Çocuklar için tatilde okuyabilecekleri 12 kitap

Çocuklar için tatilde okuyabilecekleri 12 kitap

Evet, okulsuz geçecek koskoca 3 ay çocuklarımızı bekliyor. Tatil, tatil gibi olmalı tabii. Dinlenilecek, oynanacak, kitaplar okunacak… İşin dinlenme ve oyun kısmına bir katkımız olamaz fakat okunacak kitaplara belki olur diye düşündük. Böyle listeler hazırlamak zor oluyor. Yüzlerce kitap önermek istiyorsunuz ama içlerinden seçmeniz gerekiyor. Her önerinin bir sınırı var çünkü. Biz seçerken kulağınıza çalınma ihtimali daha az olan kitaplardan seçelim dedik ve 12 kitaplık bir öneri listesi hazırladık. Çocukların keyifle okuması dileğiyle…

1.DAHİLER SINIFI SERİSİ

Einstein, Marie Curie, Leonardo Da Vinci, Steve Jobs, Mozart, Newton, her biri kendi yöntemiyle; kelimeleriyle, icatlarıyla, seçimleriyle ve hatta kaderleriyle dünyayı değiştirmiş kadınların ve erkeklerin hayat hikâyeleri; şaşkınlık ve hayranlık duymanızı sağlayacak, hayal gücü ve merak duygunuzu harekete geçirecek büyüleyici hikâyeler. Dâhiler Sınıfı serisi bu özel insanları çocuklarla (9 yaş ve üstü) tanıştırmak üzere tasarlandı. İlk olarak yayımlandığı İtalya’da büyük övgü toplayan ve ardından pek çok dile çevrilen Dâhiler Sınıfı, minik ebadı, renkli illüstrasyonları, bilgiyi heyecan ve macerayla birleştiren anlatımıyla çocukların kolay okuyacağı, zor unutacağı, onlara öğrendiklerinden daha da fazlasını merak ettirecek bir seri.

KÜNYE: Dahiler Sınıfı Serisi (6 kitap); Davide Morosinotto, Domingo Yayınları, 480 sayfa.

2.ARGO GEMİCİLERİNİN DESTANI

Argo Gemicilerinin Destanın 'Troya Savaşı'ndan yıllarca önce Argo adlı gemiyle efsanevi Altın Post'un peşinde Kolkhis'e (bugünkü Abhazya) gitmek üzere denize açılan Akhalı kahramanların heyecan verici hikâyesidir. Önderleri Iason'dur, ama aralarında Herakles, Orpheus, Kastor, Peleus gibi ünlü mitolojik şahsiyetler de vardır, Olympos tanrıları da her zamanki şaşırtıcı davranışlarıyla bu serüvendeki yerlerini alırlar.
IO III. yy'da Rodoslu Apollonios'un Argonautika adıyla kaleme aldığı bu serüveni Bilgin Adalı, gençler için yalınlaştırarak, şiirsel bir yapı içerisinde Türkçeye kazandırdı.

KÜNYE: Argo Gemicilerinin Destanı, Rodoslu Apollonios, Çeviren: Bilgin Adalı, Yapı Kredi Yayınları, 2009, 120 sayfa.

3.YUNAN MİTOLOJİSİ

Olympos Dağı'nın tepesinde, bulutların üzerine kurulmuş bir saray, içinde dünyaya hükmeden tanrılar… Aşağıda ise krallar, canavarlar ve sıradan insanlar…
Tanrılar tanrısı Zeus, aile ve sadakat tanrıçası Hera, deniz tanrısı Poseidon, bitki ve toprak tanrıçası Demeter, yeraltı dünyasının tanrısı Hades ve diğer güçlü tanrı ve tanrıçalar…
Dünyanın en güçlü erkeği olduğunu herkese kanıtlayan Herakles, Troya Savaşı'nın kahramanı İthaka Kralı Odysseus, aşkı uğruna ölüler ülkesine gitmeyi bile göze alan Psykhe, tanrı Apollon'un cezasıyla kulakları eşek kulaklarına dönüşen Kral Midas…
Tek gözlü devler, uçan atlar, dokuz kafalı ejderhalar, yarı insan yarı hayvan yaratıklar, periler, büyücüler, cadılar…

Harika illüstrasyonlar ve geniş bir rehber eşliğinde keyifle okuyacağınız bu kitap, sizi Yunan mitolojisinin muhteşem dünyasıyla tanıştıracak.

KÜNYE: Yunan Mitolojisi, Anna Milbourne, Çeviren: Ersin Uslu, İletişim Yayıncılık, 2016, 304 sayfa.
4. MASALIN ASLI

Daha önceki iki baskısını 2 cilt halinde yayınladığımız "Masalın Aslı" adlı kitabını, 3.baskıda tamamını tek kitap olarak okurların beğenisine sunuyoruz.
Vasıf Öngören, Türk tiyatrosunun öncü epik yazar ve yönetmenlerindendir. Onun tek masal kitabı Masalın Aslı ise uygarlık ve üretim tarihini masallaştırışı ile benzersizdir…
Masalın Aslı birbirini izleyen 10 masaldan oluşur. İlk 6 masalın yer aldığı 1.bölüm "Aydınlıktan Karanlığa" başlığını taşır. 4 masalın yer aldığı 2.bölüm ise "Karanlıktan Aydınlığa".
Masalları bir çocuk anlatır. Anlatmadan önce de masalı dinleyebilmenin ilk koşulunu açıklar, masalı on kişi dinlemek zorundadır. İkinci koşulsa masalı her öğrenenin on çocuğa daha anlatmasıdır.

KÜNYE: Masalın Aslı, Vasıf Öngören, Evrensel Basın Yayın, 2014, 288 sayfa.

5.SİHİRLİ AĞAÇ EVİ

Sihirli Ağaç Evi ile sen de macera dolu bir dünyaya dal! Tıpkı dünyanın dört bir yanındaki milyonlarca çocuk gibi.

Her şey, Tim ve Lea’nın ormanda içi kitaplarla dolu bir ağaç evini keşfetmesiyle başladı. Lea’nın her şeyi kurcalama huyu sayesinde gerçeği fark etmeleri çok uzun sürmedi: Sihirli bir ağaç evi bu. Zamanda yolculuk yapmak için bir giriş kapısı.

Nasıl olduğunu bile anlamadan kendilerini dinozorlar çağında buldular. İlginç ve devasa yaratıklarla dolu bu dünyada gezinmek heyecan vericiydi. Ta ki öfkeli bir Tyrannosaurus rex ile burun buruna gelene kadar. Peki ama eve nasıl dönecekler? Macera başlasın!

Küçük okurları hem okumanın keyfiyle hem de tarihteki farklı kültürlerle tanıştıran Sihirli Ağaç Evi serisi bu yönüyle sadece dünyanın dört bir yanındaki çocukların değil, anne babalar ve eğitimcilerin de gözdesi oldu.

New York Times çoksatanlar listesinde bir numaraya kadar çıkan ve beş yıldan uzun bir süre bu listede kalmayı başaran bu ödüllü seri 33 dilde 130 milyondan fazla sattı.  (Tanıtım Bülteninden)

                         

KÜNYE: Sihirli Ağaç Ev,  Mary Pope Osborne, Çeviren: Duygu Dalkıran, Domingo Yayınevi, 2017, 80 sayfa.

6.AKATA’YA YOLCULUK - NİPURANIN GİZEMİ

Ömer dört gündür kendisini bir köpeği bıkmadan usanmadan takip ettiğinin farkındaydı: Peki, bu uzun burunlu, uzun yüzlü, çekik ve parlak yeşil gözlü köpek onu neden takip ediyordu? Kendisinden ne istiyordu? Ömer, yeşil gözlü köpek Sirmu'nun kendisine anlattıklarından etkilenerek onunla birlikte başka bir dünyaya geçer. Artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacaktır! "Nipura'nın Gizemi" serisinde Ömer ve Sirmu ile birlikte başka karakterlerle de tanışıp, onların yaşayışlarına ve atıldıkları maceralara tanık olacağız. Heyecanın hiç bitmeyeceği bu serinin ilk macerası karşınızda!

KÜNYE: Akata'ya Yolculuk-Nipura'nın Gizemi 1, Fatma Burçak Aylak Adam, 2014.

7.MENEKŞE İSTASYONU

Hakkı hariç, ben trenin her şeysini severdim ama. Hele Menekşe İstasyonu'nu. Gün doğmadan, manyak kahkahalar atan martıların eşliğinde, gölle denizin birleştiği, "kartpostal gibi" manzaranın kenarından Menekşe İstasyonu'na inmek... Sen bunun klibini çekebilir misin Apo? Neyse, boşver şimdi... Evlerde uyku mahmuru sarı ışıklar, camlarda çaydanlık buharı, radyoda bağlama takımından oyun havaları, yosun kokusu sinmiş rüyalara karışan anne sesleri, "beş dakkacık daha"lar, gidip, birlikte uyuyan treni uyandırırdık. Öbür istasyonların yeri de başkaydı. Florya'dan, bizim liseli, Şelale diye bir kız binerdi, "camdan sarkmayınız" ibaresinin tam da üstünden, sarkıp, Şelale'nin perondaki yerini belirler, vagonuna düşmek için koşuşurduk. Vagon değiştirme operasyonumuzu biletsizliğimize yoran Solcan Hakkı, haybeye peşimize takılırdı. Yeşilköy istasyonu... Biz orda iniyorduk.

KÜNYE: Menekşe İstasyonu, Atilla Atalay, İletişim Yayıncılık, 2006, 248 sayfa.
8.KRALİÇEYİ KURTARMAK

Kim korkar matematikten!
Rus asıllı Kanadalı profesör Vladimir Tumanov'un, oğluna matematiği sevdirmek için kaleme aldığı Kraliçeyi Kurtarmak adlı romanı, 100. baskıya ulaştı! Türkiye'de yüz binlerce okurun katıldığı macera, şimdi daha da heyecan verici. Çocukları soluksuz bir serüvene sürükleyen kitap, Günışığı Kitaplığı'nın 20. yılında, Sadi Güran'ın özgün desenleri ve yeni tasarımıyla renklendi. Kalın kapaklı, renkli özel baskısının yanı sıra, yeni desenlerin siyah-beyaz yer aldığı baskısıyla da okurlarına matematiğin eğlenceli dünyasını yansıtmaya devam ediyor.
Matematikle arası iyi olmayan Aleks, yolda bulduğu ilginç kalemin matematik problemlerini çözdüğünü keşfeder. Sınavlardaki başarısının tam tadını çıkaracağı sırada, gizemli bir kitap onu da, yakın arkadaşlarını da sayılar dünyasında tehlikeli ve olağandışı bir maceraya sürükler. Kötü kalpli bir kralın esir aldığı Zümrüt Kraliçe'yi ve onun ülkesini kurtarmak için, üç arkadaşın tam 400 problemi çözmesi gerekmektedir. Ama nasıl?.. (Tanıtım Bülteninden)

KÜNYE: Kraliçeyi Kurtarmak, Vladimir Tumanov, Çeviren: Mine Kazmaoğlu, Günışığı Kitaplığı, 2015, 160 sayfa.

9.KİM DEMİŞ BEN YAPAMAM DİYE

Öykü ve çizimlerle Türkiye’nin İlkleri Başaran Kadınları

Onlar ilkleri başaran, “yapılamaz” deneni yapan kadınlar…  Spordan sanata, bilimden felsefeye hayatın her alanında öncülük yapan kadınlar onlar.  Başımızı yastığa koyarken kurduğumuz hayallerde onların da payı var. Cumhuriyet tarihi boyunca milyonlarca isimsiz kahramana ilham verdiler. ”Kim Demiş ki Ben Yapamam”’da kadın yazarlar, Türkiye’nin kırk bir öncü kadınını anlattı. Yalnız çocuklar değil, anne-babalar da okusun, paylaşsın, yaşatsın diye…

Şu an elinizde tuttuğunuz bu kitapta ülkemizin güçlü ve çalışkan kadınlarının hikayeleri yer alıyor. Bazıları eski zamanlarda yaşamış, bazıları ise halen hayatta olan bu kadınlar, birçok zorluğa rağmen yılmadan çalışmış, hedeflerine ulaşmış ve hayal ettikleri mesleklere kavuşmuş olan kişiler.

Bu isimlerin özellikle eski zamanlarda yaşamış olan birçoğu, etrafındaki insanlardan bu mesleklerin erkeklere göre olduğunu ve kendilerinin yapamayacağını işittiler. Buna rağmen yılmayarak ilk kadın doktor, ilk kadın öğretmen, ilk kadın hakem gibi unvanları aldılar ve tarihe geçtiler. İşte bu isimlerin hikayelerini de ilerleyen sayfalarda onların hayranlarından, çocuklarından, öğretmenlerinden ya da öğrencilerinden, yani onlar gibi azimli ve güçlü kadınlardan dinleyeceksiniz.

Kitapta kısa yaşam öykülerine yer verilen, “Kim Demiş ki Ben Yapamam?” diyerek “Türkiye’nin İlkleri Başaran Kadınları”:

Adile Naşit, Afet İnan, Afife Jale, Aysel Gürel, Azra Erhat, Behice Boran, Bilge Olgaç, Büşra Ün, Canan Dağdeviren, Dilhan Eryurt, Duygu Asena, Fatma Aliye Topuz, Füreya Koral, Füruzan, Füsun Akatlı, Gülten Akın, Halet Çambel, Halide Edip Adıvar, İdil Biret, Jale İnan, Lale Orta, Latife Uşşaki, Leylâ Erbil, Leyla Gencer, Mihri Müşfik, Muazzez İlmiye Çığ, Fatma Refet Angın, Remziye Hisar, Sabire Aydemir, Safiye Ali, Samiye Cahid Morkaya, Selma Rıza Feraceli, Sevgi Soysal, Süreyya Ağaoğlu, Şebnem Ferah ve Volvox, Şirin Tekeli, Türkan Saylan, Türkân Şoray, Yasemin Dalkılıç, Yıldız Kenter ve Zeynep Hanım

 

KÜNYE: Yayıma Hazırlayan Çağla Üren, Resimleyenler: Can Tuğrul, Eda Çağıl Çağlarırmak, Elif Uludağ, Umut Can Yıldız, Zeynep Özatalay, Köstebek Yayınları, 2018, 88 sayfa.

10.KUMKURDU SERİSİ

Kumkurdu - 1
"Evren her şeydir," dedi Kumkurdu. "Var olan her şey! Burada ve şimdi, o zaman ve orada. Aydınlık ve karanlık, galaksiler ve yıldızlar, gezegenler, kuyrukluyıldızlar, trampetler ve kartallar ve ayılar ve bazen, bir pantolonun cebinde duran tozlu, kırmızı şekerlemeler." "Benim biraz önce yuttuğumdan mı?" diye sordu Zackarina. "O da mı evrenin bir parçasıydı?" "Elbette!" dedi Kumkurdu. "O da evrenin bir parçasıydı. Sen de Zackarina, sen de evrenin bir parçasısın."
Zackarina, annesi ve babasıyla birlikte deniz kıyısında yaşıyordu. Bir gün yalnız başına sahile indi ve orada benzersiz biriyle karşılaştı: Kürkü altın gibi parıldayan, vahşi ve güzel Kumkurdu'yla... Zackarina ile Kumkurdu'nun müthiş dostluğunu anlatan bu hikâyecikler büyüleyici, eğlenceli, merak uyandırıcı ve eşsiz. Kumkurdu'yla tanışmak gerçekten büyük bir şans!

Daha Fazla Kumkurdu - 2
"Annem ve babam bugün kitap okuyorlar," dedi Zackarina. "Oturuyor da oturuyor; okuyor da okuyorlar." Kumkurdu başını kaldırdı. Kulaklarını dikti. "Öyle mi?" dedi. "Kitap mı okuyorlar?" "Evet," dedi Zackarina. Kumkurdu çok ilgilenmişti. Evde ne tür kitaplar olduğunu öğrenmek istedi. Kalın mı yoksa ince miydiler? Ne renktiler? Nasıl koktuklarını da merak etmişti. Nasıl ses çıkarıyorlardı; örneğin üzerlerine vurulduğunda ya da yaprakları karıştırılırken?
Zackarina ile altın parıltılı Kumkurdu'nun dostlukları sürüyor… 
Bu hikâyeler dizisinde neler yok ki: Aşk, anılar, ölüm, gerçek... 
Hatta sivrisinekler ve minik bir fare! Kumkurdu'yla vakit geçirmek her zamanki gibi çok zevkli!

Daha Da Fazla Kumkurdu - 3
Zackarina büyük köknar ağacının arkasında kaybolunca, Kumkurdu denize koştu ve yeniden su sıçratmaya başladı. Su "cup" ve "şıp" dedi. Damlalar güneşin altında elmaslar gibi parladı. Ve Kumkurdu su sıçrattı... Gücü yettiği kadar, bütün çevresine. Çocuklara oyuncak sıçrattı, hastalara şifa. Akılsızlara akıl sıçrattı, karanlığa ışık... Çaresizlere çare sıçrattı, umutsuzlara umut.
Meraklı ve biraz haşarı Zackarina ile altın parıltılı ve eşsiz Kumkurdu, deniz kenarında yine küçük maceralara atılıyorlar: Zackarina kaybettiği sevgili köpeğini arıyor, zamanla yarışıyor, bisiklet hırsızlarının peşine düşüyor, evden kaçıyor, gece yatısına gidiyor, elma topluyor... ve büyüyor. Kumkurdu da her zaman olduğu gibi yanı başında.


KÜNYE: Kumkurdu (I, II, III); Asa Lind, Çeviren: Ali Arda, Pegasus Yayınları, 2016, 328 sayfa.

11.İLGİNÇ ÜLKELER DİZİSİ – ADVİN SAHRA ÇÖLÜ’NDE

Annesiyle babası antropolog olan Advin, doğduğundan beri ailesiyle birlikte çok farklı ülkelere gitmişti. Çeşitli yemekler yemiş, değişik insanları ve kültürleri tanımıştı. Eşsiz güzellikteki yerleri gezmiş, çok şey öğrenmişti. Bu maceralarda onu bir kapuçin maymunu olan Fora da hiç yalnız bırakmamıştı. 

Advin ve Fora, şimdi Tunus'taki Sahra Çölü'ndeydi! Mete Bey'le İnci Hanım, yaz tatilinde olan oğullarını da yanlarına alarak antropolojik bir araştırma için Sahra Çölü'ne gelmişlerdi. Kimsenin ne olduğunu bilmediği, yüzyıllardır dilden dile dolaşarak efsaneleşmiş Samsahara'nın gizemini çözmek istiyorlardı. Ancak Samsahara'yı bulmaya çalışan sadece onlar değildi. Annesiyle babası ellerindeki ipucunun peşine düşerek bir gün çöldeki kamp alanlarından ayrılıp geri dönmeyince onları bulmak Advin'le Fora'ya kalacaktı. (Tanıtım Bülteninden)

KÜNYE: İlginç Ülkeler Dizisi- Advin Sahra Çölü’nde,  Koray Avcı Çakman, Kırmızıkedi Yayınları, 2015, 124 sayfa.
12.FENER BALIĞININ KAYIP IŞIĞI

Okyanusun yüzlerce metre altında, Kızıl Yosun Köyü'nde irili ufaklı fener balıkları yaşıyordu. En büyük özellikleri, başlarının tepesinde bulunan ve ucunda ışık olan birer lambaya sahip olmalarıydı. İyi kalpli Loppi Parlakışık, adından da anlaşıldığı gibi güçlü bir ışığa sahipti ve herkesin bunu fark etmesini istiyordu. Özellikle de o gün, Okyanus Sirki'yle birlikte yaşadıkları yere gelen sihirbaz ahtapot Işıkçalan'ın. Fener balığı, ahtapotun gösterisi başladığı sırada fenerindeki ışığı daha önce olmadığı kadar parlattı, parlattı, parlattı… Ardından bayıldı. Uyandığında onu kötü bir sürpriz ve unutulmaz bir macera bekliyordu. Loppi Parlakışık?ın bu sıcacık öyküsünde dostluk, güven ve cesaretin gücüne tanık olacaksınız. (Tanıtım Bülteninden)

KÜNYE: Fener Balığının Kayıp Işığı, Göktuğ Canbaba, Doğan ve Egmont Yayıncılık, 2014, 168 sayfa.
 

DAHA FAZLA