CHP Grup Başkanvekili ve Sakarya Milletvekili Engin Özkoç, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında kendisini hedef alarak dokunulmazlık çağrısında bulunan AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a yanıt verdi.

Özkoç, AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin ile geçen hafta TBMM Genel Kurulunda yaşadıkları tartışma üzerine Erdoğan'ın kendisine yönelik "Şizofren, hapsetmek lazım, tımarhaneye göndermek lazım" şeklinde sözler sarf ettiğini anlattı.

"CUMHURBAŞKANI'NA  YAKIŞMAYAN AMA AKP GENEL BAŞKANINA YAKIŞAN SÖZLER"

"Bir Cumhurbaşkanına asla yakışmayacak ama AKP Genel Başkanına yakışan sözlerdir, bu sözler" diyen Özkoç, bu olayda, başörtüsüne yönelik bir kelimenin ağzından çıkmadığını vurguladı.

"Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın günlerden beri kendi grup başkanvekilini başörtüsü üzerinden istismar ettiğini" dile getiren Özkoç, şöyle devam etti:

"Çünkü amacı bir yerden Kemal Kılıçdaroğlu'nun tüm vatandaşlarımızı, yaşam biçimleri ne olursa olsun, onları kucaklayan, saran, olması gereken mesajları veren söylemlerinin önünü kesebilmek. Öbür taraftansa yoksulluğu, haksızlığı, hukuksuzluğu, Türkiye'de yaşananları unutturmak için yapıyor. Aslında insanları ya tımarhane ya da hapishaneye göndermekle tehdit ediyor. Karar vermeli; beni tımarhaneye mi hapishaneye mi gönderecek? Bunu hangi güç üzerinden yapacak?"

"DOKUNULMAZLIK ZIRHI ALTINDA ÇOK ATIP TUTTU"

CHP'li Özkoç, dokunulmazlıklarının kaldırılması için elini kaldırdığını, çiğ süt emmediği için karnının ağrımadığını belirterek "Kendisi belediye başkanlığı döneminde yaptıkları hukuksuzluklar, yasal olmayan işlemler dolayısıyla; başbakanlığı döneminde yaptıkları olaylarla ilgili, kasa kasa paralar, ayakkabı kutularıyla ilgili cevabını veremediği dönemlerde, dokunulmazlık zırhı altında bu konuda çok atıp tuttu" şeklinde konuştu.

Dokunulmazlık zırhının altına sığınmadığını, bütün yurttaşları yaşam biçimleri ne olursa olsun kucakladığını vurgulayan Özkoç, sözlerini şöyle tamamladı:

"YASALAR ÖNÜNDE EŞİT ŞEKİLDE YARGILANALIM, HODRİ MEYDAN"

"Dokunulmazlıktan mı bahsediyoruz? Ben, dokunulmazlığımın kaldırılmasına razıyım. O zaman sen de kendi dokunulmazlığının kaldırılması için başvuruda bulun. İkimiz birlikte yargılanalım adil mahkemelerde. Bakalım suçlu kim, insanlara hukuksuz davranan, yasal olmayan yöntemlerle kendisine çıkar sağlayan kişi kim? Milletimiz de şahit olsun. Allah'tan başka kimseden korkumuz yoktur. Milletimize, Allah'a hesap veririz. Veremeyeceğimiz hiçbir hesabın arkasında durmayız. Eğer dokunulmazlık söz konusuysa, sen de ben de dokunulmazlıklarımızı kaldıralım ve yasalar önünde eşit şekilde yargılanalım. Hodri meydan."

ERDOĞAN: BU ŞİZOFRENİK VAKALARDAN PARLAMENTOMUZU TEMİZLEMEZSEK YAZIK OLUR

Erdoğan, partisinin grup toplantısında isim vermeden Özkoç'a yönelik "Şizofrenik vakalar sadece caddelerde değil, parlamentonun içinde de var. Bu şizofrenik vakalardan parlamentomuzu temizleyemezsek, yazık olur. Dokunulmazlık zırhı olmazsa acaba bu şizofrenik vakalar bu adımları atabilir mi? Gidecekleri yer akıl hastaneleridir. Bu, partinin 28 Şubat'tan bir adım öteye geçemediğinin işaretidir" ifadelerini kullandı.