 2015 yılında yaşamını yitirdiğini hatırlatan Besna Tosun, savcıları İsmail Şahin’in akıbetini açıklığa kavuşturacak etkin bir soruşturma için göreve çağırdı. Besna Tosun, hakikatin ve adalet talepleri gerçekleşinceye kadar kayıplarını aramaktan ve buluşma mekanı olan Galatasaray Meydanı’ndan vazgeçmeyeceklerini hatırlattı.

Besna Tosun’un ardından gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun’un eşi Hanım Tosun söz alarak, arkadaşları Kiraz’ın yaşamını yitirişinin yıl dönümü olduğunu söyledi. Bugün iki acı yaşadıklarını kaydeden Hanım Tosun, şöyle dedi:

“Ama biz acılarımızı bir kenara bırakıyor ve mücadelemize devam ediyoruz. Karın altında, yağmurun altında mücadelemize devam ediyoruz. Bizim mücadelemiz haklı bir mücadeledir. Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğimizin mücadelesini bu sokakta veriyoruz. Bu ülkede hak, hukuk, adaletten söz ediyorsak, bu sokağa bakılıp, utanılması gerekiyor. Galatasaray Lisesi önünde bizler yıllarca otururken, sesimizi yükseltirken acımızı dünyaya duyurduk. Bizim için Galatasaray bir mezar taşıdır, bir hesaplaşma alanıdır. Biz haklı olduğumuz için bu mücadeleye sarıldık. Kiraz ile o meydanda otururken çocuklarımız o fotoğrafların üzerinde uyuyordu. Çocuklarımızın elinden tutup götürebileceğimiz bir mezar taşımız olmadığı için Galatasaray bizim için önemli bir mekandır. Onun içinde Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz. Kiraz bugün yanımızda değil ama Kiraz’ın kayıplar için verdiği mücadeleyi yürüteceğiz.”